Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Eyub Yorumları ve İncelemeleri
Eyub yorumları ve incelemelerini, Eyub kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Eyub puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.510 üzerinden
Herkese hellö
İlkbaharın şubat ayında gelip, mayıs ayında kendisini kaybettiği, depresif bir moda bizi sokup kendisinin terk-i diyar eylediği Mayıs ayının ilk paylaşımından selam olsun.
Bu kitap Joseph Roth’tan okuduğum üçüncü kitap oldu. Yazarın dilini çok seviyorum. Upuzun cümleleri yalın bir anlatımla okuyucuyu içine çekerek sanki tam da o anda orada bulunmuşsunuz hissini çok güzel veriyor. Eğer Stefan Zweig seviyorsanız Roth’a mutlaka şans vermelisiniz.
Mendel Singer, Rusya’da dedesi ve babasının ardından çocuklara Tevrat’ı öğreterek geçimini sağlayan bir hocadır. Yaşadığı hayatı sorgulamadan, dininin gerektirdiği şekilde, şikayet etmeden Tanrısına sığınan bir adamdır. Aile hayatı da keza aynı şekilde sürmektedir. İki oğlu ve bir kızı olan Mendel’in dördüncü çocuğu konuşma ve yürüme engelli olarak doğar. Bu durumu da kabullenen Mendel hiçbir şekilde isyan etmez. Eşi Debora ise büyük din adamlarından bu işe bir çare bulmaları için yalvarır. Gün gelir aile Amerika’ya göçer. Bu göç Mendel’in hayatı sorgulamasına neden olur.
Sürgün edilmiş bir hayatın başka bir coğrafyada nasıl sürüklendiğini anlatan çok güzel bir kitap. Keyifle okudum, tavsiyedir
Alt başlıkta "Basit bir adamın romanı" da dediği aslında basit bir hikayeden bahsediyor Eyub. Eyub, Tanrı'nın birlikte elçisi olarak uzun yıllar acılara katlanmak zorundayız kalmış ama sonunda Tanrı'nın inayeti ile gücü ve zamanı geri verilmiş biridir. Bizim Eyub'umuz ise Mendel'dir.
Mendel'i Eyub'dan
Merhaba kitap dostları iyi akşamlar.Joseph Roth’un Eyub isimli romanından bahsetmek istiyorum.
Job, Eyub, Eyüp, hepsi olur. İlahi bir hikâye geçtiğimiz yüzyılın başlarında can bulsa, modern yaşamda sebat ve hoşgörü hangi biçimlerde ortaya çıkardı? Tanrı ve toplum hangi noktalarda birleşir, mütevazı yaşamları saran felaketler ve ödüller Tanrı fikriyle nasıl yorumlanır. Eyüp’ün acılarının kökenini, Tanrı için mücadele edişini ve Tanrı'nın ona verdiği cevabı kapsayan hikâyeleri içeren, düzyazı tarzında yazılmış didaktik bir şiirdir.
Stefan Zweig bu romanı şöyle tanımlıyor: “Eyüp, roman ve efsane olmanın ötesinde, yalın, mükemmel şiirsellikte bir yapıt; çağdaşları olan bizlerin yaratıp yazdıklarından uzun ömürlü olacağı kesin. Yapısal birliği, duygusal derinliği, yalınlığı, dilinin ezgiselliği neredeyse aşılamaz.”
Cümleler uzun, anlatım akıcı. Roth, okuyucuyu ayakta tutmak için cümleleri peşisıra sıralar. Klasik edebiyat okurlarının hoşuna gideceğini düşünüyorum. Kitap dönemin anlatım şekliyle yazılmış. Farklı karakterlerin daldan dala atladığı bir durum söz konusu değil.Tavsiye ederim dostlar..
Eyup Basit bir adamın romanı-joseph roth
Mendel singer yaşadığı felaketlerden ve sevdiklerini kaybetmekten dolayı Allah ile bir iç hesaplaşmaya gidiyor
Kaderine isyan eden başına gelenler için yakınan sürekli dırdır eden karısına sabır eden günahları için cezalandırıldığını düşünen singer kendi ile ve Allah ile olan iç hesaplaşmaları neden bazı insanlar mutlu iken bazıları hep mutsuz
İnsanı derinden etkileyen oldukça sarsıcı bir kitap umutsuzluğun ve tükenmişliğin sonunda gelen bir mucize tıpkı eyüp gibi
Oldukça akıcı bir kitap kesinlikle tavsiye edilir.
184 syf.
·
Puan vermedi
Syf 129
Bizim günahımız belki de buydu. İçimizde sevginin sıcaklığı değil, aramızda alışkanlığın soğukluğu olduğu için etrafımızdaki her şey öldü, her şey köreldi ve çürüdü...
Sen şanslısın Debora. Tanrı sana acıdı. Sen bir ölüsün ve gömüldün. Bana acımadı Tanrı. Çünkü ben bir ölüyüm ve yaşıyorum.
