Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

1. Cilt

Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr

Necmeddin Ömer En-Nesefî

Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr Gönderileri

Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr kitaplarını, Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr sözleri ve alıntılarını, Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr yazarlarını, Et-Teysîr Fi’t-Tefsîr yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah seni öyle mübarek bir isimle isimlendirdi Senin O'nu tercih etmene karşılık onunla seni tercih etti.
Sayfa 112Kitabı okudu
Allah kitabına iki şeyi zikrederek başladı: Bismillah ve elhamdülillah. Böylece Kur'ân okuyan kimse âdeta söyle demiş olur: Varlıkların mevcudiyeti O'nunladır, mülkiyeti O'na aittir.
Sayfa 108 - Ebû Bekir VerrâkKitabı okudu
Reklam
Olan her şey besmele ile olmuştur, olacak olan da besmele ile olacaktır.
Sayfa 106Kitabı okudu
Besmele hidâyet hazinesinden mukaddes bir kelimedir, velâyet hil'atlarından bir rubûbiyet hil'atıdır, inâyet ehli için yakın bir vuslattır, günahkârlar için hususi bir rahmettir.
Sayfa 106Kitabı okudu
Sığınmak şeytandan ayrılmakla başlar, Allah'a vuslat ile tamamlanır. Bu, mâsivâdan Allah'a intikaldir.
Reklam
"Hasret dolu gönlüm size öyle özlem duydu ki.. Yeme içmeden kesilir oldu." (Bu şekilde şiirlerin Kur'ân tefsirinde ne işi var diyen arkadaşlara ek bilgi: Bu şiirlerin Tefsir eserlerinde yer almasının sebebi verilen sözcüğün Arapça'da kullanılıș şekillerini göstermek içindir. Buna şiirle istișhad denmektedir.)
Hz.Peygamber Mi'raç gecesinde söyle demiştir: Azabından affına, gazabından rızana, Senden Sana sığınırım.
İsti'âzeden maksat Ca'fer es-Sâdık'ın şu sözünde ifade ettiği husustur: "Sığınmak, Kur'ân okumayı tâzim etmek üzere ağzın yalandan, gıybetten, iftiradan temizlenmesi ya da Kur'ân vasıtasıyla Allah ile konuşmak için izin talep etmektir."
"Eğer Kur'ân seni alıkoymuyorsa o zaman sen okuyucu değilsin" Taberâni, el-Mucemü'l-Kebîr, 13
Reklam
Hasan-ı Basrî şöyle demiştir: Allah Teâlâ Kur'ân'ın ilimlerini mufassal sûrelere, mufassal sûrelerin ilimlerini de Fâtihatü'l-Kitâb'a yerleștirmiștir. Kim Fâtihatü'l-Kitâb'ın tesirini bilirse, Allah’ın indirdiği kitapların tamamının tesirini bilen kimse gibi olur.
Abdullah b. Mes'ûd şöyle demiştir: Her kim ilim isterse kur'ân'ı alt üst etsin, çünkü onda öncekilerin ve sonrakilerin ilmi bulunur.
Münafık tıpkı hastanın yaşama tutunma ile ölüm arasında gidip gelmesi gibi içinin İslâm’a muhalefeti ve dışının muvafakati arasında gidip geldiği için hasta diye isimlendirilmiştir.” Yine Allah Teâlâ “Ancak Allah’a selim bir kalp ile gelen hariç…” [ eş-Şuarâ 26/89] buyurmuştur ki bundan maksat, şüpheden ve şirkten uzak kalptir. Münafığın kalbi ise bunun aksidir, dolayısıyla da selim değil, hastadır.
Sayfa 450Kitabı okudu
el-Maraz kelimesi Kur’ân’da dört şey için kullanılmıştır:
1. “Hastalık” anlamında kullanılmıştır: “Hasta olana da zorluk yoktur.” [ el-Feth 48/17] 2. “Kanayan yara” anlamında kullanılmıştır: “Eğer hasta/yaralı ya da seferde iseniz...” [ en-Nisâ 4/43]. 3.“Günah/fücur” anlamında kullanılmıştır: “Kalbinde hastalık olan kimse tamaha kapılır.” [ el- Ahzâb 33/32] 4. “Şüphe” anlamında kullanılmıştır: “Kalplerinde bir hastalık vardır.” [ el-Bakara 2/10]
Sayfa 450Kitabı okudu
112 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.