Fatma Aliye: Uzak Ülke
Fatma BarbarosoğluFatma Aliye: Uzak Ülke Sözleri ve Alıntıları
Fatma Aliye: Uzak Ülke sözleri ve alıntılarını, Fatma Aliye: Uzak Ülke kitap alıntılarını, Fatma Aliye: Uzak Ülke en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yalnızlık demek, izah yükümlülüğünden azat olmak demekti.
Sayfa 220
Her asrın bir lisanı vardır.
Anmayınca, bahsi geçmeyince, var olan derdin yok olduğunu tecrübe etmişti bunca yıl.
Sayfa 216
Yalnızlığı, taştan bir elbise gibi sırtına geçirmeye hazır mısın Nimet?
Sayfa 211
Fatma Aliye şimdi uzak bir ülke ; devr-i evvelde kalmış uzak bir ülke.
Sayfa 210
Biliniz ki, insan ziynetsiz yaşayabilir fakat namussuz yaşayamaz.
Sayfa 120
Olaylar bir günde ortaya çıkmaz, onları geçen asırlardan hazırlayam sebepleri bulup aydınlatmak lazım gelir.
Daima sonunu düşünerek harcamak lazım. Sonu düşünenler, evvelinde de ahirinde de zorluk çekmezler.
Sayfa 21
Ölüm haberinden daha ağır olan, habersizliktir.
Sayfa 119
Sebat eden kavuşurdu. Arayan bulurdu. Bu harfler sırrını kendisine açmadıkça, bu odadan çıkmayacaktı.
Sayfa 35
Yaşarken unutulmak çok elem veriyor olmalı.
Sayfa 192 - pkKitabı okudu
Beklenen ölüm, hak vaki olunca yine de beklenmeyen, ansızın gelen oluyor.
Sayfa 90
Düşünüyordu. Düşünmek, anlamak demekti. Anlamak demek, dağılmamak demekti.
Sayfa 64
Çocukken çocuk olmaktan azat edilmek ne saadettir.
Sayfa 26
Sesten kurulmuş bu mesafe, bizim hanemizde her ne olursa olsun başkalarının hikayesi ayağa düşürülerek dedikodunun çarkına vurulmaz, anlamındadır.
Sayfa 112