Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tarih , İnanç ve Uygulama

Hristiyanlık

Mahmut Aydın

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İğrençç....
"Yeni Hristiyan bireylerin dine giriş törenleriyle ilgili anlatılan öyküler korkunçtur. Bu öykülerden birine göre törenin kendisi için yapıldığı gafil kişiyi yanıltmak için bir bebek tamamen unla kaplanır ve mevcut Hristiyan üyeler tarafından din yeni girecek kişinin önüne konur. Yeni üyenin önüne konan nesneyi yumruklaması ondan talep edilir. Unla kaplı olduğu için önüne konan nesnenin bebek olduğu anlaşılmaz. Aday bilmeden bebeği yumruklar ve bebek de aldığı darbelerle ölür. Bu arada bebeğin kanı una karışır. Onların susamış tutaklarıyla içtikleri bebeğin kanı, şevkle yedikleri ise bebeğin kol ve bacaklarıdır. Bebek artık onların ahitlerini mühürledikleri kurbandır... İşte bu onların ritüelidir."
Sayfa 126Kitabı okudu
Daha sonra petrus olarak adlandırılacak olan balıkçılıkla uğraşan Simon ve kardeşi Andreas'a "Arkamdan gelin, sizleri insan tutan balıkçılar yapacağım diyerek ilk öğrencilerini seçer."
Reklam
Konstantinapolis şehrinin Hristiyanlık nezdindeki konumu ve unvanı 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilerek İstanbul'a dönüşmesine kadar devam etmiştir.
Sayfa 157Kitabı okudu
Erken dönem Kilise Babaları döneminden itibaren Avrupa'da üniversite sisteminin kurulmasına öncülük eden adımların atılmasına kadar birçok alandaki öncülüğüyle Katolik Kilisesi aynı zamanda entelektüel bir yapıya da sahipti.
Sayfa 177Kitabı okudu
Yeni Ahit metinlerinden Vahiy Kitabında, özellikle Mesih'in ikinci gelişi önce sinde gerçekleşmesi beklenen olaylar ayrıntılı bir şekilde ifade edilmektedir. Bu çerçevede yeryüzünde çıkacak olan büyük çatışmalar, iyilerle kötüler arasında görülecek olan nihai savaş (Armegedon) ve Mesih'in yeryüzüne inerek olaylara müdahale etmesi gibi olaylar zikredilmektedir. Mesih'in ikinci gelişi, Pavlus döne minden itibaren Hristiyanlarca beklenen önemli bir olaydır.
Sayfa 333Kitabı okudu
Tevrat, Yahudiler açısından büyük bir lütuf ve ihsan olarak görülmektedir. Bu anlamda Tevrat'a sahip olmak, Yahudilerin seçilmişlik düşüncesini destekleyen bir durumdur. Geleneksel Yahudi inanışına göre İsrailoğulları Tevrat'ı almaya kendi istekleriyle hak kazanmışlardır. Rabbani gelenekteki anlatımlara göre Tanrı, Tevrat'ı önce Edomlulara vermiş, onlar da içerisindeki "öldürmeyeceksin" emrinden ötürü almaya yanaşmamışlardır. Tanrı, daha sonra Tevrat'ı Araplara sunmuş onlar da "çalmayacaksın" emrinden ötürü Tevrat'ı kabul etmemişlerdir. Tanrı, Tevrat'ı son olarak İsrailoğullarına sunmuş, onlar kabul etmişlerdir (Sifre Dvarim, 343)
Reklam
Dini Bir Otorite Olarak Gelenek/ Hep Aynı Terane!
Bu iki kilise geleneğine göre Kitab-ı Mukaddes'te yer alan öğreti ve öyküler belirli bir bağlama sahip olduğundan onların, içinde bulunulan zamana ve şartlara uyarlanmadan anlaşılması mümkün değildir. Bu işi de sıradan Hristiyanların yapması söz konusu olamayacağından bunu yapacak özel bir sınıfa yani ruhban sınıfına ihtiyaç vardır.
Sayfa 166Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.