Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İslam'da İktidarın Serüveni

Halife ve Sultan

Wilhelm Barthold

En Beğenilen Halife ve Sultan Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Halife ve Sultan sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Halife ve Sultan kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mısır’ın fethi Türk İmparatorluğu’nu o kadar güçlendirmiştir ki, Hristiyanlar Haçlı seferleri sırasında başdüşman olarak gördükleri ve daha o tarihlerde Hind Okyanusu’nda Avrupalıların en önemli rakipleri olan Mısır’ın fethine üzülmüşlerdir .
Sayfa 112Kitabı okudu
İslamiyet ile Fars edebiyatının Türkler’e etkisi o kadar büyük olmuştur ki, Müslüman Türkler İslamiyet öncesi tarihlerini unutmaya başlamışlardır.
Sayfa 163Kitabı okudu
Reklam
İsmail ve varisleri tarih sayfalarını cesurca değiştirerek Sünni dedelerini bile Şii yapmış ve onların Erdebil'deki mezarlarını putlaştırmışlardır.
İbn Battuta, yerli Türk halklarının Müslümanlar’a has olmayan geleneklerinden bahsetmektedir. Mesela, Sinop’ta bir yöneticinin cenaze törenine katılan İbn Battuta, dini görevliler hariç cenazeye refakat eden herkesin başının açık olduğunu yazmıştır.
Sayfa 150Kitabı okudu
Daha öğrencilik yıllarında Barthold, Arapça, Farsça, Türkçe dillerini öğrenmiştir.
Ebu Müslim ile ilgili hikâyelerde okunmasına Emevilerin yıkılışına kadar devam edildiği yazılmaktadır. Halbuki artık Ebu Turab ile Hz. Ali'nin aynı kişi olduğunu hatırlayan bir kişi bile kalmamıştı.
Reklam
İlk kez Kâbe için örtüyü Osmanlı Sultanı göndermişti (örtünün üzerinde Selim'in adı yazılmıştı) ve bütün hacılar hac sırasında Sultan Selim'e dua etmişlerdir.
Sayfa 111Kitabı okudu
Büyük toprak ve kalabalık orduya sahip olan sultana ise es Sultanü'l-âzam denilmiştir. Eğer ki hükümdar, aynı zamanda Mısır, Suriye ve Cezire; Horasan, Irak ve Fars ya da Afrika, Orta Mağrib ve Endülüs gibi birçok bölgeye hâkim ise, ona aynen Selçuklu sultanlarına olduğu gibi "Sultanların Sultanı" ünvanı verilmiştir.
İncil, insanlardan Allah ve yakınları hariç herkesi ve her şeyi unutmalarını, Kur’an ise, insanların Allah’ı ve yakınlarını unutmamalarını talep etmekle birbirinden ayrılmaktadır.
Sayfa 137Kitabı okudu
Bizim 'meşhur' Abbasî Halifeleri :)
Osmanlı sultanları döneminde Kutbeddin, Müslümanların 1258 yılından sonra halîfesiz kaldıklarını yazmıştır. Kutbeddin, Mısır halîfelerinin Abbasîler ile aynı safa konulamayacağını haklı olarak ispatlamıştır. Ona göre, Büveyhî ve Selçuklular zamanında dünyevî hâkimiyetten mahrum bırakılan Bağdad halîfeleri en azından konumlarına uygun unvanlar ile donatılmıştı. Kutbeddin, bu halîfelerden birisinin 369/979-980 yılında Mısırlı bir elçiyi tahtında, omuzlarında Peygamberin hırkasını, beline Peygamberin kılıcını bağlamış ve elinde Peygamberin asâsı olduğu halde karşıladığını yazmıştır. Gördüklerine hayran kalan elçi, ''Yoksa bu Allah'ın tâ kendisi mi?'' diye sormaktan kendisini alamamıştır. Büveyhî hükümdarı bunun üzerine ''O, Allah'ın yeryüzündeki yardımcısıdır'' cevabını vermiştir. Mısırlı Abbasîlerde ise bu halîfelerin durumunun tersine ne hâkimiyet, ne de buna benzer dış ortam vardı. Mısır'da halîfelerin ancak isimleri mevcut idi. Mısır'da bile adları paralarda zikredilmeyen Abbasî halîfelerini, Asya'nın bütün Müslüman hükümdarlarının paralarında adını Allah ve Hz. Muhammed isimleriyle birlikte gördükleri önceki halîfeler ile karşılaştırmak mümkün değildi. s. 73-74
41 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.