Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Eroinle Dans
Canan TanEn Beğenilen Eroinle Dans Yorumları ve İncelemeleri
En Beğenilen Eroinle Dans sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Eroinle Dans kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
7.810 üzerinden
Eroin sözcüğü kimseyi ürkütmesin. Madde bağımlılığının 12 yaşına indiği ülkemizde, başımızı kuma gömmeden gerçekleri irdelemek zorundayız. Eroinle Dans, uyuşturucu ve eroin konusunda Türkiye'de yazılmış ilk ve tek roman. Her yaştan, her kesimden, uyuşturucuyla tanışmamış ya da kullanıcı, çok sayıda okurum oldu.
2014'te Yeşilay Derneği'nin Zümrüdüanka Ödüllerinde "En Yeşilaycı Edebiyatçı " ödülünü aldım. Önceleri kuşkuyla yaklaşılırken, artık okullarda tavsiye kitabı. "Çok şaşıracaksın ama... Sana olan tutsaklığım buraya kadar Eroin! Vedalaşmamızın zamanı geldi.
... Tüm sorumluluğu sana yüklemem haksızlık olur. Yaptığımızın ölüm dansı olduğunu bile bile, kollarındaki sarhoşluğumu sürdürdüğüm için, ben de en az senin kadar suçluyum. Ama bitti artık... Ölüm dansı tek kişiliktir! Bundan sonrasında bana eşlik edemeyeceksin. Ölümüm senin elinden olmayacak Eroin! Bu zevki tattırmayacağım sana..."
Eroinle ölümüne dans! Bitti deseniz de bir yerlerde sürüyor hâlâ. Değişen, yalnızca dans edenler...
(Tanıtım Bülteninden)
Senden kaçarken sana sığındım..
Lise 2 deyken tamamen beni sarmalayan bir kitapti ve3 gün gibi kısa bur sürede bitirdim.. hüzünlü ve bir o kadar da düşündürücü bir kitap "Çok şaşıracaksın ama... Sana olan tutsaklığım buraya kadar Eroin! Vedalaşmamızın zamanı geldi. Her şey ne güzel başlamıştı oysa... Yepyeni ufuklar açmıştın önüme. Bulutların üzerine çıkarıp özgür bırakmıştın beni. Bambaşka bir özgürlüktü bu; çevremdekilerden farklı kılan, sıkı sıkıya bağlanmaya değer, çekici, vazgeçilmesi güç bir büyü... Asıl tutulduğum da buydu galiba. Eros, dedim sana! Aşk tanrım oldun benim. Mutluydum kollarında... Beni dansa kaldırdığında, geri çeviremedim; tam tersine havalara uçtum sevincimden... Ayaklarımızın uyumu harikaydı. Bana bırakmıştın kendini, istediğim gibi yönetebiliyordum seni. Hep böyle sürecek sandım..." "...Tüm sorumluluğu sana yüklemek haksızlık olur. Nereye sürüklendiğim belliydi, gene de koştum peşinden. Canımdaki canı çekip alman da ders olmadı bana. Senden kaçarken, sana sığındım. Yaptığımızın ölüm dansı olduğunu bile bile, kollarındaki sarhoşluğumu sürdürdüğüm için, ben de en az senin kadar suçlu değil miyim? Ama bitti artık... Ölüm dansı tek kişiliktir! Bundan sonrasında bana eşlik edemeyeceksin. Ölümüm senin elinden olmayacak Eroin! Bu zevki tattırmayacağım sana..." Eroinle ölümüne dans! Bitti, deseniz de bir yerlerde sürüyor hâlâ. Değişen, yalnızca dans edenler...
406 syf.
·
Puan vermedi
Spoiler içerir..!
Nerden başlayalım Eylül?
Neyi anlatalım arkadaşlara..
En yakın arkadaşın Dünya’nın bir apartman boşluğunda altın vuruş yaparak öldüğünü bilsinler mi?
Uyuşturucu denilen pisliği “bir defadan bir şey olmaz...” diyerek burundan çekmenin nasıl bi aptallık olduğuna da değinelim mi.?
