Yunan, çünkü, işte Ankara kapılarındaydı ya, kaçıp Bizans kalıntılarına gömülmek yahut da şu veya bu umuda sarılmak vardı... Çifte su verilmemiş yürekler için sadece bu ikisi vardı.
Âkif mırıldanıyordu:
"Sana senden gerekir dâd lâzımsa.” Ve beyti tamamlıyordu. “Gayrden ümmidi kes, imdâd lâzımsa.”