En Eski Hayvan Zihni Gönderileri
En Eski Hayvan Zihni kitaplarını, en eski Hayvan Zihni sözleri ve alıntılarını, en eski Hayvan Zihni yazarlarını, en eski Hayvan Zihni yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çiftleşme
"Sinek yakalamak kolay bir iş olmadığı gibi, erkek böcek olası bir eşi hoşnut etmeye çalışmanın yanı sıra kendi karnını da doyurmak zorundadır. Bazı erkekler dürüst davranır ve avladıkları sineklerin bir bölümünü kendileri yedikten sonra geri kalanları dişi böceklere düğün armağanı olarak yutturmaya çalışırlar; belki de dişilerin çiftleşme konusunda bu kadar titiz davranmaları bu yüzdendir."
Sayfa 80 - TÜBİTAK YayınlarıKitabı okudu
İnsanoğlunun yalnızca kendisine özgü olduğunu sandığı duygu ve sezgilerini, sevgi, bellek, dikkat, merak, taklit yeteneği, akıl yürütme ve bunlar gibi daha birçok özelliğin hayvanlarda da başlangıç aşamasında ve hatta bazen ileri bir düzeyde olmak üzere bulunduğunu gördük.
Sayfa 3Kitabı okudu
...gözle görmediğimizi anlamakta çoğu zaman zorlanırız ve görünmeyen bizim için bilinmeyen olur. Zira herhangi bir duyu, tek başına yetersiz ve yanıltıcıdır.
Sayfa 7Kitabı okudu
Bilgi bir kez yerleştikten sonra genellikle ne unutulabilir ne de yok edilebilir.
Sayfa 40Kitabı okudu
Doğa bizi asla aldatmaz; biz kendimizi aldatırız.
Sayfa 75Kitabı okudu
Yeni olduğundan kuşku duyulmayan bir davranışın bile mutlaka yaratıcılık, içgörü ya da planlama yetisi içermesi gerekmez.
Sayfa 82Kitabı okudu
Doğal seçilimin bir kuralı olarak çoğu davranış temelde bencildir.
Sayfa 169Kitabı okudu
...bilindiği gibi hiçbir silah düşünceden daha güçlü değildir.
Sayfa 219Kitabı okudu
Bizler kendi körlüğümüzün bile ayırdına varamadığımız için, duyumsayamadıklarımızı hayal gücümüzün yardımıyla anlamaya çalışmak zorundayız. Bunun en iyi örneklerinden biri, renkkörlüğünün keşfedilmesidir. Dünya nüfusunun yüzde onu gibi oldukça yüksek bir miktarda (çoğu erkek) renkkörü olmasına karşın, on milyonlarca kişinin algısını etkileyen bu kusurun farkına ancak 1793 yılında varılmıştır. İşin ilginç yanı ise bu buluşa adını veren İngiliz kimyacı John Dalton'un kendisinin de renkkörü olmasına karşın, bunu ancak kimyasal bileşiklerin renkleri konusunda yıllar süren araştırmalarından sonra anlavabilmiş olmasıdır.