Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Felsefe Kullanım Kılavuzu

Simon Blackburn

Sayfa Sayısına Göre Felsefe Kullanım Kılavuzu Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Felsefe Kullanım Kılavuzu sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Felsefe Kullanım Kılavuzu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ben kendi iç dünyama sen de kendi iç dünyana erişebilirsin. Ama ben senin iç dünyana erişemem; daha doğrusu ben senin iç dünyana senin ona erişebildiğinle aynı şekilde erişemem, sen de benim iç dünyama benim ona erişebildiğimle aynı şekilde erişemezsin. Her birimiz kendi zihin durumlarımıza erişme konusunda ayrıcalıklıyız. Sen benim beynimdeki uyarım yollarının haritasını eksiksiz çıkarabilen bir bilim insanı olsan da sonuçta geçen arabayı gören özne, Ben’im. Sen benim beynimi ne kadar yakından gözlesen, hücrelerimin danslarını ne kadar titizce tespit etsen de, benim bu arabayı görmemi göremezsin.
Sayfa 11
"Sen benim beynimi ne kadar yakından gözlesen, hücrelerimin danslarını ne kadar titizce takip etsen de, benim bu arabayı görmemi göremezsin. Zihin durumlarımız beyin üzerine çalışan bilimlerin sunduğu en ileri imkânlarla bile görünmez olarak kalır."
Reklam
Adına "Bilim" denilen bir soyutlamanın, kavrayışlı, yaratıcı, tarafsız, adil bir görünmez elin var olduğu ve gelecek insanları bu elin insafına bırakmamız gerektiği fikrine karşı tetikte olmalıyız. Böyle bir el yoktur.
İnsanlar tehditler ve ödüllerle harekete geçirilebilirler. Bizler yalnızca başka insanlardan gelen açık girdiler değil, tahayyülümüzde prova ettiğimiz şeylere de duyarlıyız.
Hiç farkında olmadığımız güçlerin eylemlerimizi argümanlardan daha fazla etkilediğini düşünmek için başka nedenler de var. Yakın zamanlarda yapılan bir deneyin sonucu tam da bu konuyla ilgilidir. Newcastle Üniversitesi psikoloji bölümünde ortak bir çay ve kahve makinesi vardı. İnsanların içtikleri çay ve kahve için küçük de olsa bir katkıda bulunmaları umuluyordu. Ne yazık ki insanların bunu pek umursadığı yoktu. Tıpkı vergi kaçıranlar gibi, içtiklerini beleşe getirmeyi tercih ediyorlardı. Sonunda bölüm elemanları her hafta değiştirdikleri bir fiyat listesi astılar. Yeni listede fiyatlar değişmiyordu ama her hafta listenin üstünde ya çiçek ya da göz resmi bulunuyordu. Yüzler değişiyordu, ama gözler her zaman doğrudan izleyiciye bakıyordu. Listede gözlerin olduğu haftalarda ödenen para, çiçeklerin olduğu haftalarda ödenen paranın 2.76 katıydı. Araştırmacılar etkinin büyüklüğü karşısında şaşırdıklarını söylüyorlar. Gözlendiğimizi hayal etmemize neden olan en küçük bir uyarıcının bile üçkağıtçılık veya ihmalkarlık yapmamızı engellediği görülmektedir. Ödeme yapan kişilere gözlendiklerine ilişkin en küçük bir imada bile bulunulmamıştı. Ama bilinçli ya da bilinçsiz, onun düşüncesi bile sonuç almaya yetmişti. Belki de bu nokta dinin varlığını sürdürmesinin nedenini bulmaya çalışan evrimci açıklamalara yardımcı olabilir.
Sayfa 115
"Acele genelleme, entelektüel kibrin büyük ayakbağı! Acele genelleme, dehanın kendisinin bile çarpıp parçalanabildiği kaya! Acele genelleme, basiretin ve bilimin belası!
Sayfa 204 - Aylak KitapKitabı okudu
Reklam
"Ölüm bizim için hiçbir şeydir; zira elementlerine ayrılan artık hissizdir; his yokluğu da bizim için hiçbir şeydir." (Epikuros)
Sayfa 210 - Aylak KitapKitabı okudu
Korkunç yokluk uçurumu...
"Neşe içinde, güle oynaya, Korkusuzca gitti Bir türkü tutturdu ve başladı oynamaya Asılacağı ağacın altında" (Macpherson Ağıtı)
Sayfa 210 - Aylak KitapKitabı okudu
"Hiç kimse kendi ölümünü hayal edemez... Hiç kimse kendisinin ölümünü yaşayamaz.
Sayfa 212 - Aylak KitapKitabı okudu
İntihar...
"Gerçekten de olası bir intiharı önlemeye çalışmak herkesin görevidir; hayatın ne olursa olsun tahammül edilemez olmadığı, işlerin düzeltilebileceği, şu an için iyi görünen intihar seçeneğinin ayartısına kapılmamak gerektiği, sıkıntılara bir süre dayanmak gerektiği söylenebilir. Ama bütün bu ikna çabaları başarısız kaldığında -ne de olsa şifasız bir acı verici hastalık durumunda bunların hiçbir etkisi yoktur- ve kurban kendi ipini çekmeye karar verdiğinde, o zaman bu kararın hatalı olduğunu göstermek imkansızdır. Çoğumuz ölümü Macpherson gibi cesaretle karşılamak isteriz, ama hiç şüphesiz onursuzca, acıyla yaşayarak sevdiklerimize yük olmaktansa ölümü tercih etmek de takdire şayandır."
Sayfa 219 - Aylak KitapKitabı okudu