Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Etnogenez - Halkların Şekillenişi Yükseliş ve Düşüşleri

Lev Nikolayeviç Gumilev

En Yeni Etnogenez - Halkların Şekillenişi Yükseliş ve Düşüşleri Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Etnogenez - Halkların Şekillenişi Yükseliş ve Düşüşleri sözleri ve alıntılarını, en yeni Etnogenez - Halkların Şekillenişi Yükseliş ve Düşüşleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Çinliler” veya “Hintliler” gibi adlar, “Fransızlar” veya “Almanlar”a değil, Batı Avrupalılara eşdeğerdir. Çünkü bunlar etnos sistemleridir, ama farklı kültür prensiplerine bağlıdırlar. Hintliler’i kast sistemi, Çinliler’i ise hiyeroglif yazısı ve sosyal eğitim birleştirmişti. Hindistan’da doğmuş birisi Müslümanlığı kabul ettikten sonra Hintli olma vasfını kaybediyordu. Çünkü artık soydaşları gözünde dine ters düşen biriydi ve dokunulmazlar kastına dahil ediliyordu. Konfüçyus’a göre barbarlar arasında yaşayan bir Çinliye barbar olarak bakılırdı. Buna karşılık, Çinli kimliğini benimseyen yabancı, Çinliye eşit tutulurdu.
Ama alışılmış “Batı” ve “Doğu” tanımlaması, pek de coğrafi görünmüyordu; Marakeş, “Doğu” , Macaristan ve Polonya ise “Batı” sayılıyordu.
Sayfa 93
Reklam
Irklar, insanın yaşamını sürdürmesi için o kadar da önemli olmayan fizikî işaretlerle birbirinden ayrılırlar.
Sayfa 87
Pomorlar[Beyaz Deniz Rusları], Petersburg işçileri, Volga-ötesindeki eski inançlılar, Sibirya altın arayıcıları, orman bozkır köylüleri, Don ve Ural Kossakları, dış görünüşleri itibariyle kesinlikle birbirlerine benzemiyorlardı, fakat bu durum halk birliğini bozmuyordu. Buna karşılık Greben Kossaklarıyla Çeçenler’in hayat tarzlarındaki yakınlık, onları birleştirmiyordu.
Sayfa 86
Sikhler, din; Moğollar, akrabalık; dört dil konuşan İsviçreliler ise ülkelerini istila eden Avusturyalı feodellere karşı verdikleri başarılı savaşlar sayesinde etnos haline geldiler.
Sayfa 86
Yeryüzünde herhangi bir etnik gruba mensup olmayan tek bir birey dahi bulunmamasına rağmen, herhangi bir etnosu belirlemek için hiçbir işarete [attribute/sign] sahip değiliz.
Sayfa 79
Reklam
Tarih zaman içinde yer alan süreçleri inceler, ama bu zamanın ne olduğunu kimse bilemez. Bunda şaşılacak bir şey yok. Sanırım bir balıkta suyun ne olduğunu bilemez; çünkü onu kıyaslayabileceği başka bir şey yoktur. Fakat sudan ayrı kaldığı zaman, havayı suyla kıyaslayacak kadar vakti olmayacaktır.
Şiddetli sarsıntılardan sonra hayatta kalan insanlar, gelişme değil sakin bir hayat isterler.
Huzur
Şiddetli sarsıntılardan sonra hayatta kalan insanlar, gelişme değil sakin bir hayat isterler.
Sayfa 436 - Selenge Yayınevi
Çin ve Bozkır
Çin nüfusunun yoğunluğuna ve bozkırlıların, yani Türkler ve Moğollar'ın nüfusça az olmalarına rağmen, bu iki kültür bölgesi tarihi devirler boyunca eşit şartlarda etkileşimde bulunmuşlardır. Bu daimi mücadele göz ön alınmadığı takdirde Asya tarihi, her zaman yanlış yorumlanacaktır
Sayfa 212 - Selenge Yayınevi
Reklam
Kim Barbar?
Halbuki Türkler ve Moğollar insan tarihine kendi damgalarını bariz bir şekilde vurdukları andan itibaren, sürekli olarak onları Çin, İran ve Bizans'ın "barbar kenar mahallesi" şeklinde gösterme teşebbüsleri olmuştur. Elbette bu yaklaşım, henüz meseleyi ortaya koyarken bilimsel anlayışa uygun düşmeyen tahrif edilmiş bir manzara sunmaktadır. Çıkmaz bir sokak!
Sayfa 203 - Selenge Yayınevi
MS 1-3 Yüzyıllarda Çin
Vatanlarında kalan Çinliler'e gelince, onlar da Hyung-nu- lar'la kaynaştılar, fakat bu kaynaşma Hyung-nular için felaketin başlangıcı oldu. Fatih Hyung-nular'la Çin kadınlarının evliliğinden doğan çocuklar, bir süre sonra bozkır geleneklerini unuttular. Saraylarda eğitilen bu kuşak, gerçi enerjik ve cesurdu, ama milli kimlik duygusunu, tesanut ve sadakat imperatifini kaybetmişti.
Sayfa 187 - Selenge Yayınevi
Göktürklerin Sonu (Etnosun Ekterminasyonu)
Sui hanedanı (589-618) ile muzaffer Tabgaç Tang hanedanı (616- 907) tarafından birleştirilen Çin, daha güçlü ve saldırgandı. Çinliler, Türklerin direncini askeri güçle kıramadılar, ama onlar, diplomasi yoluyla tek hakanlığı, Doğu ve Batı Türk Hakanlıkları şeklinde ikiye ayırmayı başardılar. Daha sonra, bozkır sakinlerini Tarım Nehri vahalarından ve Sogdiana'dan tecrit ettiler. Tarım vahalarını kendileri istila ettiler, Sogdiana ise Araplara peşkeş çekildi. Bilahere Çinliler, Uygurlar'ı, Karluklar'ı ve Basmallar'ı Türkler'e karşı kışkırttılar ve 747 yılında Türk ordasının yerle bir edilmesi ideasını gerçekleştirdiler.
Sayfa 177 - Selenge Yayınevi
Etnos'un Parçalanması
Birey, çocukluğundan itibaren kendi etnosuna mensuptur. Bazı yabancıların da katılımı mümkündür, ama bu katılım oranının yükselmesi, etnosun parçalanmasına sebep olur.
Sayfa 80 - Selenge Yayınevi
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.