4 Nisan 1998 tarihinde bir barın tuvaletinde aşırı doz eroinden ölen Tıp Fakültesi öğrencisi Kanat Güner’i hatırlattı hayatın bana. İyi ki sonun öyle olmadı güzel kız.
Her sayfayı çevirişimde içimde bi korku..
..yapmasın, ölmesin diye..
“Okuyucu tavsiyesi: Dikkat edin kitap sizi fazla içine alabilir, bazı satırlarında olmayan bir kız “Eylül” için gözlerinizden yaş gelebilir.“
Canan Tan’ın alıştığımız hikayelerinin ve üslubunun dışında kalan bambaşka bir kitap bu .. Türkiye’de madde bağımlılığı ile ilgili yazılmış ilk ve tek roman.. “Eylül’ün Alev’e, Alev’in Kül’e dönüştüğü yerde eroinin kırmızıyla dansı başlar” diyor Canan Tan .Eylül üniversite hayatı için İstanbul’a giderken onu bekleyen, planlamadığı sürprizlerden habersizdir.Yurt arkadaşı Dünya’yı bu bataktan kurtarmaya çalışırken tıpkı boğulmak üzere birini kurtarırken, kazazedenin sizi boğması gibi derin sulara batar. Ve eroinin ölümle dansı başlar ..
Bunu canım @BayanKocaak dostum önerdi, bu kitapla kütüphanede karşılaşınca :) Lisede okududuğunu ve onu çok etkilediğini söyleyince e Canan Tan'ın dili de akıcı olunca dedim tamam okuyayım :) Lisede okusam belki daha fazla etkilenirdim ama üniversite son sınıfta okuyo olmam daha bilinçli okumamı sağladı, bir de öğretmenseniz daha bi bilinçlikle okuyosunuz, konumuz gençler çünkü... Kitaba gelince ailesinin gözdesi Eylül İstanbul'da üniversite kazanır ve her telden insanın bulunduğu bu ortamda yolu sıkıntılı insanlarla da mecburen kesişir. Toplumun kanayan yarası eroinin gençlerin hayatını nasıl kararttığını anlayan bu kitapta öne çıkan fikir, eroine ya da bağımlılığa düşen insanların hep toplumun dışına atılmış insan olmadıklarıydı. Eylül'ünde bataklıktan cıkartmak istediği arkadasıyla nasıl bataklığa düştüğünün anlatılması bunun kanıtı zaten. Okunur bu kitap okunur ve bilinçlenilir. Çocukların, gençlerin giderek bunlara alıstığı dönemde farkındalık yaratmamız lazım kendimize. Böyle kitapları okuyunca bir kez daha durumun vahimliliğini anlıyosunuz. Dili sade hemen bitebilecek güzel ve anlamlı kitap. Okuyun derim :)
Kitapta Emre ve Eylül karekterine sinir oldum. Eylül’ün dik kafalı ve bencil olması beni deli etti. Ha kurtuldular ha kurtulacaklar diye beklerken hiç ummadığım son ile karşılaştım.
Kitapta Eylül karakterinin yaşadıkları anlatılıyor ama aslında Eylül’ün gözünden en yakın dostu olan Dünya’nın hayatını öğreniyoruz. En büyük sorun Eylül’ün Dünya’nın karanlık dünyasına girmeye başlaması ile başlıyor.
Eylül’ün tüm desteğine rağmen daha fazla dayanamayan dünya Altın Vuruş ile intihar ediyor . Bunun üzerine de Eylül de büyük bir şoka giriyor ve eroinin dozunu sürekli arttırarak kullanmaya başlıyor. Artık tamamen bağımlı oluyor ve ailesinin yüzüne bakmaya cesaret edemiyor. Fakat eroine de yenilmek istemiyor ama ondan kurtulamıyorda. Bu yüzden son bir karar veriyor ve onu uygulamaya koyulur. Devamını okuyarak öğrenebilirsiniz.
Kitap güzel ama ben eylüle ve kendini beğenmesine sinir oldum. İyi okumalar :)
406 syf.
