Fütuhat-ı Mekkiye 12 sözleri ve alıntılarını, Fütuhat-ı Mekkiye 12 kitap alıntılarını, Fütuhat-ı Mekkiye 12 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nur Olmasaydı Hiçbir Şey İdrak Edilmezdi
Allah sana yardım etsin, bilmelisin ki, hakikat şunu gerektirir: Nur
olmasaydı, bilinen veya hissedilen veya tahayyül edilen hiçbir şey idrak
edilemezdi. Nura verilen isimler, güçlerin değişmesi nedeniyle, değişir.
Bu isimler sıradan insanlarda güçlerin isimleriyken ariflere göre idraki
mümkün kılan nurun isimleridir. Duyulanlar idrak edildiğinde, bu nur
duyma (gücü) diye isimlendirilirken görülenler idrak edildiğinde
‘görme’ diye isimlendirilir. Dokunulanlar idrak edildiğinde bu kez dokunma
(gücü) diye isimlendirilir. Aynı şey tahayyül edilenler için geçerlidir.
Öyleyse bu nur, dokunma duyusunun kendisidir, ondan başkası
değildir. Bu nur, koklama, tat alma, tahayyül etme, ezberleme,
akletme, düşünme, tasavvur etme (güçlerinin) aynıdır. Öyleyse idraki
mümkün kılan her şey, bu nurdur.
İdrak edilenlere gelirsek, onlar kendiliklerinde idraklerini sağlayan
istidada sahip olmasalardı, idrak edilmezlerdi. İdrak edilenlerin idrak
edene görünme özelliği vardır ve ancak bu durumda idrake konu olurlar.
Söz konusu gözükme ve zuhur ise nurdur. Öyleyse idrak edilen
her şeyin nurla ilişkisinin olması gerekir ve ancak bu sayede o şey idrak
edilmeye istidadı olur. Binaenaleyh bilinen her şeyin Hak ile bir nispeti
vardır. Hak ise nurdur. Öyleyse bilinen her şeyin nurla bir ilişkisi ve
nispeti vardır. Nur sayesinde imkânsız (bile) idrak edilir. İmkânsız
kendiliğinde bulunduğu durumu kabul etmeseydi, müdrik bir şeyi idrak
edemezdi.
hal bulunduğu kimsede hüküm
sahibidir. Şimdi mümkünün hali yokluğu görmektir ve böylelikle vehimde
bir azap duyar. Hz. Peygamber sıkıntı esnasında ‘Hamd her durumda
Allah’a aittir’ derdi. Hamdi gerektiren hallerden birisi de, sevinç
halidir. Bu durumdaki hamd ‘Nimet veren ve ihsan eden Allah’a
hamd olsun’ şeklindedir.
Günahların en büyüğü, kalpleri öldüren günahtır. Kalpler Allah
Teala hakkındaki bilgiden yoksun kalrnca ölür ki, bilgisizlik denilen hal
budur. Kalp Allah’m insanın bedeninden kendisine seçtiği evidir. Bu
ev bilgisiz kalrnca, hırsız onu ele geçirmiş, sahibiyle arasına girmiş demektir.
Böyle bir insan kendisine karşı zalim olan insandır. Çünkü o,
evi sahibine bıraksaydı, ev sahibinden kendisine ulaşacak iyilikten kendisini
mahrum etmiştir. Cehalet mahrumiyeti budur
Öyleyse günahkâr ve azap arasında perde olan örtü, kerem, af,
bağışlama ve müsamaha örtüsüdür. Kul ile günah arasında perde olan
örtüyse, ilahi inayet, ihtisas ve korunma örtüsüdür