En Eski Hunlar Gönderileri

En Eski Hunlar kitaplarını, en eski Hunlar sözleri ve alıntılarını, en eski Hunlar yazarlarını, en eski Hunlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hun-Doğu Roma işbirliği
Uldin‘in 408’deki yenilgisinden söz etmiştik. Fakat 400 yılında Gainas adlı Germen isyancı, Anadolu’ya geçmeye kalkmıştı, ancak imparatorluk donanmasının gemileri onu caydır-mıştı. Bu nedenle kuzeye doğru çekilmiş ve küçük bir grup yandaşıyla beraber Tuna’yı geçmişti. Burada, kendisine iki nedenden dolayı saldırmaya karar veren Uldin tarafından
Sayfa 49
409 yılında, Batı Roma hükümeti ile Alaric arasındaki ilişkiler günbegün kötülerken, 10.000 kişilik Hun kuvveti imparatorluk hükümeti tarafından, Dalmaçya‘dan İtalya‘ya getirlmişti. Onların varlığı Alaric’in omuzlarına ayrı bir yük bindirmiş olmalı, çünkü Alaric Roma’ya ilerleme planını hemen iptal etmişti. Avrupa’da ilk kez ortaya çıkmalarının üzerinden otuz yılın üzerinde bir zaman geçmesinin ardından, Hun ismi en cesur kimseleri dahi dehşete düşürmeye yetiyordu.
Sayfa 51
Reklam
425 yılında Zorba John, Ravenna‘da Doğu Roma kuvvetle-rine karşı hayatı pahasına savaşırken, Aetius‘u Hunlara gönderip paralı askerlerden bir ordu kurarak en kısa zamanda İtalya‘ya getirmesini istemişti. Ancak Aetius çok geç kalmıştı, çünkü orduyla beraber İtalya’ya geldiğinde John öleli üç gün olmuştu. Fakat Aetius, yine de Doğu’daki güçlerin kumandanı Aspar‘ı sonu gelmeyen çetin bir savaşla oyalamış ve sonunda Hunları, İtalya’yı terk edip evlerine dönmeye ikna etmişti. Bize anlatılanlara göre Hunlar altın karşılığında hırslarını ve silahla-rını bir kenara bırakmış, rehinleri geri vermiş, yeminlerini bozmuşlardı. Aetius’un Hunlardan kurtulması o kadar önemli bir başarıydı ki, bunun üzerine Placidia ve III. Valentinius onunla barış yapmış ve kendisine kont ünvanı vermişti. Söylentilere göre, evine gönderdiği Hunların sayısı 60.000’di
Sayfa 53
Claudius’un bize ilettiğine göre vali Rufinus‘un özel bir muhafız birliği vardı ve başka bir kaynaktan duyduğumuza göre, bu muhafızlar Hunlardan oluşmuştu. Rufinus’un en büyük rakibi Stilicho da kendi güvenliğini sağlamak için özel bir Hun muhafız birliği tutmuştu ve düşmanları onu öldürme-ye kalkışmadan önce bu birlikle baş etmek zorundaydı. Sonuç olarak, bir orduyla birlikte aniden baskın yapmış, onları uyur-ken yattıkları yerde kılıçtan geçirmişlerdi. Rufinus’un Hunları, yetersiz kayıtlarımızın bir tanesinde yer aldığına göre, bu ola-yın yankıları önemli boyutlardaydı. Doğu’da ve Batı’da birkaç hükümdarın kişisel güvenlikleri bakımından Hunlara güvenmelerine karşın, halkın çoğunluğu, bu yeni ortaya çıkan barbarların çok büyük canavarlıklara me-yilli olduklarına inanmakta inat ediyordu. Claudius, Hunların kendi anne babalarını katletmekle kalmayıp, cesetlerine küfretmekten zevk aldıklarını söylemekten çekinmemişti. Bu inanç daha sonra da yok olmamıştır: Herodot, Massagetlerin yaşlı erkekleri kurban ettiğini söylememiş miydi? Gerçekten de yarım yüzyıl sonra Theodoret daha da ileri gitmeye hazırdı. Ona göre Massagetler -burada Hunlardan bahsetmektedir- yaşlı erkekleri öldürme geleneklerinin yanısıra, onları yiyorlardı.
Sayfa 54
Procopius‘a göre Hunlar arasında yalnızca Ephthalitesler hayvanlar gibi yaşamamaktaydılar. Gerçekten de beşinci yüzyılın sonunda Mityleneli Zachariah, bazı Hunların kendilerini “barbar, açgözlü canavarlar ve Kuzeybatı dinini reddedenler” olarak tanımladıklarını söylüyordu.
Sayfa 55
Konstantinopolis başpiskoposu bu yeni ortaya çıkan göçebeleri Hristiyan yapmak için çok çaba göstermişti. Ancak burada yine, misyonerlerin en küçük bir başarı bile yakalayabildikleri konusunda bir iddiada bulunulmamıştır. Misyonerlerin yaşadıkları en büyük zorluklardan bir tanesi dil konusu olmalıdır. John Chrysostom başkentte Gotlara vaaz vermek istediği zaman kolayca bir tercüman bulabiliyordu; ancak ileride de göreceğimiz gibi Hunların dilini bilen Romalı sayısı oldukça azdı, dolayısıyla Hunlara vaaz verebilecek nitelikte rahip bulmak, eğer oluru varsa da, çok zordu.
Sayfa 57
Reklam
72 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.