Tasavvuf, fıkhın yerine ikame edilecek, kendisine davet edilecek, kendisiyle tüm inananlar ilzam edilecek bir merkez değildir. O bir hususi ruhi terbiye metodudur ve farklı ekollerden oluşan bir yapıdır. İçinde bulunmak kişiyi sırf dâhil oldu diye üstün bir payeye taşımaz, kabulü veya inkârı kişiyi küfre, dalalete, şirke sokmaz. İmam-ı Rabbani hazretlerinin buyurduğu gibi "ahirette sorgu tarikattan değil, şeriattandır." Şeriat, yani akide ve fıkıh.