Her Şeyin Başlangıcı sözleri ve alıntılarını, Her Şeyin Başlangıcı kitap alıntılarını, Her Şeyin Başlangıcı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanların acıyarak bakmasının nasıl bir his olduğunu biliyordum. Koridorda herkesin sanki trajediyle dalgalanmışsınız ve artık oraya ait değilmişsiniz gibi gözlerini üstünüzden ayırmamasını da.
"Bu halini sevdim," dedi Cassidy.
"Nasıl?" diye sordum Eastwood Bulvarı'na yaklaşırken.
"Konuşkan. Etrafta fazla insan varken kendini geri çekiyorsun."
Bir kır kurdu ıssız kavşakta hangi yöne döneceğimi merak ederse diye dönüş sinyali verirken bunu düşündüm. Bana göre sessiz kalmak güvenliydi. Kelimeler yanlış seçildiğinde insana ihanet edebiliyorlar ya da fazla kullanılırlarsa anlamlarını yitirebiliyorlardı. Şakalar büyük ölçüde yanlış hesaplanabiliyor ya da hikayeler sıkıcı bulunabiliyordu ve benim espri anlayışımın ve büyüleyici bulduğum şeylere dair fikirlerimin arkadaşlarımınkilerle pek örtüşmediğini çok önceden öğrenmiştim.
Oscar Wilde bir keresinde dünyada en nadir rastlanan şeyin yaşamak olduğunu söylemiş çünkü çoğu insan sadece var olur ve hepsi budur. Haklı olup olmadığını bilmiyorum ama uzun bir zamanı sadece var olarak geçirdiğimi biliyorum ve artık yaşamaya kararlıyım.
Bir şeylerin artık ihtiyaç duyulmadığında neye dönüştüğünü, kişisel trajedilerimizi geride bırakıp en sonunda atlatılabilir olduklarını keşfedince geleceğin neler getirebileceğini merak etmiştim.
Fark ettiğim bir şey var: Rahatlamamızı söyleyen tek yerler dünyada en az rahatlanabilecek olanlardı. Uçaklar, dişçi, psikiyatrik bekleme odaları, hastanede serum takılan küçük, perdeli bölmeler.
"Hey," dedi Cassidy beni omzuyla dürterek.
"Selam."
"Bu güzelmiş."
"Çok güzel," dedim onaylayarak. "Gördüğüm en güzel otopark."
Cassidy berbat espri yapma çabama başını iki yana sallayarak karşılık verdi. Üst üste üç havai fişek patladı: mor-yeşil-altın renkli.
"Bunun bir adı var," dedi Cassidy. "Fransızca da bir şeyin geçip iz bıraktığını hissettiğinde buna sillage diyorlar. Havai fişekler patladığında ve öncekilerin dumanını aydınlattığında hep o aklıma gelir."
"Berbat bir kelime," dedim şakayla. "Geçmişe tutunmak için bir bahane gibi."