Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Güncel Kelam Tartışmaları

Enis Doko

Güncel Kelam Tartışmaları Gönderileri

Güncel Kelam Tartışmaları kitaplarını, Güncel Kelam Tartışmaları sözleri ve alıntılarını, Güncel Kelam Tartışmaları yazarlarını, Güncel Kelam Tartışmaları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...meşhur bir jeoloji profesörü var biliyorsunuz. Her konuyu her açıklama ya da sözü depremle ilgili bir şeyi bile bir şekilde mutlaka dine getiriyor veya bir yaratıcının olmadığı iddiası ile tamamlıyor. Evreni ve yaşamı evrimle açıklamaya çalışıyor, evrimi bilimsel ispatlanmış bir gerçeklik olarak sunmaya çalışıyor. Dolayısıyla bu kişinin söylediği her şey halk tarafindan bilimsel olarak algılanıyor.
Beyin yapısı itibariyle bir klavye gibidir. Nöronların hepsi birbirine benziyor. Ama klavyenin tuşlarının farklı fonksiyonları gibi beynin bölgelerinin de farklı fonksiyonları var.
Reklam
Bunlardan belki de daha önemlisi, Kuantum mekaniğinin "bir nesneyi ölçme veya gözlemleme işleminin onun durumunu değiştireceğini" Postulat olarak kabul etmesidir. Buna göre hareket eden bir parçacığın konumu ve hızını, onu etkilemeksizin doğal haliyle ölçebilmenin imkanı yoktur. Ölçme ve gözlemleme faaliyeti nesneyi gerçekte olduğundan farklı kılıyorsa, bu durumda da ölçme ve gözlemlerle ortaya konan şey gerçekten doğanın kendisi midir yoksa gözlemleyenin ona verdiği şekil midir? Sorusu ortaya çıkmaktadır.
Stephan Hawking The Grand Design kitabında " bırakalım canlı türleri arasındaki geçişleri ve evrimi biz artık" " neden yokluk değil de bir şeylerin var olduğunu ya da bir bütün olarak evrenin nasıl oldu da yokluktan varlığa çıkabildiğini" felsefe ve teolojiye ihtiyaç duymadan sırf bilimle sırf fizikle açıklayabiliyoruz, o halde Tanrı gereksizdir, diyor. Işte kelamcilar olarak ona gereken cevabı verebilmemiz ancak evren konusunda uzman olmamızla mümkün olmaktadır. Dolayısıyla evren konusu Tanrı hakkında konuşmada gerçekten önemli.
Hülya Alper: Sonunda bizi agnostik yapacaksınız hocam! Saim Yeprem: Gerçekten agnostiklik eğer mümin değilseniz en sağlamıdır.
Saim Yeprem hocanın müthiş tespiti.
"Bir varlık kendi kendini meydana getiremez" diyoruz. Tanrının nasıl meydana geldiğini açıklamak istediğimizde de O'nun hakkında bizatihi kâim nitelemesinde bulunuyoruz. Asıl mantıkî çelişkimiz işte burada ortaya çıkıyor.
Reklam
Dawkins şunu demek istiyor: " Bilim bize bir Tanrı'nın olmadığını göstermektedir veya göstermeye devam edecektir. " Buna mukabil bizim bakış açımızı gündeme getirmek istiyorum. Biz ise büyük bir cesaretle bilim ilerledikçe bir Tanrı'nın var olduğunu daha iyi görecegimizi, evrenin sırlarının keşfedilmesi ve bilimsel inkişafın ilerlemesiyle birlikte aklın ve insanın ürettiği bilimin bir Tanrı'nın var olduğuna işaret etmekte bizi daha mükemmele sevk edeceğini düşünüyoruz. Yani iki taraf da bilimin ilerlemesiyle tezlerinin dogrulanacağını düşünüyor.
Dawkins'e göre içinde yaşadığımız dünya, sadece fizik kanunlarının varlığı kabul edildiği bir evrende tam da olması gerektiği gibi, acı, şiddet, ve trajik olaylarla doludur. Farklı bir evren zaten düşünülemezdi. Dolayısıyla metafizik anlamda kötülük problemi yoktur.
Bilinmeyen veya açıklanamayan herhangi bir şeyin Tanrı tarafından yapılmış olduğunu iddia etmek "Boşlukların Tanrısı" veya "God of the gaps" argümanı olarak bilinmektedir.
Ortaçağ'ın anlam dünyasına göre şekillenmiş klasik kelamın metodolojisi ve kavramsal yapısı modern dönemin ortaya çıkardığı problemlere yeterli derecede cevap verecek konumda değildir.
Reklam
Örneğin, evrim taraftarlarının canlıların biyolojik olarak nasıl geliştiğini açıklaması yeterli değildir. Yani biyolojik açıklama yeterli değil. İnsan dediğimiz zaman, etten kemikten müteşekkil bir canlı anlamıyoruz. İnsanda ruh, değerler ve ahlak da var. Evrim bunları açıklayamıyor. Kaldı ki, bunların insan dediğimiz varlıkta, biyolojik yönden daha önemli olduğunu düşünüyorum. Evrimcilerin 150 yıl önce iddia ettiği gibi, Auguste Compte da zamanında dinlerin zamanla ortadan kalkacağını iddia etmişti. Ama günümüzde pek çok araştırmacı yirmi birinci yüzyılın, yirminci yüzyıldan çok daha dindar bir yüzyıl olacağını söylüyor.
Bu bilim gemisi bizim gemimiz değildir. Yani ben şöyle düşünmüyorum; bu gemiye biz bir binelim, orada kafalarız birkaçını, bizim istediğimiz yere götürürüz falan kanaatinde değilim. Bizim bir Nuh'un gemisini inşâ etmemiz lâzım, yani bu gemi o gemi değil, bizim Nuh'un gemisine ihtiyacımız var. Ve bilmeliyiz ki Nuh'un gemisi bizi sırat-ı müstakime götürecek olandır. Bunu nasıl inşâ edeceğiz bilmiyorum.
Sayfa 119
Geçtiğimiz yüzyılın en büyük keşiflerinden biri sayılan ve dine uygun şekilde fiziksel evrene bir başlangıç addeden Big Bang Teorisinin önemli kuramcılarındam birisi olan astronom George Lemaitre'nin (1894-1966) aynı zamanda bir papaz olduğu unutulmamalıdır. Esasen dine aykırı bir şekilde doğada sonsuzluklar öngörerek yaklaşık 40 yıldır fiziği çıkmaza sürüklediği ve vakit kaybedilmesine yol açtığı belirtilen Sicim Kuramı'na bir de bu gözle bakılması gerekir.
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.