Ermişin Bahçesi
Halil CibranErmişin Bahçesi Gönderileri
Ermişin Bahçesi kitaplarını, Ermişin Bahçesi sözleri ve alıntılarını, Ermişin Bahçesi yazarlarını, Ermişin Bahçesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Efendim ben zamandan korkuyorum. Üzerimizden geçiyor..."
Konuşurken gözlerinde bir yolculuk ve uzak bir ülke vardı.
Yalnız mısın? Bunda ne var ki? Yalnız geldin ve yalnız gireceksin sisin içine.
O yüzden kadehindeki içkiyi tek başına ve sesini çıkarmadan yudumla. Sonbaharın günleri, başka dudaklara da başka kadehler sundu ve bunları aynen seninkine yaptığı gibi acı ve tatlı şarapla doldurdu.
Bırakın kendi yoluna gitsin. Çünkü onun ekmeği yalnızlık ekmeğidir; kadehinde de, tek başına içmek istediği anıların şarabı durur.
Yazık o millete ki, sesini sadece cenaze törenlerinde yükseltir, sadece yıkıntılar arasında kibirlenir ve sadece boynu kılıçla kütük arasındayken başkaldırır. Yazık o millete ki, devlet adamı bir tilki, filozofu bir hokkabaz, sanatı yamama ve taklit sanatıdır.
"Sabah güneşinin bir çiy damlasındaki imgesi güneşin kendisinden daha az değildir. Hayatın ruhunuzdaki yansıması da hayatın kendisinden daha az değildir.
Çiy damlası ışıkla bir olduğu için yansıtır ışığı; siz ve hayat bir olduğunuz için hayatı yansıtırsınız.
Sayfa 23 - Türkiye İş Bankası kültür yayınları
Ermişin bahçesinde gezinirken...
"Ve yılların mevsimleri sizin gelişen kendi düşüncelerinizden başka nedir? Bahar bir uyanıştır kalbinizde ve yaz sizin bereketinizin kabulünden başka bir şey değildir.
Güz, varlığınizda hala çocuk kalan şeye ninni söyleyen içinizdeki o eski kalıntı değil midir?
Soruyorum size, kış bütün öteki mevsimlerin düşlerine sarılmış bir yarı uykudegil de ne?"
Sayfa 19 - Türkiye İş Bankası kültür yayınları
... "Özgürlükten ve daha büyük özgürlüğümüz olan sisten bahsetmedim mi? Katilinin önünde diz çöken kurbanın hayaleti gibi doğduğum adaya uzun ve zorlu bir yoldan gelmiş olmak yüreğimi sızlatıyor."
Sayfa 10
"Bazı anlar vardır, uzun ayrılık sürelerine denktir. Ama ayrılık zihnin tükenmesinden başka bir şey değildir. Belki de biz hiç ayrılmadık. "
Sayfa 4 - Türkiye İş Bankası kültür yayınları
Çünkü böyledir denizcilerin ve denizlerin yasası
Özgürlük mu istiyorsunuz, sise dönüşmek zorundasınız. Biçimsiz olan biçim arayışındadır her zaman, tıpkı sayısız yıldız bulutunun güneşlere ve aylara dönüşmek istemesi gibi; şimdi katı kalıplar halinde bu adaya çıkmadan önce bunca arayışta olan bizler de, işte bundan dolayı yeniden sise dönüşmeli ve başlangıçtan bu yana her şeyi öğrenmeliyiz. Peki, kim yaşayıp yikselebilecek doruklara, tutku ve özgürlük olarak kendini parcalamadan?
Sayfa 2 - Türkiye İş Bankası kültür yayınları