En Eski Felatun Bey ile Rakım Efendi kitaplarını, en eski Felatun Bey ile Rakım Efendi sözleri ve alıntılarını, en eski Felatun Bey ile Rakım Efendi yazarlarını, en eski Felatun Bey ile Rakım Efendi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Felatun Bey İle Rakım Efendi kitaba adını da veren iki karakter üzerinden yanlış batılılaşmayı anlatıyor. Felatun bey müsrif, keyif düşkünü, kibirli biri. Batılılaşmaya önyargıyla bakan biri Felatun Bey'le tanışmış olsa olayı çok yanlış anlayabilir. Ama Rakım Efendi'ye bakınca hayattan zevk alarak, ilimle uğraşarak aslında yozlaşmadan batılaşmanın mümkün olduğu görülür. Bu batılılaşma meselesi, çok istirmar edilebilir. İyi veya kötü algı yaratılabilir.
Ben bir dönemi direkt anlatan kitapları sevmiyorum, tarih kitabı tarzında yazılmış kitapları. Ama böyle romanın içinde oraya buraya serpiltilmiş vurguları çok seviyorum. Bunun için o döneme ait birçok kitap okumanız gerek, okuyun ki analiz edebilesiniz, öyle mi, böyle mi, anlatılanlar ne kadar objektif vs.
Tanzimat dönemi edebiyatçılarından biri olan Ahmet Mithat Efendi'nin bu eseri, doğu-batı(şark-garp)arasında kalıp bocalayan bireylerin, ailelerin, ne yapıp ne yapmaması gerektiğini öğütler niteliktedir.Bu öğütlerden henüz nasibini almamış olan Felâtun Bey'in davranışları, yaşam tarzı baz alınarak 'yanlış Batılılaşma'nın kişileri ne denli komik
Batılılaşmayı doğru anlayan Rakım Efendi ve yanlış anlayan Felatun Beyin hikayesini anlatıyor kitap. Felatun Bey har vurup harman savuran, çalışmayan özetle aklı beş karış havada olan biri iken, Rakım Efendi ise tam tersi çalışmayı seven, parasını namusu ile kazanan, kimsenin karısında kızında gözü omayan biridir. "Yanlış batılılaşmayı" konu ediniyor. Türk dizisi kıvamında bir kitap, severek okudum :)
İnsanın yaratılışı gereğidir ki, kendi mutluluğunu başkalarının da duymasını ister. Herkesi bilgilendirmek ister. Hatta bi insan iç dünyasında mutlu değilse bile diğer insanları kendi mutluluğuna inandırmak için yalan söyleyip hile yapabilir.
Bana kalırsa Türk edebiyatı bugün de tıpkı batılılaşmanın ilk döneminde olduğu gibi
Doğu - Batı çatışmasından besleniyor. Bu konu o gün oldugu gibi günümüz yazarları için bile güncel.