Gülünesi Aşklar
Milan KunderaGülünesi Aşklar Gönderileri
Gülünesi Aşklar kitaplarını, Gülünesi Aşklar sözleri ve alıntılarını, Gülünesi Aşklar yazarlarını, Gülünesi Aşklar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Edward ile Tanrı
"Sana O'nu, benim O'nu sevdiğim gibi sevmeyi öğretmek isterdim.."
Sayfa 287 - Can Yayınları
Yaşlı Ölüler Yerini Genç Ölülere Bıraksınlar
"Kendini düşlenmez olanla yüz yüze bulmuştu.."
Sayfa 149 - Can Yayınları
Sonsuz Arzunun Altın Elması
"Pişmanlık.
B... kentinden ayrılmış.
Gidiyorduk.
Susuyorduk.
Kendim de vazgeçebilecek miyim?
Niye olmasın? dedi.
Her şey mümkün.."
Sayfa 54 - Can Yayınları
Hiç Kimse Gülmeyecek
"Pazar günü geldi; pazardan sonra da pazartesi, salı, çarşamba. Hiçbir şey olmadı.."
Sayfa 17 - Can Yayınları
Aramızdan herhangi birinin geçmişi, bu geçmişi sunuş tarzımıza göre bir caninin yaşam öyküsü olabildiği gibi, sevilen bir devlet adamının yaşam öyküsü de olabilir.
Şimdiki zamanı kat ederken gözlerimiz bağlıdır. Çok çok yaşamakta olduğumuz şeyleri sezebilir ve tahmin edebiliriz. Ancak daha sonraları, gözlerimizin bağı çözüldüğünde ve geçmişi incelediğimizde ne yaşamış olduğumuzu fark eder, yaşadıklarımızın anlamına varırız.
SON.
Tanrı özün kendisidir, oysa Edward (Alice ve müdire ile olan serüvenlerinin üzerinden birkaç yıl geçmişti) ne aşklarda ne mesleğinde ne de fikirlerinde özlü hiçbir şey bulamadı. Edward özlü olanı özlü olmayanda bulduğunu itiraf edecek kadar dürüsttü, ne var ki özlü olanı gizli gizli arzulayamayacak kadar da zayıftı.
Sayfa 155Kitabı okudu
Ah, bayanlar baylar, insan hiçbir şeyi, hiçbir kimseyi ciddiye alamayınca yaşamak ne kadar da hüzün verici!
Sayfa 155Kitabı okudu
Tanrı çıplak müdirenin duasına ne kadar değer verebilirse kendisinin de bunlara ancak o kadar değer verebileceğini düşünüyordu.
Sayfa 153Kitabı okudu
. Bu kadar önemsiz bir şeyi ciddiye almak ise insanın tüm ciddiyetini kaybetmesi demek. Ben, delileri ciddiye almamak ve kendim de delirmemek için yalan söylemek zorundayım."
Sayfa 153Kitabı okudu
Her zaman dürüst biri olduğunu, bununla da gururlandığını biliyorum. Ama kendine tek bir soru sor:
İnsan niye gerçeği söylemek zorunda? Bizi böyle yapmaya zorlayan ne? Sonra içtenliği niçin bir erdem olarak görmemiz gerekiyor? Farz et ki, bir balık olduğunu, bizim hepimizin de balık olduğunu ileri süren bir deliyle karşılaştın. Onunla tartışır mısın? Ona yüzgeçlerin olmadığını göstermek için önünde soyunur musun? Yüzüne karşı ne düşündüğünü söyler misin? Hadi, söyle bana!"
Sayfa 153Kitabı okudu
kendini ona teslim ettiği için kıza minnettar kalmak yerine, bir çeşit intikam isteği ve öfke duyuyordu. Eskiden fanatik bir inançla bağlandığı zinaya karşı tanrısına, bu kadar kolaylıkla ve pişmanlık duymadan ihanet edebildiği için, ona kızıyordu; hiçbir arzunun, hiçbir olayın, hiçbir ruhsal sarsıntının kafasındaki dinginliği bozamamış olmasına kızıyordu.
Sayfa 151Kitabı okudu
Müdire duayla aşağılanan çıplak bir devrimci olarak karşısındaydı; çıplaklığı yüzünden aşağılanan, dua eden bir kadın olarak karşısındaydı.
Sayfa 149Kitabı okudu