Belki de bir araba tekerlegi geçmişti üstlerinden. Ama o, yeniden doğrulmuştu. Biraz eğik duruşu bundan kaynaklanıyor olmalıydı. Hali; iyice hırpalanmış, kolu kesilmiş, gözü karartılmış, gövdesinin bir parçası kopmuş bir insanı hatırlatıyordu. Yine de kardeşlerini yok eden insanlara teslim olmamıştı. Savaşını tek başına veriyordu.
"Bu ne müthiş bir direnç!" diye düşündüm. "İnsan, buradaki her şeyi kendisine boyun eğdirmiş, hepsini yenmiş! Milyonlarca bitkiyi yok etmiş; ama işte bu devedikeni ona teslim olmamış..."