·
Puan vermedi
Her şey kitabın kahramanı Eylül'ün hayalini kurduğu Boğaziçi üniversitesi psikoloji bölümünü kazanmasıyla başlar.
İstanbul'a gider bir yurda yerleşir orda oda arkadaşları Dünya ve Ece ile tanışır.
Dünya hem alkol hem uyuşturucu müptelası bir kızdır Ece ise sakin ve çalışkan bir ögrencidir.
Dünya kısa bir süre sonra oda arkadaşı Eylül'ü de uyuşturucu illetine bulaştırır.
Artık Eylül'de her cumartesi uyuşturucu partilerine katılmaya başlar.
Dünya yurttan atılır ve sevgilisi Emre'nin evinde kalır.
Dünya ile Emre eroin bağımlısıydı ve kurtulmak için çabalıyorlardı. Eylül merağı yüzünden eroinle tanışmaya başladı ve kendine şu sözü söylüyordu: “Ben eroin içsem bile kendimi kontrol ederim, bağımlı olmam.”
Bir gün Dünya Altın vuruş yaparak hayatına son verir.
Ve daha neler olur neler bakalım Eylül'ü istanbul yolculuğunda hangi süpriz olaylar bekliyor...
Uzun yıllar hafızalardan silinmeyecek çok ibretlik bir hayat hikayesi yazarımızın kalemi daim olsun herkesin mutlaka okumasını tavsiye ediyorum..
Yepyeni kitaplarda tekrar buluşmak ümidiyle.
·
Puan vermedi
Canan Tan hayatımda gördüğüm en başarılı kadın yazardır. Kendisine ilgim ve hayranlığım yıllar önce ilk okuduğum kitabı olan' Piraye' den geliyor. Eroinle dans'da ise günümüz çağının sorunu olan madde bağımlılık sürecini işlemiş. Kitabı okudukdan sonra etkilenmemek elde değil.Kitabın içinde kendinizden bir parça bulacaksınız:)
•“Her şey yolundayken temiz kalmak kolay;
önemli olan, olumsuzluklar karşısında da güçlü durabilmek’’ tir.
•Yürekler uzaklaşmışsa birbirinden, o kişi yanı başında olsa, ne ifade eder ki! Tam tersi; araya kilometreler girse, kalpler aynı vuruşta atıyorsa eğer, gerçek bir ayrılıktan söz edilebilir mi?
Annem ve ablamın şiddetli tavsiyeleriyle başladım kitaba. Kitap hakkında konuştuklarından kitap hakkında belli bir fikrim oluşmuştu.
Eylül, en yakın arkadaşı Dünya’nın uyuşturucu bağımlılığını öğrenince arkadaşını kurtarmak ister. Fakat kendini de bu bataklığa sürükler.
Eylül’ün Eros’la dansını okumanız gerektiğini düşünüyorum. “Dansımız bitti! Sonsuza dek susturuyorum orkestrayı…”
Canan Tan'ın okumuş olduğum ilk eseriydi, oldukça duygusal okuyucunun kalbine dokunan hatta gözlerimin dolduğu bir kitap oldu. Ancak, okumak için geç kalmışım dedim. Kitap daha çok lise yıllarında okunacak bir kitap iyi ki okumuşum ama keşke daha önce yollarımız kesişseydi bu kitapla olsun geç olsun güç olmasın demişler keyifli okumalar dilerim
Asla yapmam dediğimiz kötü alışkanlıklara nasıl başlarız?
Bu nasıl devam eder?
Bizi bunlara iten davranışlar nelerdir?
Arkadaş çevresi zararlı alışkanlıklarda nasıl rol oynar?
Eylül ve Eros’un dansını derinlemesine ve kurgu olmasına rağmen gerçekçi bir şekilde anlatan bu kitabı çok beğendim. Eylül gibi Türk toplumuna ‘’uygun’’ olarak nitelendirilen çalışkan, zeki, saygılı karakterin eroinle tanışması, eroini kontrol edebileceğini düşünmesi ve tam aksine onun pençesine düşmesi çok gerçekçi bir şekilde anlatılmış.