Fikir Sofrası
KolektifSözler ve Alıntılar
Boş bir şapkadan, sevimli bir tavşanı basit bir hile ile çıkaran sihirbazı hayretle seyreder ve alkışlarız da; birer şapka hükmünde olan ölü yumurtalardan o canlı tavşanları, tavukları, ördekleri yaratan Allah-u Teâlâ'dan nasıl gafil oluruz.
Ve mu'cize-i kudret olan o eserler karşısında nasıl hayrete düşmeyiz.
İşte buna hayret!
Sayfa 51 - Marmara EğitimKitabı okudu
Mü'min - Kâfir
Bir otobüste yolculuk yaparken, şoförün uyuduğunu fark etseniz, nasıl bir dehşete kapılırdınız bir düşünün. Birde, otobüsün virajlı bir dağ yolunda olduğunu farz edin, herhalde dehşetiniz ikiye katlanırdı.
İşte; kâfirin nazarında dünya, böyle şoförsüz bir otobüstür. Top güllesinden yetmiş kat süratli olan yıldızlar feza denizinde sahipsiz geziyorlar. Bir tanesi yolunu şaşırsa, başka bir yıldıza çarpacak, bir kıyameti koparacak. Onun nazarında her şey, başıboş, sahipsiz ve vazifesizdir. İşte, inançsızlığın bir neticesi olan bu korkudan hasıl olan manevi bir cehennem ateşi, kâfirin kalbini daima yakar.
Mü'min ise, kâinatı, Allah-u Teâlâ'ya teslim eder. Her şeyi kendi Rabbinin bir memuru bilir. Her şeyin dizgini, onun kudret elindedir. Hiçbir şey, onun izni ve iradesi olmadan hareket edemez. Tabiri caiz ise, onun itikadınca, şu kâinat otobüsünün gayet hakim ve kerim bir şoförü vardır. İşte bu halin bir neticesi olarak mü'min, dünyada dahi cennet hayatı yaşar. Bedeni zindanda dahi olsa; ruhu ve kalbi manevî bir cennettedir.
Sayfa 12 - Marmara EğitimKitabı okudu
ihlas
Ameli süte benzetirsek, o amelde Allah-u Teâlâ'nın rızasından başka güdülen bütün maksatları da suya benzetebiliriz. Nasıl ki süte su katıldığında; artık o süt gibi görünse de, süt olmaktan çıkmıştır. Bu şekilde süt satan adama sahtekâr denilir.
Aynen bunun gibi, Allah-u Teâlâ'nın rızası için yapılan amel sütüne; başka maksatlar hükmündeki suyu katarsak, o güzel amel de artık amel gibi görünse de, amel olmaktan çıkmıştır. Amellerini bu şekilde Allah-u Teâlâ'ya satacağını zanneden adama da, varın siz ne derseniz deyin.
Sayfa 11 - Marmara EğitimKitabı okudu
Ölüm
Biz bir fabrikada çalışıyor olsak ve bir gün fabrika sahibi bizi çağırsa, biz de kirli, yağlı elbisemizle davetine icabet etsek, bize dese ki: "Senin işine son veriyorum, al şu uçak biletini Havai adalarına tatile git, bundan sonra kir yok, yağ yok, çalışma yok, bütün masrafını da ben karşılayacağım." Acaba bu bileti cebimize koyduktan sonra, hiç işten çıkarıldığımıza üzülür müydük?
İşte, ölüm ile bizler bu dünya fabrikasından çıkarılıyoruz ve dünyanın güzelliği, kendisiyle kıyas dahi edilemeyecek cennete gidiyoruz.
İş bitti, ibadet külfeti kalktı.
Hiç bu fabrikadan çıkarıldığımıza üzülür müyüz?
Tek şart var ki, o da iman biletini elde etmektir.
Sayfa 53 - Marmara EğitimKitabı okudu
Bal arısı
Bal arısının küçücük karnında, balı pişirmek ve azaları tahrip etme kabiliyetinde olan zehire bulaştırmamak gibi harika bir fiilin fâili Allah-u Teâlâ'dan başka kim olabilir?
Sayfa 17 - Marmara EğitimKitabı okudu
Bal arısı
...bal arısı mesela, ilk önce bir gül çiçeğine konsa, o civardaki gül çiçekleri bitinceye kadar başka bir türe konmaz. Bunun sebebi ise şudur; eğer, farklı çiçeklere konsa idi, çiçek tozları farklı türlere taşınacağından döllenme meydana gelmeyecekti ve çiçeklerin nesli tükenecekti. Acaba, bal arıları çiçekleri nasıl tanıyor!? Çiçeklerin neslinin devamı için bu yorucu seyahati niçin yapıyor? Aşılama vazifesine uygun olan kılları vücuduna kim taktı?
Sayfa 17 - Marmara EğitimKitabı okudu
Demirin İndirilmesi
Kur'ân demir hakkında şöyle der, "Biz demiri indirdik ki onda büyük bir kuvvet ve insanlar için faydalar vardır." (Hadid: 25)
Demirin karşılığı olan kelime "hadid"dir. Hadid kelimesinde ki harflerin ebced karşılığı ise şöyledir, Ha 8, Dal 4, Ye 10, Dal 4, hepsinin toplamı ise 26 eder. Ne ilginç tevafuktur ki demir element cetvelinde 26. elementtir. Ve sütunu 8, satırı ise 4'tür.
Ayrıca ayetteki "indirdik" tabiri de çok ilginçtir. Zira demir bize göre inmez, yerden çıkar. Pr. Dr. Armstrong demirin oluşumundaki sırrı şöyle anlatır. "Maddeyi meydana getiren atomların bir araya gelmesi için enerjiye ihtiyaç vardır. Demirin meydana gelmesi için gerekli olan enerjiyi hesap ettiğimde gördüm ki, güneş enerjisinden daha fazla bir enerjiye ihtiyaç vardır. Yeryüzüyle birlikte ay, mars ve merkürdeki bütün enerjilerin toplamı dahi demirin meydana gelmesi için gerekli olan enerjiyi karşılayamamaktadır. Aksine bütün bu enerjilerin toplamının dört katı bir enerjiye ihtiyaç vardır."
Demek demir yeryüzünde meydana gelmemiştir. Bu izah ile Kur'ân'daki "indirdik" tabiri herhalde daha iyi anlaşılıyor.
Sayfa 62 - Marmara EğitimKitabı okudu