Genç Sahabeler kitabını hediye edeceğim çekilişe katılmak isteyen arkadaşlar yoruma bir yazı veya ifade bırakarak katılabilir.
Çekiliş tarihi 2 şubat
Selam ve dua ile
Allah Resûlü (a.s.m.) Hz. Ebû Bekir’e dönerek:
– Bak Esma, Osman ve Rukiyye’nin hazırlanıp gittiklerini söylüyor. Nefsim yedi kudreti altında olan Allah’a yemin ederim ki! O İbrahim (a.s.) ve Lût’dan (a.s.) sonra eşi ile birlikte hicret eden ilk kişidir buyurdu.
Sefer dönüşü Resûlü (a.s.m.)'ı görerek ağlayan Fatıma yı gören
Allah Resûlü (a.s.m.) onu teselli ederek:
– Ağlama ey kızım ağlama! Allah senin babana ulvî bir görev verdi. İnsanlar istese de istemese de İslam bütün yeryüzüne yayılacaktır. Benim görevim bunun için çalışmaktır. Buyurdu.
Hicretin dördüncü yılında, altı yaşında sokakta oynarken bir horoz, gözünü gagaladı. Yüzü çok fena parçalanan Abdullah Efendimiz’in yarası her geçen gün daha da kötüleşti. Acılar içinde kıvranarak vefat etti
(Hz. Rukiye ile Hz Osman'in çocukları)
Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer Fatıma annemizi istiyor. Efendimiz ikisinede
Onun hakkında hüküm verilmesini beklediğini söylüyor ve kibarca reddediyor.
Ali Efendimiz utana sıkıla:
– Fatıma binti Resûlillah’ı istemeye gelmiştim, diyebildi.
– Merhaba, hoş geldin, buyuran Allah Resûlü (a.s.m.) sonra sustu. Efendimiz, Hz. Ali’ye başka bir şey söylemediği için daha fazla beklemeyip sessizce huzur-u saadetten ayrıldı.
Müslümanların ileri gelenleri istediği hâlde onlara “Hayır” diyen babasının kendisini fakir bir sahâbesi ile evlendirmesini bir an için yadırgayan Hz. Fatıma, gözyaşlarını tutamayıp ağlayıverdi. Allah Resûlü (a.s.m.) sebebini sorunca,
– Babacığım! Sanki bu kadar yıl beni bu fakir Kureyşliye vermek için bekletmişsin, dedi.
-Ey kızım! Vallahi, ben seni herkesten daha âlim, daha ahlaklı, daha faziletli ve ilk önce Müslüman olan biri ile evlendiriyorum, Allah’ın, yeryüzünde senin için iki kişi seçmesine razı değilmisin? Onlardan biri baban, diğeri ise eşindir, buyurdu.[126] Mesajı alan Annemiz:
– Allah ve Resûlü’nün razı olduğu kişiye ben de razı oldum, diyerek Hz. Ali ile evlenmeye “evet” dedi.
Resûlü (a.s.m.) bir an durakladı. Sonra:
– Ey Osman! Bak işte Cebrâil (a.s.) yanı başımda. O bana; Allah’ın benden seni, Rukiyye’nin ve kabilesindeki hanımların mehri kadar bir mehirle Ümmü Gülsüm ile evlendirmemi emrettiğini söylüyor, buyurdu
Bin bir özlemle bebeğinin doğumunu bekliyordu. Ama olmadı. Mekkelilerin yaptığı zulüm, daha doğmamış bebeğine de ulaşarak o masum yavrunun ölümüne neden oldu. Annemizin hayallerini süsleyen bebeği bu yolculuk sırasında düştü.
Bebeğinin kaybına çok üzülen Hz. Rukiyye, iyice hâlsiz düşmüştü. Yorgunluk, üzüntü ve hastalıktan başını kaldıracak takati kalmamıştı.
“Bir gün Allah Resûlü (a.s.m.) hâl ve hatırını sormak için kızı Rukiyye’nin ziyaretine gitti. İzin alıp eve girdiğinde kızı Hz. Osman’ın başını yıkıyordu. Onun eşine zevkle hizmet ettiğini gören Allah Resûlü (a.s.m.), bu duruma sevinerek:
– Ey Kızım! Ebû Abdullah’a hep böyle güzel davran! Çünkü o sahâbelerim içerisinde huyu bana en fazla benzeyen kişidir, buyurarak onu eşine iyilik yapmaya, iyi davranmaya teşvik etti.