Gökçukuru
Ramazan GüngörEn Yeni Gökçukuru Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Gökçukuru sözleri ve alıntılarını, en yeni Gökçukuru kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Peki sen aynı insan mısın?” sorusu geçti yıldırım hızıyla aklımdan. Her şeyin bıraktığım gibi kalmasını isteyen ben de o geçmişten neredeyse hiçbir iz taşımıyordum. Ne kafamın içindekilerin ne de üzerimdekilerin o geçmişe ait olduğunu iddia edebilirdim. Bir kök arayışıyla buraya gelip düş kırıklığına uğradığım için başkalarını mı suçluyordum? Benim ruhuma yabancılaşmış o geçmişe başkasını bekçi bırakmaya çalışmamdan öte bir anlamı var mıydı bunun gerçekten?
Sayfa 18 - Can yayınlarıKitabı okudu
Birbirimize sarılarak yürümeye devam ettik. Bedeninin yakınlığı, yumuşaklığından duyduğum haz olağanüstüydü. Onun yanındayken düşünmeyi bırakıp yalın bir mutluluk hissine dönüşebiliyordum. İnsanın hayatta aşktan başka hiçbir şeye ihtiyacı olmadığına inandığım anlardı bunlar. Yemek, uyku, iş, para, ilişkiler, kısacası her şey sevginin yokluğunda ortaya çıkan gereksinimlerdi.
Sayfa 118 - Can yayınlarıKitabı okudu
BOON-NAM
“İnsan kendiyle nasıl bir kavgaya tutuşmuş olmalı ki kimliğinin değiştiremeyeceği bir parçasını şiddetle reddetsin?”
“Boş ver,” dedi Jörg omzuma hafifçe dokunarak, “bence bütün canlılar içinde en talihsiz olanıdır insan. Başka hiçbir varlığın özüyle ilgili kaygıya kapıldığını veya doğası ile ilgili sorular sorduğunu görmedim ama biz insanlar her sabah uyandığımızda o özü ve doğayı yeniden tanımlamak zorundayız.”
Sayfa 77 - Can yayınlarıKitabı okudu
Satılığa çıkarmadığınız hiçbir şeyi zaten kimse alamaz sizden ama koşulları oluştuğunda da satılığa çıkmayacak hiçbir şey yoktur insanda.
Sayfa 102 - Can Yayınları - 1. BaskıKitabı okudu
Belki de mesele neyin daha çok kabul gördüğü ya da neyin daha hoşa gittiği, bizim kime dönüşmek istediğimizle ilgiliydi.
Sayfa 78 - Can Yayınları - 1. BaskıKitabı okudu
Çünkü sahip olunan her şeyin değerinin azaldığını biliyorsunuz.
Sayfa 100Kitabı okudu
Çünkü insanın çocukluğunda ve gençliğinde yaşadığı anılardan kopması hayli zordu. Belki hepimizin içinde bir başkası olmak isteyen bir yan vardı.
"Peki sen aynı insan mısın? sorusu geçti yıldırım hızıyla aklımdan. Her şeyin bıraktığım gibi kalmasını isteyen ben de o geçmişten neredeyse hiçbir iz taşımıyordum.
can yayınlarıKitabı okudu
İnsanı içtikleri değil, yaşadıkları değiştiriyor.
"Belki de mesele neyin daha çok kabul gördüğü ya da neyin daha hoşa gittiği, bizim kime dönüşmek istediğimizle ilgiliydi."
Sayfa 78Kitabı okudu
"İnsan kendiyle nasıl bir kavgaya tutuşmuş olmalı ki kimliğinin değiştiremeyeceği bir parçasını şiddetle reddetsin?"
Sayfa 77Kitabı okudu
"Hayat bazen aslında ne kadar kolaydı. Onu zorlaştıran bizlerdik."
Sayfa 38Kitabı okudu
"Bazı anların yitirilmesinin o kadar da kötü olmayabileceğini düşündüm. Çünkü içlerinde hatırlamaya değmeyecek bir geçmiş barındırıyorlardı. Asla dönmek istemeyeceğim bu geçmişi içimde tutmanın ne anlamı olabilirdi ki?"
Sayfa 21Kitabı okudu
"Peki sen aynı insan mısın? sorusu geçti yıldırım hızıyla aklımdan. Her şeyin bıraktığım gibi kalmasını isteyen ben de o o geçmişten neredeyse hiçbir iz taşımıyordum. Ne kafamın içindekilerin ne de üzerimdekilerin o geçmişe ait olduğunu iddia edebilirdim. Bir kök arayışıyla buraya gelip düş kırıklığına uğradığım için başkalarını mı suçluyordum? Benim ruhuma yabancılaşmış o geçmişe başkasını bekçi bırakmaya çalışmamdan öte bir anlamı var mıydı bunun gerçekten?"
Sayfa 18Kitabı okudu
Bütün hikâyeler çocukluktan itibaren bozulmaya başlar ama bu yavaş yavaş gerçekleşir. İnsan kendisiyle bir anda karşılaşmaz çünkü. Nasıl bir gözünüz, kaşınız, eliniz, kolunuz olduğunu fark ettiğiniz bir ilk an yoksa çirkin olduğunuzu fark ettiğiniz bir ilk an da yoktur. Bir parçanız olarak o da sizinle büyür.