Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Felsefenin Beşiği Anadolu

Derman Bayladı

Felsefenin Beşiği Anadolu Gönderileri

Felsefenin Beşiği Anadolu kitaplarını, Felsefenin Beşiği Anadolu sözleri ve alıntılarını, Felsefenin Beşiği Anadolu yazarlarını, Felsefenin Beşiği Anadolu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Epikouros sadenin de sadesi bir yaşam sürmeye ve de bu sa- delik içinde mutluluk duymaya şartlandırmıştı kendisini. Mut- luluğun temeli de budur zaten Epikouros'a göre. Insan hiçbir konuda gerekenden daha fazlasına ilgi duymamalıdır. Aşırılık sürekli bir eleme yol açacaktır, insan hep daha çoğunu isteyecektir çünkü. Her istediğini elde edemeyince de sürekli bir eksiklik, dolayısıyla da acı duyacaktır. Yemede, içmede, her şeyde alımlı olmak... Temel ilkesi budur filozofumuzun. Örneğin, amaç karın doyurmaksa ekmek ve suyla da gerçekleşebilir bu. Önemli olan o doymuşluğun verdiği hazzı içinde duymaktır. Bu ise ille de pahalı şölen sofraları gerektirmez.
Sayfa 110 - Say YayınlarıKitabı okudu
152 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Anadolu'da yaşamış ve kökleri Anadolu ya bağlı olan 50 ye yakın filozof un hayat hikâyesini önümüzü sermiş . Düşünce olarak güzel bir çalışma olmuş. Ancak uygulama kısmı üzerine düşünülmemiş. Daha akılda kalıcı ve tablolu olarak da hazırlanır bunalımlari zihin haritaları ile süsleyebilirdi.
Felsefenin Beşiği Anadolu
Felsefenin Beşiği AnadoluDerman Bayladı · Say Yayınları · 200710 okunma
Reklam
Zenon'un hareketlerin gerçekliğine karşı çıkan en ilginç kanıtlarıysa Akhilleus ve kaplumbağa paradoksuyla ok paradoksudur. Sonlu bir zaman dilimi içinde sonsuz mekân aralıklarını geçmek olanaksızdır çünkü.
Sayfa 149Kitabı okudu
Herakleitos'a göre, içinde varlıkların olduğu evren bir görünüştür ancak. Gerçek evren ise sürekli bir akış ve değişim içindedir. Parmenides ise tam tersini savunur bu düşüncenin: Gerçek evren durağandır; değişmez, bölünmez. Bu evren Bir'in kendisidir. Bir, Tanrı ile birdir ve aynıdır.
Sayfa 147Kitabı okudu
Aristarkhos'un güneşi evrenin merkezi yapma düşüncesi yaşadığı çağa göre çok cesurca bir çıkıştı ve de tepkilere yol açmakta gecikmedi. Tepkinin en büyüğü de çağdaşı Assoslu Kleanthes'ten geldi. Kleanthes, Aristarkhos'un bu görüşünün dinsizlik olduğunu ileri sürerek yargılanmasını istedi onun.
Sayfa 119Kitabı okudu
Epikouros
Böylece kötülükler içinde en tüyler ürperticisi olan ölüm, bizim için hiçbir şeydir. Çünkü biz varken ölüm yoktur, ölüm gelince de biz yokuz. Buna göre ölüm, ne yaşayanları ilgilendirir, ne de ölüleri. Çünkü yaşayanlar için ölüm yoktur, ölüler için ise zaten yoktur.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Epikouros'a göre evren Tanrılar tarafından yaratılmış değildir. Ama bu yargıdan Epikuros'un Tanrıları yok saydığı sonucu çıkarılmamalı. Tanrıların varlığını kabul eder Epikouros. Ne var ki, onlara evrenin yaratıcılığı ve de yöneticiliği gibi sıkıcı, zahmetli bir işi yüklemek de istemez. Onlar yetkin varlıklardır, mutlulukları da en yüksek derecededir. Kendi kendilerine yettikleri için hiçbir şeye de gereksinmeleri yoktur. Onlar da birer varlık olduklarına göre, bütün varlıklar gibi atomlardan meydana gelmiş olmalıdırlar.
Sayfa 115Kitabı okudu
Epikouros sadenin de sadesi bir yaşam sürmeye ve de bu sadelik içinde mutluluk duymaya şartlandırmıştı kendini. Mutluluğun temeli de budur zaten Epikouros'a göre. İnsan hiçbir konuda gerekenden fazlasına ilgi duymamalıdır. Aşırılık sürekli bir eleme yol açacaktır, insan hep daha çoğunu isteyecektir çünkü. Her istediğini elde edemeyince de sürekli bir eksiklik, dolayısıyla da acı duyacaktır. Yemede, içmede, her şeyde ılımlı olmak... Temel ilkesi budur filozofumuzun.
Sayfa 110Kitabı okudu
Pythagorascılar astronomiyle de uğraşmışlardır ve asıl başarılı oldukları alan da budur. Pythagorascılara gelinceye değin evrenin merkezinin yer olduğu görüşü egemendi. Pythagorascılar ise bu yer merkezli evren düşüncesini bir yana bırakmışlardır. Yeryüzü bir küre biçimindedir onlara göre ve de evrenin ortasındaki merkezi ateşin çevresinde dönüp durur.
Sayfa 104Kitabı okudu
İ.Ö 6.yüzyıl İyonya'sında felsefe tartışmaları yapılır ve doğa olayları gözlemlenirken, Atina o dönemde Anadolu'daki düşünce özgürlüğünü kaldıracak düzeye erişmiş değildi henüz. Ve bu durum bir yüzyıl sonrasında da, Atina'nın hem gönenç, hem siyasal ve kültürel açıdan en parlak dönemine eriştiği İ.Ö. 5.yüzyılda da değişmemişti. "Güneş bir ateş kütlesidir." dediği için önce ölüm cezasına çarptırılan, sonra da -araya Perikles'in girmesiyle- cezası güç bela sürgüne dönüştürülerek Atina'dan kovulan Anaksagoras'ı hatırlamak yeterlidir sanırız.
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.