Hz. Fatıma kitaplarını, Hz. Fatıma sözleri ve alıntılarını, Hz. Fatıma yazarlarını, Hz. Fatıma yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“ Gün, hafta, ay, sene deriz ama,
Hiçbirisini göremeyiz,
Tutup durduramayız.
Onlar bir merdivenin
Yükselten basamaklarıdırlar.
Bastıkça havalanırız.
Bütün hüner bizdedir.
...
Kaynayıp duruyor...
Çıkış yolunu gösterecek rehberi arıyor.
O zaman gör, insanın nasıl göz kamaştırdığını,
Şerefinin nice nice âlemleri
Sarmalayıp aydınlattığını.”
“Seslere, sazlara, şarkılara aldanma.
Bir mezarlıktır bu şehir.
Her şey ölü.
Putlar taş, odun.
İnsanlar onlardan daha beter
Daha boş, daha kof.
Sanır mısın ki,
Gökyüzünü kandil kandil süsleyen
Yıldızlar başkadır ?
Hayır, hepimiz aynı hamurdan var olduk.
Onların aydınlığı bir elbisedir.
Belki güneş, yahut bir diğeri
Gündüz soyar, gece giydirir.
Biliyorum, içimde o güneşten,
Yahut diğerlerinden daha üstün
Bir nurun özü var.
"İnsan nasıl hür doğuyorsa, hür ölmelidir. Ona hürriyetini verip yaratan, ancak bunu almaya kadirdir. Sadece emeğinin karşığını vererek çalıştırmak hakkımızdır. Hele insanları renklerine derecelendirmek...Çok çirkin" dedi Fatıma.
"Koklayın" dedi. "Topraktaki koku hangi çiçekte var? Olamaz da. Çünkü çiçeklerin hepsi kendisinden fışkırır. Hele dikkat edince, güzelliği yüreği ferahlatır.
"Ah ilim!" dedi. "Her tarafta revaç bulsa insanlar ne çabuk Allah'ın buyurduğu yolda ilerlerler! Yerlerinde saymazlar, yahut geriye dönmezler. Kendilerine ram kılınan kainat bir zerre toprak kadar küçülür. Her sırrını keşfederek, faydalanırlar. İlahi aşka kavuşurlar.