Öne Çıkan Halley Kimi Kurtarır kitaplarını, öne çıkan Halley Kimi Kurtarır sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Halley Kimi Kurtarır yazarlarını, öne çıkan Halley Kimi Kurtarır yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu kitap, basılı fiyatının üzerinde satılamaz! Güzel bir etiket nence günümüzde de yapılmalı değil mi? Sahaflara korkudan gidemez olduk. İkinci el kitapları sıfır kitap fiyatına satmaya çalışıyorlar. Kitapta toplam 29 deneme yazısı bulunuyor. Bunların hepsi de birbirinden güzel bizi geçmişe götüren yazılar.
Hepinize iyi okumalar dilerim. Herkese iyi bayramlar dilerim, esen kalın..
Anıları günlüklerden ayırmak da gerekir. Günlük, günü günene saptanan olaylar, düşünceler, duygularla oluşur. Anı ise üstünden uzun yıllar geçmiş olayları dile getirir.
Yazarlık sanatı Latin yelkeni de sanılmamalıdır. onun üstünde şıpşıp terliklerle bile dolaşılmaz. Kadifeyi biçeceksiniz ama o, neyin nesi?
Velventin kadifesi mi, yoksa çizgili Cenova kadife, lüleli kafife mi? Çubuklu mu, desenli mi, düz mü, yoksa cehennrm kütüğü mü? Topunu geleneğiyle bileceksiniz ki ona göre makas şıkırdatacaksınız.
Diyeceğim, konular Karşısında çok uyanık ve çok soyunuk olmak, bir yazı ne zaman yazdır, ne zaman değildir, onu gözden uzak tutmamak gerekir.
Dünyanın lamalifini oynatmış bir yazar, Rabelais, şöyle demiştir.
Paris çansız olamaz vesselam.
Ben başladım okuyamıyorum
Biri bana bu kitaptan ne anladığını anlatabilir mi? Dumduz cümle yok süslü cümleler beynime de bise girmiyo. Dedikodu falan mi yapiliyo kitapta oyle bisiyler anladım ben ama tam çözemedim. Acaip sıktı ya acaip
Uzun lafın kısası, istense de, istenmese de
toplumda birtakım kıpırdanmalar, değişmeler
olacaktır. Bunlar karşısında başını kumun içine
sokmak, günün değerlerine arka dönmek, iyi
şiire kötü, kötü şiire iyi demek insanı nereye
ulaştırır?
Anıları günlüklerden ayırmak da gerekir. Günlük, günü gününe saptanan olaylar, düşünceler, duygularla oluşur. Anı ise üstünden uzun yıllar geçmiş olaylan dile getirir. Onun için gerçeğe uygunluk bakımından günlüklerin daha inandırıcı olmak şansı vardır. Hele geçmişte yapılan konuşmaları aktaran anıcıların, uzun yıllar sonra bunları virgülüne, noktasına dek anlatmaları anıların gerçekliğine iyiden iyiye gölge düşürür. Kimi yazarlar bu yüzden bu konuşmaların simgesel olduğunu anılarının önsözlerinde açıklamak zorunluğunu duymuşlardır. Nedir, kimi yazarların kafalarında iyice yer etmiş konuşmalar da vardır. Bunların hemen kuşkuyla karşılanmaması da gerekir Ama bunlar da, daha çok küçük tümceler, küçük karşılıklardır. Anıların çocukluk ve gençlik yıllarına değinen parçalarına daha az inanmak da doğru olur. Çünkü anıcılar bunları o çağlardaki mantıklarıyla değil, anılarını yazdıkları yıldaki olgun kafalarıyla yazarlar- Şu da var ki anıcılar gerçeğe bağlı kalabilmek için kimi mektuplardan, kimi belgelerden, kimi dergi ve gazetelerden, kimi görgü tanıklarından ve kimi günlüklerden de yararlanabilirler
Burada, belki bir ayırım yapmak doğru olacaktır. Yazarlar anılarını anlatırken kendileriyle ilgili gerçekleri örtmeye önem verirler ama,
başkalarıyla ilgili gerçekleri kolayca açığa vururlar. Bunun için anılara başkalarının kusurlarını, küçüklüklerini, patavatsızlıklarını ve haksızlıklarını anlatan kitap gözüyle bakılsa yeridir. Şunu da unutmamak gerekir ki anıcılar ancak akıllarında kalanı yazarlar. Onlardan, akıl-
larında kalmayan şeyleri beklemek yersizdir.