Her şeyin içinde gizli bir yoğunluk vardı ama bir gün hepsi yok oldu. Mavi sallanan sandalye ittiği zaman ayakları üzerinde pencereye doğru gidiyordu. Yükselen tozlar yükselen tozdan ibaretti. Bu yok oluştan sonra içinde, derinlerde bir yerde, yalnızca bir özlem düğümü kalmıştı, içi boş bir acı: Ergenlik. Can sıkıntısı.