Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Han Hanedanı Tarihi - Hsiung-Nu (Hun) Monografisi

Ayşe Onat

Han Hanedanı Tarihi - Hsiung-Nu (Hun) Monografisi Sözleri ve Alıntıları

Han Hanedanı Tarihi - Hsiung-Nu (Hun) Monografisi sözleri ve alıntılarını, Han Hanedanı Tarihi - Hsiung-Nu (Hun) Monografisi kitap alıntılarını, Han Hanedanı Tarihi - Hsiung-Nu (Hun) Monografisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hsiung-nu adetlerinde, görüşmeye gelen Han elçisi asillerden olmayıp okumuş alim kişilerden biri ise, ikna etmek İstediğini düşünerek tartışmayı keserler, genç biri ise suikast amacıyla geldiğini düşünüp onun cesaretini kırarlardı.
Mo-tu: Mete Han/ Ch'an-yü: Hun liderlerinin unvanı
[T'ou-man] Ch'an-yü'nün Mo-tu adlı [bir] veliahtı vardı. Sonradan sevdiği [bir] Yen-chih'dan oğlu olmuş ve T'ou-man, Mo-tu'yu uzaklaştırıp [bu] küçük oğlunu başa geçirmek istemişti; bu sebeple Mo-tu'yu Yüeh-chih'lara rehin olarak göndermişti. Mo-tu rehin bulunduğu sırada T'ou-man, Yüeh-chih'lara
Reklam
[Imparatoriçe] Kao-hou'nun Mete Han'a mektubu
"Ülkem korku ve endişe içindedir. Günler geçtikçe kendi kendime düşünüyorum. Yaşlandım, nefesim daralıyor, saçlarım ve dişlerim dökülüyor. Yürürken adımlarım düzensizleşti. Ch'an-yü! Yanlış duymuş olmalısınız, ancak kendinizi aşağılanmış hissetmeyiniz. Ülkemin [bir] suçu yoktur. [Bunu] böyle kabul ederek bizi affetmenizi rica ederim. Bendenizin sahip olduğu iki takım atla çekilen iki imparatorluk arabasını gün kullanabilmeniz için sunuyorum.”
Ölü gömülürken iç ve dış tabutlar kullanılmakta, [içlerine] altın, gümüş ve giysiler konmaktaydı. Ancak [mezarın üstüne] toprak yığıp tümsek yapmazlar, ağaç dikmezler ve cenaze giysileri giymezlerdi.
Sol İ-chih-tzu Beyi Hu-han-yeh için [bir] plan yapmış, saraya gidip Han'ın hizmetine girerek Han'dan yardım istemelerini, ancak bu şekilde Hsiung- nu'ların huzura kavuşabileceğini önermişti. Hu-han-yeh devletin ileri gelenlerine görüşlerini sorunca, hepsi şöyle demişti; "Olmaz. Hsiung-nu'ların geleneğine göre, esasen güçlü olmak yüceltici, hizmet etmek [ise] küçültücüdür. [Hsiung-nu'lar] at üzerinde savaşarak devlet kurmuşlar, dolayısı ile bütün kavimler arasında saygınlık kazanmışlardır. Kahramanlar savaşta ölecektir. Bugün kardeşler devletin [başına geçmek için] savaşmaktadırlar. Büyük kardeş [başarılı] olamazsa küçüğü olacaktır. [Bunlardan biri] ölse bile saygınlığı kalacak, [onların] oğulları ve torunları her zaman devletlere hakim olacaklardır. [Bugün] Han [devleti] güçlü olsa bile Hsiung-nu'ları kendisine katamaz. Neden atalarımızın eski uygulamalarını bozarak Han [devletinin] hizmetine girelim, eski Ch'an-yü'leri küçük düşürerek diğer devletlere karşı gülünç olalım? [Belki] bu şekilde huzura kavuşabiliriz. Ancak, bütün kavimler üzerinde yeniden nasıl hakimiyet kurabiliriz?"
Hsiung-nu yasalarına göre, Han elçileri asalarını bırakmadan, yüzlerine dövme yaptırmadan hükümdarın çadırına giremezlerdi.
Reklam
Savaşta, adam öldürenlere veya esir alanlara [bir] kap içki verilerek mükâfatlandırılır, ele geçirdikleri ganimetler kendilerine verilir, yakaladıkları kişiler köle yapılırdı. Bu sebeple savaşta, herkes kendi çıkarı için dövüşürdü. Düşman askerlerini üzerlerine çekip etraflarını sarmakta ustaydilar. Dolayısıyla, [düşmanı gördüklerinde] ganimet elde etmek için kuş sürüleri gibi üşüşürler, zor durumla karşılaşarak yenildiklerinde bulutlar gibi parçalanıp dağılırlardı. Savaşta öleni getiren, onun bütün mallarına sahip olurdu.
Ch'an-yü sabahları otağından çıkarak güneşin doğuşuna, geceleri de aya saygısını sunardı.
Yılın ilk ayında bütün beyler Ch'an-yü'nün otağında küçük [bir] toplantı düzenleyerek dini tören yaparlardı. Beşinci ayda, Lung-ch'eng'daki büyük toplantıda atalarına, göğe, yere, ruhlara ve tanrılara kurban sunarlardı. Sonbaharda, atlar semirdiğinde büyük [bir] toplantı düzenleyerek ormanın çevresini dolaşırlar, insan ve hayvan sayımı yaparlardı.
Ch'an-yü, Luan-ti ailesinden gelmiş [ve] halkı onu "Ch'eng-li Ku-t'u Ch'an-yü" olarak tanımıştır. Hsiung-nu'lar "Göğe" "Ch'eng-li" derler, "oğul" karşılığında da "Ku-t'u'yu 117 kullanırlardı. Ch'an-yü [sözü] ise enginliği gösterir, [dolayısıyla] bu [unvan] "Gök gibi engin" olduğunu ifade ederdi.
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.