Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İnanç Kitapları Serisi 8

İlahi Adalet ve Rahmet Penceresinden Kötülük ve Musibetler

Metin Özdemir

Sayfa Sayısına Göre İlahi Adalet ve Rahmet Penceresinden Kötülük ve Musibetler Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre İlahi Adalet ve Rahmet Penceresinden Kötülük ve Musibetler sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre İlahi Adalet ve Rahmet Penceresinden Kötülük ve Musibetler kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sorunlu bir iman alanı sağlıklı bir ibadet ve ahlak hayatı ortaya koyamaz.
Uçsuz bucaksız evrenin, son derece üstün bir bilgelik ve ustalıkla düzenlenmiş olması, onun sonsuz bir bilgiye, iradeye, kudrete ve bilgeliğe sahip yüce bir yaratıcı tarafından var edildiğinin en somut göstergesidir. O halde yüksek bir bilgelik ve sanat eseri olan evren, boş yere değil, bir amaç için yaratılmış olmalıdır.
Reklam
.. kötülüklerin ve olumsuzlukların evrenin doğasına nasıl ve niçin bulaştıklarını anlayabilmemiz için öncelikle var oluşun nasıl gerçekleştiğini bilmemiz gerekir.
Evrenin kendiliğinden var olduğunu söyleyen bir kimse, onun ezelî olduğunu kabul ediyor demektir. Halbuki bu varsayım, gözleme dayanmayan delillerle ortaya konmuştur. Evrene dair deliller ise, ancak gözleme dayalı olarak ileri sürülebilir. Gözleme dayalı deliller ise bize açıkça şunu göstermiştir ki evreni oluşturan parçaların hiçbirinde, kendi kendisini var edebilecek bir akıl, irade ve kudret bulunmamaktadır. O halde evren, varlığında başkasına muhtaç olmayan; sonsuz bilgi, irade ve kudret sahibi olan zorunlu bir varlık tarafından yaratılmış olmalıdır.
İşlerin karşılığının imtihan yurdunda tam olarak verilmemesi de, karşılıkların tam olarak verildiği başka bir yurdun varlığına işaret eder
sürekli olan âhiret yurdu, insanın son durağı olduğu için, yapılan işlerin karşılıklarının verildiği; geçici olan dünya yurdu ise, imtihan sürecinin yaşandığı bir yer olarak yaratılmıştır. Eğer bir imtihan yeri olan dünya, sürekli kılınmış olsaydı, yapılan işlerin karşılıklarının verilmesi söz konusu olmazdı.
Reklam
...her akıllı kimse kendisine zarar ve fayda veren şeylerin bir imtihan, ödül ve ceza vesilesi olarak var edilmiş olduğunu kavrar.
...insan yok olmak, parçalanıp gitmek için yaratılmış olsaydı; bu, akıl ve hikmet açısından boş ve anlamsız bir iş olurdu.
Eğer bir imtihan yeri olan dünya, sürekli kılınmış olsaydı, yapılan işlerin karşılıklarının verilmesi söz konusu olmazdı. İşlerin karşılığının imtihan yurdunda tam olarak verilmemesi de, karşılıkların tam olarak verildiği başka bir yurdun varlığına işaret eder.
... inkârcı ile mümin arasındaki en önemli fark; müminin Allah'a yüklediği nitelikleri, inkârcının âleme, tabiata ya da bizzat maddenin kendisine yüklemiş olmasıdır.
Reklam
Allah’ın varlığına kanıt olarak ileri sürülen delillerin hepsi, inkârcılık düşüncesinin temellerinin çürük olduğuna işaret eder.
Sayfa 29
Biz tabiata bir bütün olarak göz attığımızda, onda kendi kendisini programlayıp var edebilecek bir akıl, irade ve kudret göremiyoruz. Akıllı, şuurlu ve bilgili bir varlık olan insan, evrenin gözlemlenebilen bölümündeki en üstün yaratık olmasına rağmen kendi kaderine hakim olamadığı halde, nasıl olur da böylesi bir tabiat kendi kaderinin hakimi olarak kendi kendisini var edebilir?
103 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.