Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım)
Seyyid KutubÖne Çıkan Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım) Gönderileri
Öne Çıkan Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım) kitaplarını, öne çıkan Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım) sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım) yazarlarını, öne çıkan Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslam’ın dışında ancak sapıklık, cahiliyet, tereddüt, eğrilik ve başıboşluk vardır!!
!
❛❛... evlenmek arzusunu besleyen ve bunun için elverişli durumları bulunan kadın ve erkeklerin evlenmeleri için fakirlikleri bir engel olmamalıdır. Çünkü rızık Allah'ın elindedir. Eğer onlar temizlik ve iffet yolunu seçecek olurlarsa kendilerini zenginleştireceğini Cenab-ı Hak tekeffül etmiştir:
✿ "Şayet yoksul iseler Allah onları lütfuyle zenginleştirir." ✿
Ve Resulullah ﷺ buyurmuştur ki:
❀ "Üç kişiye yardım etmeyi Allah taahhüt etmiştir. Allah yolunda cihat eden mücahide, anlaşma yaparak hürriyetini kazanmak isteyen köleye ve iffetle evlenmek isteyen bekâra."❀
[Tirmizî, Nesaî.]
Bekârların evlendirilmesi meselesini cemiyetin üzerine yükledikten ve onların cemiyet tarafından evlendirilmeyi beklemelerini belirttikten sonra onlara da Allah kendilerini evlenecek miktarda zenginliğe kavuşturuncaya kadar iffetli olmalarını emrediyor:
❀ "Evlenemeyenler de kendilerini lûtfuyle zenginleştirinceye kadar iffetli davransınlar." ❀
İffetli davranmak isteyenleri sıkıntıya sokmayacağını, onların iyilik konusundaki niyet ve arzularını bildiğini beyan buyuruyor.
İşte böylece İslâm bu problemi pratik olarak halletmeye çalışır. Maddi yönden evlenecek duruma müsait olmayanları bile evlenmek için gerekli ortamı hazırlar.✨
•| 
Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım)
Cilt : 10
Sayfa: 428–429
- Kuran'ın gölgesinde hayat bir nimettir. bu nimeti ancak tadanlar bilir..
Sayfa 17 - 1. cilt
❀
"Allah'ın yanında üstünlük ancak takva iledir."🌼🌿
Fi Zılal'il Kur'an (16 Cilt Takım)
•| Cilt: 9 , Sayfa: 420 ✨
İtikat savaşları diğer savaşlara benzemez. İtikat için yapılan savaş hem harp meydanında, hem de vicdan sahasında yapılır.
Vicdan harbinde zafer kazanılmadan, meydan harbinde zafer kazanılmaz!.
Sayfa 490 - 2.ciltKitabı okuyor
Resulullah onlara: “Sabrettiğiniz müddetçe zafer ; sizin içindir.” demişti.
Allah, Peygamberin lisanıyla olan vaadini yerine getirdi..
Sayfa 490 - 2.ciltKitabı okuyor
Fasıktırlar, çünkü Allah’a verdikleri ahdi bozmaktadırlar.
Fasıktırlar,zira Allah Teala’nın kâinatta hakim olan kanun ve nizamlarına uymamaktadırlar.
Bütün kainat kanunları Allah Teala’nın emr-i iradesi dahilinde cereyan eder.
Onların tedbiri ve tasarrufu Allah’a aittir.
“Artık kim, bundan yüz çevirirse işte onlar fasıklardır.”
(Al-i imran 82)
ah cân'ım dinim
- görülüyor ki İslâm akîdesi rahmetten başka bir şey değildir.
aklın ve kalbin hakîki rahmeti o...
güzellikle kolaylığı
temsil eden
rahmet o...
insicâmın, sâdeliğin, yakınlık ve ünsiyetin mümessili o.
Sayfa 40 - 1. cilt
Şu halde günahlardan temizlenmek, Allah’a dayanmak ve Allah’ın yardımına dönmek zafer vasıtalarındandır.
Meydandan kaçmak yoktur..
Millet asla kurtulamaz. Beşeriyet asla felaha eremez. Ancak hayır galip gelip, maruf, maruf olarak bilinip, münker de münker olarak tanınınca kurtulabilir
Dedikodular ise esaslı bir temele dayanmazlar.
Çünkü boş ve gayesiz bir iştir dedikodu. Bu huylara sahip olan kimselerin dediklerine güvenilmez.
Sapıklar ne kadar sapıtırlarsa sapıtsınlar…
“Allah indinde hak din, İslam’dır.”
Kim Allah’ın kitabının bir kısmını inkâr ederse bütününü inkâr etmiş olur…
Uhud Gazvesi
Ulvi bir ders almak için Müslümanlar çok ağır bedeller ödemişlerdi. Mü'min gönülleri acılara alıştırmak hakiki mü' minleri ayırd etmek ve İslam cemiyetinin kendisinin seçtiği bu mühim vazifeye layıkıyla hazırlamak için bu ağır bedelleri ödetmişti. Beşeriyyete kumanda edecek zevatın ödemesi gereken bir bedeldi bu. En ideal şekliyle Allah nizamını pratik hayata tahakkuk ettirmek için bu bedeli ödemek gerekiyordu...
Müslüman; Şahsi intikam için değil, Allah yolunda cihad için harp eder.
Kendisine eziyet edenlere kin beslediği için değil, insanların hayrını sevdiği için…
Bu hayrın insanlara ulaşmasına engel olan mâniaları devirmek için …
Galibiyeti, istilâyı ve sömürgeciliği sevdiği için değil, bütün insanların; gölgesinde adalet ve selametle yaşadığı sağlam bir nizam ikame etmek için…
Yoksa milli bir sancak dikmek veya bir imparatorluk kurmak için değil…
İşte Kur’an ve Hadisdeki bir çok nasların yerleştirdiği hakikat budur..