Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1906-1948

Günlükler

Kazım Karabekir

Sayfa Sayısına Göre Günlükler Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Günlükler sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Günlükler kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Arkadaşlardan Tıbbiyeli Aziz Efendi’nin birkaç ay evvel vefat ettiğini bugün işittim. Çok meyus oldum. Zavallı çocuk veremin pençesinde epeyce inlemişti. Sabri, Faik, Saffet de böyle öldülerdi. Menhus illet!
İspanya kütüphanelerinde kitap okuyacaklar, ismiyle, memuriyetiyle yazılırmış. Bir senet verirler, öyle kitap alıp okurlarmış. Hitamında memur kitabı verdiği gibi ister ve senedini öyle verirmiş. Esna-yı kıraatte nezâret-i kâmile varmış. Ne güzel usul.
Reklam
Ocak 1906 (4 Kânunusani 1321) Çarşamba Postanede bin müşteri, bir memur. Her zaman böyle! Orada adi mektup için birkaç pencere tahsis olunmuş ise de kiminin penceresi kapalı, kiminin açık, fakat sandalye duvara yatırılmış, sahibinin köşe-i istirahate çekildiğini ilan ediyor. Yalnız bir pencere önünde halk birikmiş! Mektubu vermek bir dert, verdikten sonra o merkez-i kesafetten muhit-i selamete çıkmak iki dert!
19 Ocak 1906 (6 Kânunusani 1321) Cuma Eyüpsultan’a Cuma namazına gittim. Haliç’ten Eyüp’e 35 dakikada gittik. Her iskeleye uğradık. Haliç’ten Kasımpaşa’ya, oradan Ayakapısı’na. Eyüp’te kurban kesecektim. Fakat niyetim fakir mahallesi bulup orada tevziiydi.
Yeni Cami-i şerife ayakyoluna gitmiştim. Çıkarken de bir Müslüman haremi sıkışmış. Oraya gelmeye mecbur oldu. Herkeste nazar-ı hayret! Bari bakmayın! İnşallah yakında imtiyaz verilir de lüzumlu yerlere hela yapılır.
29 Ocak 1906 (16 Kânunusani 1321) Pazartesi. Yeni Cami-i şerifin kurbundaki dar kemer altı yayalar için pek tehlikeli. Geçen gün bir Müslüman harem zavallı sıkıştı. Korkusundan geri dönerek kaçmak istedi. Ne ise ben önüne atıldım. Tabii arabacı formama hürmet daha ziyade yol verdi. Arabacılar birbirine çarpmamak için duvar diplerine yakın gidiyorlar. Yayalar ölmemek için nereye girsin bilmem. Kemerin iki tarafında kapalı galeriler yayalar için açılsa pek münasip olur. Yahut geliş gidiş olmalı.
Reklam
31 Ocak 1906 (18 Kânunusani 1321) Çarşamba. Beyazıt’ta kıraat salonuna gittim. İcmal-i vukuat için eski gazeteleri istedim. Yokmuş. Her yerde bulamayacağımı da söyledi. Ben de ilk nüshadan itibaren Servet-i Fünunlara baktım. Epeyce istifade ettim. Mühim şeyleri hulasa ettim. Gerek resim ve gerekse âsar cihetinden şimdiki nüshalara kat kat faik. Malumatı fenniye, milli romanlar, malumat-ı sıhhiye, ticariye vesaire...
Ayıp etmişsin paşa
6 Şubat 1906 (24 Kânunusani 1321) Salı. Yaya 9-10 kilometre dolaştım. Ceman yekûn bugün 14 kilometre yaya yürüdüm. Hava yaz gibiydi. Rus kilisesini yakından gördüm. Muhit duvarı kale bedeni tarzında, köşeler burç gibi. İçerimden geldi. 10 hatveden koşa koşa geldim. Burada bir tekme vurdum ve tükürdüm.
7 Şubat 1906 (25 Kânunusani 1321) Çarşamba. Dün Şehzade Cami-i şerifi avlusundan Vefa’ya çıktığım vakit bir arabada üç tıbbiyeli gördüm. Biri zabit idi, bilmem diğerleri talebe mi idi. Aman yarabbi din ve devletin ümid-i istikbali olan gençlerdeki kıyafet yüreğimi sızlattı. Hele zabitteki! Sivri ve simsiyah bir fes, göğüs bağır açık. Tıpkı tulumbacı.
Avdette Kütüphane-i İslam önünde Pertev Paşa’ya rast geldik. Hiç kibir yok! Ne tatlı adam. Geldi elimizi sıktı.
705 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.