Felaket yaşamamış kişi mucizelere inanmaz.
"Eyub köklerinden kopup savrulanların romanıdır." diye yazıyor arka kapakta. Öyleydi gerçekten, bir kere vatanından kopanların artık hiçbir yere ait olamamasının romanı...
Eyüp misali yaratıcıya tam teslimiyet ile yaşayan Mendel Singer önce yurdunu terk etmek zorunda kalıyor ve sonra da savaşın hiç de makul olmayan sonuçlarıyla yüzleşiyor. Bu yüzleşmenin neticesinde basit bir din adamı iken bir isyankara dönüşüveriyor. Ve Menuhim...Ve ahh Menuhim... Tüm öykünün en fazla içimi yakan kısmı...
Sanki bu ince, solgun ve genç yüzün yabancı manzarasından tekrar eve, pencerelerin ardındaki tanıdık gizlenen ışıklara döner gibi durmadan bu gözlere kayıyordu bakışları.
Ona karşı hissettikleri merhamete hayranlık duygularının karışmasını engelleyemiyor ve cinnetin kutsallığına saygı duymaktan kendilerini alamıyorlardı.
İçimizde sevginin sıcaklığı değil, aramızda alışkanlığın soğukluğu olduğu için etrafımızdaki her şey öldü, her şey köreldi ve çürüdü.
Kendini sanki kendi içinden kovulmuş gibi hissetti, bundan böyle kendinden koparılmış olarak yaşamak zorundaydı.
Çünkü onların başına bir felaket gelmemişti ve felaket yaşamamış kişi mucizelere inanmaz.
Joseph Roth ile İsyan kitabını okuyarak tanışmıştım. Bu kitabı okuduğum ikinci kitap ve dilini tam olarak bu kitapla kavradım. Yalın düz bir anlatım olaylar su misali akıp gidiyor sizde seyirci gibi izliyorsunuz. Anlatımla sizi olaya dahil etme hususunda biraz sıkıntı yaşadım. Olaya dahil olduğum kitaplardan değil. Seyirci olduğum kitaplardan
Bizim gibi Basit bir insanın kulluk yolculuğu...
Mendel Singer, bir Yahudi Hoca...
Karısı Debora ile 50 li yaşlarda.
4 çocukları var, Kendi din ve kültürlerini kaybetmemeye çalışan fakir bir aile.
Fakat bu farklı kalma baskısını yırtan hayatın gösterişine zevkine kapılan evlatlar,
daha konforlu bir hayat için şikayet eden bir eş ki onu bundan
Ilk defa okudugum bir yazar Joseph Roth. Rusya'da yasayan son derece dindar bir adam olan Mendel Singer'in hikayesi. Siradan, yoksul bir adam olan Mendel Yahudi ailelerin cocuklarina Tevrat dersleri veren bir hoca. Kendisnin ise biri engelli dogan dort cocugu var. Yahudi bir ailenin oglu olarak Rusya'da askerlik gorevinden kacip Amerika'ya yerlesen oglunun pesinden karisi ve kizi ile beraber Amerika'ya goc eder. Geride askerligini yapmak isteyen buyuk oglu, engelli cocugu ve evini birakir. Amerika'daki yeni hayatina adapte olmaya calisirken Birinci Dunya savasi cikar ve ulkesine donme, geride biraktiklarini bulma umudu biter. Savas sirasinda ailesini de kaybeder ve kendisini, dindarligini, ibadetlerini, inancini, hayatini sorgulamaya baslar. Bu huzunlu hikayeyi hem cok dokunakli hem cok akici bir dille anlatmis yazar. Cok guzel cumleler, sorgulamalar, huzun, umut vardi icinde. Ne kadar karamsar bir hikaye gibi gorunse de inanc, sabir ve umudumuzu korudugumuz surece zorluklarin ardindan mucizelerin gelecegini kanitlayan mutlu bir sonla bitiyor kitap. En cok ihtiyacimiz olan su gunlerde umudumuzu kaybetmemek dilegiyle.
Mendel Singer; dört çocuğu olan, günün büyük bölümünü duayla geçiren, son derece sade ve sıradan yaşayan Yahudi bir aile babasıdır. Komşu çocuklara Tevrat öğreterek ailesini geçindirir. Çocuklar büyüyüp kendi hayatlarını kuracağı zamanda aldığı ani bir kararla Amerika'ya göç etme kararı alır. Geride sadece en küçük ve kötürüm olan oğlu Menuhim kalır... Amerika'da hayat Rusya Çarlığı'ndakinden çok başkadır. Singer git gide yalnızlaşır ve başına gelen türlü felaketler bu dindar adamı isyana sürükler. Artık bir inancı kalmamıştır. Oysa kader, yapayalnız bir şekilde ölümü bekleyen bu adamın sonunu böyle yazmayacaktır. Kesinlikle tavsiye ederim. (Kitabın adı neden Eyub diye merak edecek olursanız, kitapta Hz. Eyüp'e atıf bulunmakta.)