Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gecenin Yalnızlığında

Selma Fındıklı

Gecenin Yalnızlığında Gönderileri

Gecenin Yalnızlığında kitaplarını, Gecenin Yalnızlığında sözleri ve alıntılarını, Gecenin Yalnızlığında yazarlarını, Gecenin Yalnızlığında yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Değneğini öfkeyle yere vurdu; -Timur'a hizmet ettin mi? O kanlı zalime? Kurnazca bir yanıt verdim; -Hükümdarın zalim olmayanı var mıdır?
Sayfa 133Kitabı okudu
Hayvanlar bin kat vefalı insanoğlundan. Bunu bir kez daha kabul ediyorum. Dünya da öyle değil mi? En azından viran halde koruyor geçmişin izlerini. Silkeleyip atmıyor sırtından. Yaralı bir beden taşırmışçasına yumuşak tutuyor bağrındaki ören şehirleri. Sultanlar da bu denli yufka yürekli olsaydı keşke. Birinin kurduğunu öbürü acımadan yıkıyor..
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
Kırmızı hevenkler ne çok... Salkım salkım... Her biri kendi çöpünde toplanmış bir aile sanki... Bir de en uçta, öbürlerinden biraz ayrık duran dala bakıyorum. Yemyeşil bir yelpazenin ortasında yalnız... Tebriz'den tacı, tahtı kaldırıp Bağdat kalesine çekilen yenik hükümdarın ardı sıra sürüklenen Hafiz İbni Gaybi o işte... Bestelerinin benzeri işitilmemiş Abdülkadir Meragi... Eşsiz... Yoldaşsız... Bir güzelin beline kol dolamamış... Zülüf tuzağına düşmemiş... Ipek saçın telinde asılmamış... Darağacı öyle olsa keşke... Kim korkardı ölümden? Ecelin yâr elinden geleni baş göz üstüne değil mi? Zemzem yerine aşk şerbeti dökülse ağzıma son demde... Dualar sevgiliyi öven gazeller olsa..
Kin beslemeyegörsün insanoğlu, yılandan beter olur öç almakta..
Gökkubbede parıldayan yıldız gibi genç yaşta herkesi kıskandıracak saygınlığa erişmiş olsam da ayaklarım buyrukla yön buluyor... Kula kulluk değil de nedir bu?
- Sen tutsak olsan bülbül misâli şakıyabilir misin ey Abdülkadir? Bu sarayda yaşadığım gösterişli hayatın da bir bakıma kölelik sayılabileceğini nasıl anlatırım ona..
Reklam
Bunları düşünürken utançla karışık bir sızı girdi yüreğime. Dinleriyle birlikte dillerini de bize benimsetmeye çalışan kan dökücü Arapların hiç eksik olmayan akınları nedeniyle yüzyıllar içinde Türkçe yavaş yavaş bir yana itilip o saldırgan kavmin zor yazısı baskın gelmişti Türkistan'ın hemen her tarafında. Kaşgarlı Mahmut bile yirmi Türk boyunun lehçesini nice emekle bir araya getirip Arap harfleriyle kaleme almamış mıydı? Kendim de ortağıydım bu bağışlanmaz suçun. Üstelik besteleyeceğim güfteleri de -bana ait olsun ya da olmasın- Farsça şiirlerden seçiyordum. Yadırganır, beğenilmezdi başka türlüsü sanat dünyasında. Zaten arûz dedikleri örümcek ağı öylesine kıskıvrak bağlamıştı ki bizleri, istesek de kurtulamazdık şimdi..
158 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Gecenin Yalnızlığında Bir Kelebek
İncelemeyi (ve romanı) okurken dinleyiniz: youtube.com/watch?v=7jO3wJl... "İsmi ile müsemma" tabiri, Abdülkadir Meragi'nin yalnızlığını okurun ruhuna bir kelebek gibi işleyen bu tarihi roman için söylenmiş olmalıdır. 1373 yılında ve Meraga'dan başlar hikaye, yani İran'dan. Meraga, Tebriz, Bağdat, Semerkand, Herat gibi Fars ve Türkistan diyarlarında geçen öyküyü büyülü bir üslupla anlatır. Sanatkar bir babanın elinde yetişmiş maharetli bir müzisyendir Abdülkadir. Haşmetli sultanların saraylarında çalmak için ailesiyle vedalaşır ve evden ayrılır. Ömür boyu bitmek bilmeyen bir göçtür sonrası. Savaşlar, karışıklıklar, tatlı dilli padişahların makamlarından gelen gücün baskısı, köle pazarlarının merhametli ve özgür yüreğinde bıraktığı deprem... Ve onu hiçbir zaman yalnız bırakmayan bir çift göz. Yıllar önce okumuş olsam da birkaç kez yeniden sayfalarında yolculuğa çıktığım bir romandır Gecenin Yalnızlığında. Sayfa sayısının az olması kısa zaman dilimlerinde okumaya imkan verir: uykudan önce, şehir içi bir yolculukta...
Gecenin Yalnızlığında
Gecenin YalnızlığındaSelma Fındıklı · Remzi Kitabevi · 200213 okunma
Gecenin yalnızlığında canım, ben bir kelebek gibiyim Sen bilmiyorsun ey efendim, sen bilmiyorsun Ey ruhum sen bilmiyorsun, sevdiğim sen bilmiyorsun.
158 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
Kitabın adı: Gecenin Yalnızlığında Yazarın adı:Selma Fındıklı Okuyanın adı :Sıdıka Topal Sayfa sayısı:158 1373-1434 yılları arasında geçen sürede padişah çocuklarının arasındaki gerginlik düşmanca davranış iktidar hırsı ölümler kardeşin kardeşi öldürmesi ne ararsan var. Bir tarafta kin nefret hırs bir tarafta salgın hastalık ölümleri insanların ölüm korkusu. Yunus Emre'ye kadar gidiliyor insanlara yardımseverlik dürüstlüğü din dil ırk ayırımı yapmadan dürüstçe yardım elini uzatıyor sevgi saygı var kitapta. BENİM ADIM DERTLİ DOLAP SUYUM AKAR YALAP YALAP BÖYLE EMREYLEMİŞ ÇALAP DERDİM VARDIR İNİLERİM
Gecenin Yalnızlığında
Gecenin YalnızlığındaSelma Fındıklı · Remzi Kitabevi · 200213 okunma
Reklam
Çiselemekten sağanağa dönüşmeyen yağmurun hangi buluttan süzüldüğünü kavramaya çalışıyorum.
Meğer hüneri de başına bela olabiliyormuş insanın.
İkbali yaver olanlar uykuda karşılar ölümü...Acı çekmeden...Nicesi de var ki ökseye tutulur...Zalim avcının okunda azapla can verir... -Sen hiç av ettin mi İbni Gaybi? -Etmedim Şehzadem...Azrail'i olamam hiçbir yaratılmışın...Kan döken eller bir dahi saz tutabilir mi? -Tutamaz Hoca -Hem de tutmamalı...
-Kuşlar uykuda mı ölür İbni Gaybi? Ayağımızın dibine usulca düşüveren donmuş bir serçeyi gösterirken soruyor bunu şehzade. Karların üstünde kuru bir yaprak kadar hafif görünen zavallıyı yel esip savuracak sanki...Eğilip avucuma alıyorum daha sıcaklığını koruyan küçük bedeni. Üşüyen yalnız yüreği olmalı. Teni soğumaya zaman bulamamış.
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.