Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Elik Keçisi Efsanesi ve Beşikdüzü

Necati Demir

Elik Keçisi Efsanesi ve Beşikdüzü Gönderileri

Elik Keçisi Efsanesi ve Beşikdüzü kitaplarını, Elik Keçisi Efsanesi ve Beşikdüzü sözleri ve alıntılarını, Elik Keçisi Efsanesi ve Beşikdüzü yazarlarını, Elik Keçisi Efsanesi ve Beşikdüzü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Trabzon Osmanlılara devredildiği zaman Trabzon Devleti’nin Genel Kurmay Başkanı Altamur isimli bir Türk Hristiyan idi. (Syf 99)
1336 yılında Türkler Trabzon’un yaklaşık 4 km güneyine kadar inebildiğine göre, bu yıllarda Trabzon Devleti’nin Trabzon Kalesine sıkışmış durumda olduğu anlaşılmaktadır. (Syf 73)
Reklam
Trabzon Tekfuru, 1204’te devlet kurduktan yaklaşık 10 yıl sonra yarı göçebe Çepnileri, devlet merkezinde bulunan devlet başkanı sarayının penceresinden görmeye başlamıştır. (Syf 70)
Her şeyden önce şunu belirtmek gerekir ki Bizanslılar, 523’te İncil’i Türkçeye çevirtip Türkleri Hristiyanlaştırmaya başlamıştır. Hristiyanlaştırılan Türklere daha sonra yine İncil vasıtasıyla Grekçe ve başka diller öğretilmiştir. (Syf 38)
1468-1554 yılları arasındaki tahrirlere göre Arhavi kazasında (Hopa Borçka) kumanlara ait iskan birimleri bulunmaktadır. Bölgede birçok yer ismi de kumanlardan kalmıştır.
1489-1554 yılları arasında Trabzon ve çevresinde; gayrimüslim Kumanların yaşadığı, bu yöre için tutulan tahrir defterlerinde açıkça yer almaktadır. ( 45 Hane) (Syf 27)
Reklam
Kuman Türklerinin bu yörede çok eskiden beri yaşadıklarını gösteren çok önemli deliller bulunmaktadır. Kumanlara ait ilgi çekici iddialardan biri de, Kuman Türklerinin M.Ö. 1118-1093 tarihleri arasında Sinop’tan Batum’a kadar uzayan bir coğrafyada devlet kurdukları, bu devletin başkentinin Tokat yakınlarında günümüzde harabe durumunda bulunan Komanak (Kumana, Komana, Gümenek) şehri olduğudur. (Syf 25-26)
Karadeniz Bölgesi’nde dağ keçisini rahatsız etmek, ona zulüm yapmak ve zarar vermek hiç de iyi sayılmaz. Hatta ona kurşun atan kişinin bütün işlerinin uğursuzluğa ve olumsuzluğa gideceğine inanılır. Dağ keçisini herhangi bir şekilde öldüren kişinin ise evinde herkesin öleceğine, sağlığının bozulacağına, öldürenin felç olacağına inanılır. (Syf 22)
Elik keçisi efsanesi, Türkistan’da efsaneler ile benzerlikler taşır. Uluğ Türkistan’da yalnız kalan çocuğa kuş ve kurt yardım eder. Orta ve Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki bu ailenin yaşamasını ise kuş ile keçi (Geyik) sağlar. Türk Kültürünün binlerce yıl sonra bir başka coğrafyada bilinç altının ortaya çıkması gerçekten ilginçtir. (Syf 22)
Yıllarca yaptığımız araştırmalarda gördük ki Karadeniz Bölgesi Orta Asya Türk Kültürü’nün en canlı olarak yaşadığı bölgelerden biridir. (Syf 16)
Reklam
Elik/Dağ Keçisi, Türkler tarafından kutsal sayılan bir hayvandır. Türk kültüründe keçi; yüceliği, erişilmez yerlere erişebilirliliği, bağımsızlığı, özgürlüğü, kararlılığı, asaleti, cesareti sembolize etmektedir ve Tanrı’nın yeryüzünde temsilcisi olduğuna inanılmaktadır. Türk Kültüründe Kağan’a bağlılığı belirtmektedir. (Syf 12)
124 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
Kitabın isminde her ne kadar Beşikdüzü İlçesinin ismi geçse de kitap, Tokat-Arhavi arası orta ve doğu Karadeniz tarihi hakkındadır. Hoca kitapta kaynaklar ile tarihsel bilgiler vermektedir. Bölgede Malazgirt öncesi Türk yerleşimleri, Malazgirt sonrası akınlar, Çepnilerin İskanı ve kurulan beyliklerden bahsetmektedir. Türklerin binlerce yıldır bölgede olduğunu birçok kanıt ile göstermekte, Trabzon Rum İmparatorluğunun aslında bir imparatorluk değil hatta genelde Trabzon surları içine sıkışmış bir devlet olduğunu halkının ve askerlerinin çok büyük kısmının rum olmadığını anlatmaktadır.
Elik Keçisi Efsanesi ve Beşikdüzü
Elik Keçisi Efsanesi ve BeşikdüzüNecati Demir · Beşikdüzü Belediyesi · 20081 okunma