El-Munkız Mine'd-Dalal : Dalaletten Kurtuluş
İmam GazaliEl-Munkız Mine'd-Dalal : Dalaletten Kurtuluş Gönderileri
El-Munkız Mine'd-Dalal : Dalaletten Kurtuluş kitaplarını, El-Munkız Mine'd-Dalal : Dalaletten Kurtuluş sözleri ve alıntılarını, El-Munkız Mine'd-Dalal : Dalaletten Kurtuluş yazarlarını, El-Munkız Mine'd-Dalal : Dalaletten Kurtuluş yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kalbin kurtuluşu: "Ancak Allah'ın huzuruna selim bir kalp ile gelenlerin olacaktır." (Şuara 89)
Her şeyin başı, kalbin dünya ile olan bağlarını, aldatıcı olan bu düzenden koparmakladır.
Bilmek ile yaşamak farklı şeylerdir. İkisi arasında büyük bir fark vardır.
Akıllı olan kişi, müminlerin Emiri Eli b. Ebi Talib (r.a.)'ın sözüne uyar. O diyor ki: "Adamlarına bakarak hakkı öğrenmeye kalkışma! Aksine sen hakkı öğren ki, o zaman hak ehli kimlerdir, öğrenesin."
... İşin iç yüzünü öğrenmedikçe, hemen en başta bunların görüş ve düşüncelerini, ilimlerini reddetmeye kalkışmak, karanlığa taş atmaya benzer.
"Her fırka, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir." (Muminun, 53; Rum, 32)
Baştan başa Horasan'a hakim olan Sultan Sencer'e şöyle diyordu: "Yazıklar olsun sana! Müslümanların boynu musibetler ve vergiler sebebiyle kısılırken senin atının boyunu da altın yular sayesinde aşağı düşüyor"
Kabul edilecek bir duam olsa bunu sultan için kullanırdım. Zira Allah onun ıslahıyla birçok kişiyi ıslah eder.
Ahiret için bugün hazırlanmazsan ne zaman hazırlanacaksın?
Biz ilmi Allah'tan gayrı şeyler için öğrendik, ancak ilim Allah'tan başka şeyler için olmaktan kaçındı.
Şuuur yoksunu bir toplumu cihada davet etmek kabirlerdeki ölüleri davet etmek gibidir.
Sofiyenin yolları
Bilmek ile yaşamak farklı şeylerdir.İkisi arasında büyük bir fark vardır.Ben kesin olarak şunu öğrendim, tarikat veya tasavvuf erbabı hal ehlidirler, kal (laf) ehli değildirler.
Sayfa 129Kitabı okudu
İmam Gazali "Şuur yoksunu bir toplumu cihada davet etmek kabirlerdeki ölüleri davet etmek" gibidir. diyerek o gün yaşanan yenilgilerin arkasında yatan gerçek sebebe işaret etmiştir.Nitekim Kudüs'ün fethi daha sonra İmam Gazali' nin baş müderrisi olduğu Nizamiye medreselerinde yetişen talebelerin İslam dünyasının her tarafına hatta köylerine kadar yayılarak Allah için ölmeyi dünya için yaşamaya tercih eden yeni bir neslin yetiştirilmesi neticesi Selahaddin Eyyübi'ye nasip olmuştur.