"Hikâye kahramanlarının başka bir dünyada yaşadığını öğrendim. Bir hikâyenin içine yolculuk edebilirsiniz ama orada kalamayacağınızı kabul etmeniz gerekir."
Harika kitaplar hayal etti, insanı güldüren, ağlatan, ürperten, dans ettiren kitaplar! İnsanı dünyanın uzak köşelerine götüren kitaplar... Beyninizi okşayan, kalbinize dokunan ve ruhunuzu neşelendiren kitaplar...
Fırsattan istifade, Mark Huysuzcan koca kuş beyinliye Saint-Anatole kütüphanesine o sene yeni kitap alınmayacağını söyledi.
"Bilmenizi isterim, hanimefendi, parayı ağaçtan toplamıyoruz. İnşaa edecegimiz iki, asfaltlayacağımız üç yol, onaracagimiz on iki kaldirim var," diye homurdandı ve gitti. Bayan Charlotte afallayip kalmisti. Köprüler, yollar, kaldirimlar... Peki ya kitaplar? Onlar da diğerleri kadar gerekli, faydali ve önemliydi. "Fakat... Fakat kitaplar olmazsa olmazdır!" diye kekeledi. Aldığı haber yüzünden hala sersem haldeydi. Zavallı kütüphaneci birden kendini çok yalniz hissetti, morali bozulmuştu.