Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Yüz

Pelin Buzluk

En Eski En Eski Yüz Sözleri ve Alıntıları

En Eski En Eski Yüz sözleri ve alıntılarını, en eski En Eski Yüz kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kırları geçelim bu kırları," dedik. Sonra dağları dolanan yolları. Çiçek yürümesi zor, başlarsa da durmaz. Ardımıza bak. Peşimizden yetişemediler ama başka kentlerde önümüze çıkacaklar. Bacaklarımızın arasında gizlediğimiz namuslarını merakla. Gözlerini elden ele verip üzerimize dikecekler. Göğüsümüze, kalçamıza, bacaklarımıza. Bir namustur ki üstümüzden toparlayıp atamıyoruz.
"Bir kadının gülmesi neşeli ya da mutlu olmasından başka her anlama gelir çünkü."
Reklam
Dördüncü
"... 'Bacım' ha? Yine de gülesim gelmişti,ölmüş bir dostun sözünü anımsayarak. 'Bacı ayağı, göt ayağı,' demişti. 'Sakın ha güvenme !' Elbette gülmedim. Bir kadının gülmesi neşeli ya da mutlu olmasından başka her anlama gelir çünkü."
Sayfa 27 - iletişim
Deray
"Bir dostun cenazesinde bulunmadıysanız, sonsuza dek onun yitimini inkara meyledersiniz. "
Sayfa 51 - iletişim
“Aşk sözcüğünü keşfetmemiş olmayı yeğlerdim. Adına aşk dediğimizde anonimleşiyordu, herkesin anlattığıyla bir oluyordu.”
Sayfa 21
* naif
Hemen bütün duvarlara tablolar, fotoğraflar asılmıştı. Bir sarmaşık, tavana gerilmiş ip boyu keyif çatıyordu. Lambaderin yumuşak ışığı altındaki hantal minderde tombul bir kedi uyukluyordu. Biz içeri girince bir an gözlerini araladı sadece. Yıldız’ın eviydi burası... Burada kimbilir ne zamandır alçakgönüllü bir giz olarak süren gündelik yaşantısının her bir ânına erebilmek isterdim.”
Sayfa 23
Reklam
“Elbette gülmedim. Bir kadının gülmesi neşeli ya da mutlu olmasından başka her anlama gelir çünkü.”
Sayfa 27
“Biri gelmez yaralar, biri gelir yaralar. Biri de sade kabuğu kavlamaya gelir.”
Sayfa 30
* içinde Zeki Müren geçen her satır tebessüm ettiriyor
“Teybe Zeki Müren koydu. Mantomu meğer çıkarmıştım. Ayaklarım da yumuşak terliklerden memnundu. Çay içerken birbirimize kısaca gülümsedik.”
Başka Esnada
“Büyüdüğümüz şehrin sokaklarını tanıyamıyorduk. Sığınamayınca, dışarıda kalınca bir başka oluyordu sokak.”
Sayfa 31
Reklam
Başka Esnada
“Bu eşsiz düşün tadına varmak istiyordum, aklın sınırını istemiyordum. Gerçeklerle yüzleşmek ya da aslolana ermek gibi bir derdim yoktu. Gerçek neye yaramış ki şimdiye kadar?”
Sayfa 37
Başka Esnada
“Ah, o gülüş! İnsan meğer hiç unutmazmış, ufak bir hatırlatmaya bakarmış.”
Sayfa 38
Ne muazzam bir tablo!
“Denizi gemisiz düşünemem. Ufka kadar çoğalır, sığmaz gözlerime. Hemen dev gemiler kondururum üstüne. Göğsüm sakinler. Gemisiz bir denizin resminde bile çünkü hemen boğulan. İçinden çırpınan ve sonunda tabii batan. Repin’in “İşte Enginlik” tablosuna bakarken şapkası uçan, elbisesi su çekip ağırlaşanım. Dibe çökenim.”
Sayfa 41
“Oysa denizi anlamak için üstü bomboş olacak. Yalnız köpük. Denizi anlamak için insanı unutacaksın. Sadece kayıklara izin verilmeli. Onların alçakgönüllü sallantılarına.”
Sayfa 42
393 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.