Hilesiz Terazi

Baki Ayhan T.

En Yeni Hilesiz Terazi Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Hilesiz Terazi sözleri ve alıntılarını, en yeni Hilesiz Terazi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bugün yazılmakta olan şiir bugünün gerçeğidir, içinde yaşadığımız toplumun, bilinciyle-bilinçsizliğiyle, gücüyle-güçsüzlüğüyle bu toplumdaki insanın gerçeğidir. Bu nedenle de daha derin, daha ayrıntılı bir değerlendirmeye ve çözümlemeye layıktır, toptancı ve şabloncu bir sınıflandırmaya değil." (Yazıdan Bakmak, s. 113)
Sayfa 80 - Yapı Kredi yayınlarıKitabı okuyor
iki yola birden saptım: iniş ve çıkış sızıyla ayrıldı birbirinden mevsimler kar ve rüzgâr geçmişime savruldu belki kendimi kandırdım başkaları yerine ışık hızlı gelecekler düşleyip durdum yürümedim seslerin korunaklı gülüşlerine her şey kuklalaşmaktı, gibi olmaktı insan masada uyu-, gecede dolaş-, ışıkta uyanışık masada, masa gecede, gece içimde fırtınaya harf dizmenin dalgınlığından her yol birbirine çıkacakmış tufanda benden ona, ondan sana akarken zaman neye yarayacak fırtına durduğunda kim kime, ne neye yaklaşmıyorsa ordayım
Reklam
kâğıtlara bulanmışsın, zamanı gizliyorsun çayı fincanda, aşkı başkasında, düşü kendinde sözcükleri yalnızlık dökülüşünde izliyorsun
gemiler: rüzgârların unutulmuş kızları arzu ve yalnızlık, umut ve kırılganlık aynı gemide yakalanıyor fırtınaya sonrası tufan… ve muhteşem dağınıklık bekleyin: hiç gelmeyecek olanı su altında çürüsün zambaklarınız bütün gemiler rüzgâr bekliyor: yanılgı
Tahta At
içimdeki tahta atla geçiyorum hayatı bayrak-, flama-, konfeti ve graponlar yok: her adımda eksiliyor geleceğin saltanatı tekdüze adımlar, uzaklardan çığlıklar sisli bir ormanın kuytu derinliğinde tahta ata benden gizli binmeye çalışacaklar bütün avlar yenilgiyle biter aslında birinin güzelliği öteki çirkinliği tamamlar barutun dağılırken çıkardığı ses avcının yenilgisini herkesten iyi anlar tutunamadığım dal uçları, dikenler oyuncak kılıçları eski şövalyelerin içimde gezdirdiğim tahta ata benzer kısık göz-, çatlak dudak- ve kırık kanatla tanımsız bir karmaşaya ekleniyorum geçiyorum hayatı tahta bir atla
geçmiş ve gelecek, aşk ve tekbaşınalık hiçliktir geniş zamanlarda unuttuğun sakıncalı susuş bu, sakıncalı kahkaha aşkın nerden döneceği belli olmuyor çiçek tozları savuruyor günü akşama
Reklam
Tek Başınalık
tekbaşınalık: geçmişi güne yalnız eklemektir hüzünden geçilir hevesten geçilir odalar dolusu ses içilir tekbaşınalık için dizlerde kapanmayan yaralar açılır koşarken geçmişin geleceğine bir sokaktan ötekine düşmektir iki dünya birbirine çarpar çevrende yıldızlara yeni duruşlar seçilir gürültülü, karmaşık ve alışılmış düzende tekbaşınalığa dar kapılardan geçilir kimseye söz bırakmazsın, kimse de sana nedeni vardır elbet böyle durmanın: ötekiler şaşırır yıldızların asılı kaldığına kalındır geleceğin sayfası: hem dağınık bakılmamalı gürültüsüz solduğuna günü geleceğe yalnız eklemektir tek başınalık
yaşamın hiçliğini anlamayı istedim: gerçeğin üstünden baktım şeylere taş bir yürekle hilelere eğildim aşk vardı gerçeğin ve şeylerin üstünde: soruları artırmaya yarayan aşk soruları artıran bir yaraydı aşk fırlatıldığım bu karmaşık dünya tanımıyordu aşktan artan korkuyu çekiniyordu kendine sormaktan hileleri dağıtan kışkırtıcı soruyu böyle de geçirebilirmişim hayatı boş bir odaya bakarak dolu gözlerle: hiç çiçeklerinin açtığı yere nereden baksam görüyorum: varlık kendini inkâr ediyor boşluğun saltanatı kalıyor geriye
"Çünkü saatler dardır, her şeyi almaz"
Sayfa 85 - Melih Cevdet ANDAY
21 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.