Hoptirinam kitaplarını, Hoptirinam sözleri ve alıntılarını, Hoptirinam yazarlarını, Hoptirinam yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
-...başımızdakinin de suçu yok. O gitse de yerine bir başkası gelse, yine bu kötülükler olacak, sürüp gidecek...Çark kötü çalışıyor, çark...Bu çark onları zorla kötü yapar.
- Öyleyse sorumlu kim?..
-Sorumlu düzen, bütün suç düzenin...Bu bozuk düzen değişmedikçe, en sondakinden en baştakine herkes kötülüğüne dönecek.
...o ülkenin insanları, bir üçgenin üç açısının toplamının yüzseksen dereceden daha çok açılamayacağını bilmiyorlarmış, bilenler de bilmezden geliyorlarmış. Üç açının da eşit olabileceğini, o zaman herkesin eşitçe sıkışıp, eşitçe bollanabileceğini söylemek ise yasakmış o ülkede.
-Acaba umudu kalmış mıdır?..
-Arasıra umudunun kırıldığı olur. Ama umutludur çok zaman. Hele içince...
-Kemana ilk başladığı zamanki umudu...
-Kalmamıştır belki...
-Belki de anlaşılmamış olduğuna inanır.
-Belki de gerçekten öyledir.
-Herkes biraz öyle...
Muhterem vatandaşlarım! Şu gördüğünüz mendilimden başka mendilim yok: O da gördüğünüz gibi yırtık bir mendildir. Üstelik ben, üzerinize afiyet, nevâzilim. Fakat gördüğünüz gibi bir tek yırtık mendilim var. Onun içine de bir patlıcan ya sığar ya sığmaz.Bigün biz iktidara geçince gelip ceplerimi karıştırırsanız, yine bu tek yırtık mendili bulacaksınız.
Muhterem vatandaşlar, şunu arz etmek istiyorum ki, biz patlıcan dolması istiyorsak, bunu kendimiz için istemiyoruz, halk için istiyoruz.
Bir varmış, bir yokmuş. Çook eskiden 《adı var kendi yok》 bir ülke varmış. Bu ülkede 《kendi var, adı yok》 bir yönetim varmış. 《Adı var, kendi yok》 ülkesinin, 《adı yok, kendi var》 yönetimi altında, 《ne var, ne yok》 insanlar yaşarmış.
Bu bilinen dünya üzerinde yaşayanların bilmedikleri bir başka dünya daha varmış. O bilinmeyen başka dünyanın altı kıtası ile, o altı kıtada yaşayanların bilmedikleri bir de yedinci kıta varmış. Bu bilinmeyen yedinci kıtada yaşayanların, o kıta içinde bilmedikleri bir memleket varmış. İşte bu bilinmeyen dünyanın, bilinmeyen kıtasındaki bilinmeyen memleketin bilinmeyen insanları, bilinmeyen bir zamandan beri kendi kendilerine yaşar dururlarmış.
Aziz Nesin'in alışılmışın dışında yazdığı bir öykü kitabı. Aziz Nesin Meddah geleneğinden esinlenerek masalsı bir öykü kitabının daha etkileyici, daha vurucu bir özellikte olabileceğini düşünüp bu öyküleri kaleme alıyor. Dönemin siyasal baskısı altında bulunan yazar söylemek istediklerini örtülü bir şekilde okuyucuya ulaştırmaya ve daha derin düşünmeye sevk edebileceği öyküleri bize sunuyor. Her daim ezilenin, ötekileştirilenin yanında olmasını bu kitabında da çok net bir şekilde görebiliyoruz. Aziz Nesin daha çok okunmalı, okutulmalı..