Sayfa Sayısına Göre İktisat ve Ahlak Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre İktisat ve Ahlak sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre İktisat ve Ahlak kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
- "Üretim ilişkileri"nin doğuşu ve "üretim araçları"nın temini, sebep, netice, gâye ve hedef olarak şuurun maksadı içinde... Öz olarak, «insan düşünen olmadan önce âlet yapandır.» ifadesinde beliren ve iktisadi faaliyeti de kapsayan şuuru pratikten çıkarma düşüncesine karşı, "insan ne yaptığını bilmeden, yaptığının ne olduğunu da bilmez ki!» cevabı yeter..."
- "İlk çıkış noktası, "bakış açısı" olarak, isterse değerlendirici "tenkid şuuru" karakteriyle görülsün, nihayet şuurdur; hâdiseye yanaşan insan şuuru... Hiç bilmediğim bir meselede bile, onu bilmediğime dair bir ilk bilgiye sahibim...
- "Canlılık... Halk âleminde bedenle birleşen ruhun, bedendeki fenomeni!
İnsanda canlılık "iradesi" beş hasse plânı içinde izâh edilemeyeceğine göre, iktisadi ilişkilerin ve buna bağlı bütün oluş ve kuruluşların "temelini" ruhî çaba-şuurda gördüğümüz açıktır..."
-"İstihsal faaliyetlerinin, insanın düşünce ve şuur faaliyetlerini tam mânâsıyla geliştirdiğini kabul etsek bile, jimnastiğin vücutta bulunmayan uzuvların inkişafına nasıl hiçbir faydası yoksa, istihsal faaliyetinin de şuurun ilk meydana çıkışı ânında ona hiçbir fayda sağlamayacağı açıktır."
- "Her ekonomik sistemin temelinde bir doktrin, bir düşünce vardır. İnsanların, düşünceleri, kötü veya iyi diyerek yaptıkları değerlendirmelerden doğan inançlar, moral ve ahlâkî kurallar, gelenekler ve bunlara dayanarak hazırlanmış kanunlar, ekonomik sistemlerin müesseselerini hazırlarlar ve oluştururlar. Böyle olunca her ekonomik sistemin müesseselerini, işleyişini, gelişim ve geleceğini incelemeden önce gözden geçirmek gerekir ki, bu mesele bize, mihraksız bir "ekonomi" anlayışı yerine, ekonominin dayandığı "tez"i bildirme borcunu yükler. Hangi hayat tarzına ait ekonomi? Bizim için ne olduğu malûm; İSLÂM!"
- "İktisat, eşyaya yönelmiş bir iç alem düzenine ,yani ruha bağlı bir zaruret olarak mücerret ruh ve fikrin doğurduğu "faydacı değerler" çerçevesinde bir ihtiyaçtır ki, bu alet, ihtiyaçları doğurur; ihtiyaç kavramının izâfi oluşuyla birlikte düşünülecek iç içe zincirleme bir oluş..."
- "Yerken, içerken, uyurken, gezerken, hatta nefes alırken, evet; bütün bu davranışlar içindeyken, varoluş memuriyetimizin bastırılamayan sesini duyuyoruz: "Bütün bunlar niçin?"
İktisatla ruh ve ahlâk arasında ayrılması imkânsız ilişki belli değil mi?
- "Biz, mihraksız bir tümevarımla değil, "Mutlak Fikrin Mutlak Diyalektik"ine, zıt kutuplar arası muvazenenin üstün nizamına bağlı; ideal ve gerçek, teori ve pratik, DEĞİŞME ve DEĞİŞMEZLİK arasındaki zıtlığı "bir-sır"rın hasrı içinde beliriş bilici, böylece de değişmez temele dayanan değişme tavırlarının "niçin" ve "nasıl" soruları çerçevesinde pay alma mânâsına anlaşılacağı bir görüşe mensubuz..."