Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Geçmişten Günümüze Bilinmeyen Tarihimiz

Süleyman Kocabaş

En Eski Geçmişten Günümüze Bilinmeyen Tarihimiz Sözleri ve Alıntıları

En Eski Geçmişten Günümüze Bilinmeyen Tarihimiz sözleri ve alıntılarını, en eski Geçmişten Günümüze Bilinmeyen Tarihimiz kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nasi'nin Yahudiler'e hizmette en çok dikkat çeken husus, Filistin'de erkenden bir Yahudi merkezi kurma girişimi oldu. 1561 'de Tiberias şehri ve civarındaki yedi köyü kendi imtiyazlı bölgesi haline getiren bir fermanı Sultan Süleyman'dan almayı başarmıştı.
Sayfa 14 - Vatan YayınlarıKitabı okudu
Batu Han ölünce yerine Berke Han (1257-1266) geçti. Berke Han, Mısır Memlüklüleri ve Türkistan şeyhlerinin telkinleri sonucu Müslüman oldu. Moğollar'ın Müslümanlaşmasına bağlı olarak, Türkleşme leri de süratle gerçekleşti. Karadeniz'in kuzeyindeki yoğun Türk nüfusu da iki ırkın kaynaşıp Türkleşmesi'ni hızlandırdı. XVI. yüzyılda Altınordu'da Moğolca unutulmuş, Türkçe edebi dil olmuş, Moğollar'dan yalnız "Tatar" adı kalmıştı. Böylece, Altınordu bir Türk devleti özelliği kazandı. Devletin üst düzey yöneticileri müslümanlaşmış ve Türkleşmiş Moğol idiler.
Sayfa 19 - Vatan YayıneviKitabı okudu
Reklam
... Bölgeyi iyi bilen kişiler de Karadeniz'e akan Don Irmağı ile Hazar Denizi'ne akan Volga Irmağı'nın aralarının az bir mesafe olduğundan bahisle, iki ırmağın bir kanalla birleştirilmesinin seferi kolaylaştıracağı konusunda Sokullu'nun kulağını doldurmuşlar. Sadrazam' ın emriyle, söylentilerin doğruluğunu araştırmak için ilk keşif yaptırılmış, yapılan ölçümlerde, Don Nehri'ne akan İlovly ile Volga Nehri'ne akan Cerepaha çayları arasındaki mesafenin 7-8 kilometre olduğu tespit edilmiş, bu iki su arasına kanal açılırsa, Astırhan'ın kolaylıkla fethedileceği düşüncesi üzerine sefer fikri kuvvet kazanmıştı.
Sayfa 23 - Vatan YayıneviKitabı okudu
...Ekonomik sebeplerin yanında dini sebepleri de bulunan Coğrafi Keşifler, bir nevi "Haçlı Seferi" özelliği de taşımış, Fransız tarihçi Edovard Driault'un ifadesiyle, "Batı'dan Hindistan'a ulaşmak emelinde olan Kristof Kolomp, İslamiyet' i ilk doğduğu yerde yok etmek fikrine düşmüştü."
Sayfa 27 - Vatan YayıneviKitabı okudu
1839'da başlayıp, günümüzde de devam eden bu süreçte, esasında tarihte kendisiyle sürekli kavga ettiğimiz Batı'nın çok yönlü ve topyekün etkileri karşısında Türk Milli varlığının devam edip etmeyeceği, şamanların dinindeki Türkler gibi Anadolu Türkleri' nin de Batı Hıristiyan Dünyası içinde asimile olup olmayacakları sürekli gündemde kalmıştır...
Sayfa 30 - Vatan YayıneviKitabı okudu
Son zamanlarda yapılan araştırmalarda, matbaanın bize geç gelişinin "dini sebepler" e bağlanamayacğı, asıl sebeplerin sosyal kültürel ve ekonomik olduğu üzerinde durulmuştur. Matbaanın Avrupa'da icat edildiği ve kullanılmaya başlandığı günlerde, "Türkiye'de o devirde yüz binlerce hattat tarafından Avrupa matbaaların da onlardan daha fazla kitap teksir (çoğaltma) edilmekte ve orta halli Osmanlılar'ın hususi özel kütüphanedeki kitap sayısı da Batı'daki zenginlerinkinden fazla bulunmaktaydı." s:33
Sayfa 33 - Vatan YayıneviKitabı okudu
Reklam
İbrahim Müteferrika Macar dönmesidir. 1674 de Kolejverde doğdu. Papaz olmak için kolejde okudu. Kalvenist olan kendisi 1692 de bir Osmanlı müfrezesi tarafından "fidye-i necat" için esir edildi. Kimse fidye vermediği için İstanbul'a getirilip esir olarak satıldı. Köleliğe tahammül edemeyerek Müslüman oldu İbrahim adını aldı.
Sayfa 35 - Vatan YayıneviKitabı okudu
Müteferrika Matbaası, "irtica hareketi" olarak nitelendirilen Patrona Halil İsyanı sırasında zarar görmedi. Onun bu hareketle kapatıldı hakkındaki iddialar da yersiz, mesnetsiz (dayanaksız), fakat maksatlıdır. Matbaa sebep gösterilerek İslamiyet ve Müslümanlar'ı karalama girişimidir. S:38
Dünya kültür istatistiklerine göre Amerika, İngiltere, Japonya gibi ülkelerde % 14 kişi düzenli kitap alıp okurken, bu oran bizde on binde birdir. Okumayan toplumlar okuyan toplumların ayakları altında ezilmeye mahkumdurlar.
Osmanlı Devleti, Rus filosunun gelmekte olduğuna dair Fransa Büyükelçisi tarafından uyarılmasına rağmen filonun geleceğine ihtimal verilmiyordu. Ruslar Mora'ya asker çıkardıklarında bile "Divan hala böyle bir olayın mümkünlüğü üzerinde ikna olmuş değildi. Osmanlıların coğrafya bilgisi o derece kıt hale gelmişti ki bir Türk amirali Venedik'in Rusya ile komşu olup olmadığını bile bilmiyordu."
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.