“Yıllardır el sürmediğim ne çok kitap. Her biri, onu okuduğum zamana taşıdı beni. Hepsinden üç beş sayfa okudum, altını çizdiğim satırlara, dizelere baktım. Sabahı etmişim. O cümleler, hayal meyal, neden altlarının çizildiğini söylediler..”
Belki bir gün seninle de herhangi iki kişi gibi rastlaşırız. Ne sevinç, ne öfke olur gözlerimizde, oturur konuşuruz. Bütün sözcükler gıcır gıcır olur o zaman. Yanlış anlamlarını çoktan unutmuşuzdur. Masaya "masa" deriz, gülümsemeye "gülümseme"...
Sevgilisini sordum sonra. ''Ayrıldık," dedi. İyi göründüğünü söyledim, güldü, kendisi için birlikte olmanın şaşırtıcı olduğunu, ayrılıklara daha alışkın olduğunu anlattı..