Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gece Tabloları

E. T. A. Hoffmann

Gece Tabloları Gönderileri

Gece Tabloları kitaplarını, Gece Tabloları sözleri ve alıntılarını, Gece Tabloları yazarlarını, Gece Tabloları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Bakışın öyle tuhaflaşmıştır ki , sanki bomboş bir odada başka hiçbir gözle görünmeyen kişileri görmek ister gibidir ve sözcükler akıp giderek karanlık iç çekmelere dönüşmüştür."
Sayfa 29 - CANKitabı okuyor
“ - O kendi kendisinin şeytanı - cehennem meşalesiyle hayatını aydınlatan iblisiydi.”
Sayfa 125 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Sözcükler - sözcükler nedir ki? - Muhteşem gözlerindeki bakış, bu dünyadaki her dilden daha fazlasını söylüyor. Zaten göklerin bir çocuğu, zavallı dünyevi bir gereksinimin çizdiği dar çerçeveye sığabilir mi?”
Sayfa 48 - Can YayınlarıKitabı okudu
“İnsanı çoğu kez görünmez kollarla kavrayan gizemin hiçbir ışını onun bu soğuk ruhunun içine sızamıyor; yalnızca dünyanın rengârenk yüzeyini görüyor ve içinde öldürücü bir zehrin gizlendiği o altın gibi parlayan meyve karşısında ufak bir çocuk gibi seviniyor.”
Sayfa 25 - Can YayınlarıKitabı okudu
328 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
150 günde okudu
Serinin güzel kitaplarından biri. Hikayeler genel olarak ilgi çekici olsa da günümüz okuru için bazı duygularla empati yapmak güç. Bazı kısımlar da abartı ve yapmacık gelebilir. Gotik edebiyatın tarihini merak eden ve modern öncesi anlatılarla sorunu olmayan okurlar deneyebilir.
Gece Tabloları
Gece TablolarıE. T. A. Hoffmann · Can Yayınları · 201243 okunma
Ah, insan ne kadar sevildiğini, ne kadar unutkan ve nankör olduğunu ve değerini bilmediği kalbin ne büyük olduğunu çoğunlukla çok geç fark eder.
Reklam
İç dünyamıza böylesine düşmanca ve kalleşçe ip salan, sonra da bununla bizi sıkıp tutan ve başka zaman ayak basmayacağımız tehlikeli uğursuz bir yolda çekip götüren karanlık bir güç var mı? - Böyle bir güç varsa eğer, tıpkı benliğimiz gibi bizim içimizde şekilleniyor olsa gerektir, hatta benliğimiz haline geliyordur; çünkü ancak böyle bir durumda ona inanırız ve o gizli şeyi gerçekleştirmesi için gerek duyduğu yeri ona veririz.
Kum Adam
Dikkat, spoiler içerir: Bu kitabı bütün yetişkinlere tavsiye ederim, fakat özellikle çocuk yetiştiren yetişkinlere tavsiye ediyorum. Çünkü kitap çocuklukta edinilmiş korkuların yetişkinlik çağında nasıl büyük psikolojik yıkımlara yol açabileceğini konu alıyor. Kitaptaki hikaye, kitabın konusu Nathanael'in arkadaşı olan Lothar'ın gözünden anlatılıyor. Nathanel çocukken annesi tarafından bir Kum Adam efsanesiyle büyüyor. Annesi Kum Adamın bir yalan olduğunu, çocukları yatağa götürmek üzre uydurulduğunu itiraf etse bile Nathanael buna inanmıyor ve Kum Adamın babasının bir arkadaşı Coppelius olduğuna kendini inandırıyor. Daha sonra babasının ölümünden sorumlu olduğunu dahi düşünüyor. Yetişkinlik cağında ise tanıştığı Coppola adında bir adamın Coppelius'un kendisi olduğunu düşünüyor. Sevgilisi Clara ve arkadaşı Lothar'ın korkularıyla yüzleşmesi gerektiğini söylemeleri üzerine Nathanael Coppola ile yüzleşiyor ve olaylar başlıyor. Bundan sonra olan olaylarda kullanılan simgelerin her birinin derin bir anlamı olduğunu Vikipedi'nin Almanca kısmında okumuştum. (Almancası: Der Sandmann) Benim en sevdiğim bölüm ise son paragrafı: Yıllar sonra uzak bir bölgede Clara'nın kibar bir erkekle güzel bir malikânenin kapısında el ele otururken, önlerindeyse iki neşeli oğlan çocuğunun oyun oynarken görüldüğü söyleniyor. Buradan, Clara'nın, kişiliğine uygun olan ve iç dünyası paramparça Nathanael'in ona hiçbir zaman sağlayamayacağı o sakin ev huzurunu bulduğu sonucu çıkarılabilir.
Sayfa 55
Kitaptaki Ignaz Denner hikayesinden bir alıntı: Yabancıysa onu teselli edip ummadık bir talihin en ümitsiz kişiye bile hayatın tüm servetini getirebileceğini ve insanın talihi kendine hizmet ettirmek için biraz olsun cesaret göstermesi gerektiğini söyledi.
Sayfa 60 - Can Yayınları 2053
Onun kalbine sapladığınız hançer benimkine isabet eder!
Reklam
..taş kalbim seni ürkütmesin, beni sıkıca göğsüne bastır, hayat nabızların onu yumuşatacaktır.
Ah, insan ne kadar sevildiğini, ne kadar unutkan ve nankör olduğunu ve değerini bilmediği kalbin ne büyük olduğunu çoğunlukla çok geç fark eder.
Sen, şeytan aldatıcı rüyalarıyla seni avucunda oynatırken, sana sevgi ve fedakarlıkla yanaşan her şeyi itelediğin gibi beni de iteliyorsun.
Benim olmayan yetileri hep boşu boşuna kullanmamla sürekli hüsrana uğrayan ümitlerin sebep olduğu, gittikçe en derinlere nüfuz eden keder beni çok geçmeden deliliğe denk gelecek bir hale koydu.
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.