Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İngiltere'de Emekçi Sınıfın Durumu

Friedrich Engels

Öne Çıkan İngiltere'de Emekçi Sınıfın Durumu Gönderileri

Öne Çıkan İngiltere'de Emekçi Sınıfın Durumu kitaplarını, öne çıkan İngiltere'de Emekçi Sınıfın Durumu sözleri ve alıntılarını, öne çıkan İngiltere'de Emekçi Sınıfın Durumu yazarlarını, öne çıkan İngiltere'de Emekçi Sınıfın Durumu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Karın Tokluğu Da Değil...
Giyecekte olan, yiyecekte de aynı. İşçiler, ancak 'mülk sahibi sınıf için çok kötü olan yiyecekleri elde edebilirler. İngiltere'nin büyük kentlerinde her şeyin en iyisi bulunabilir, ama iş paraya bağlı; bir evi birkaç kuruşla döndüren bir emekçi ise fazla para harcayamaz.
Sayfa 121 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
Dilencilerin Varlığından Şikayet-Talep...
Ama İngiliz burjuvazisinin kendi sözlerine bakalım. Manchester Guardian'da çok doğal ve makul bir şey gibi hiç yorumsuz yayınlanan şimdi vereceğim · mektubu okuyalı henüz bir yıl bile olmadı: "Bay Yazıişleri Yönetmeni - Bir zaman var ki, ana caddelerimizi dilenci sürüleri sardı; epir epir giysilerini, hastalıklı yerlerini, iç bulandırıcı yaralarını ya da beden bozukluklarını göstererek utanmaz ve can sıkıcı bir tarzda, gelengeçenin acıma duygusunu harekete geçirmeye çalışıyorlar. Düşünüyorum da insan yalnızca yoksula yardım vergisi ödemekle kalmayıp, hayırsever kurumlara geniş katkılarda bulunduktan sonra, böyle münasebetsiz ve onaylanamaz rahatsız edilmeleri hiç de haketmiyor. Eğer kente huzur içinde gelip gitmemizi sağlayacak kadar · bizi koruyamıyorlarsa, polis için bunca parayı niye ödüyoruz? Bu satırların, geniş tirajlı gazetenizde yayınlanması, bu can sıkıcı duruma son vermeleri için umanın yetkilileri harekete geçirir. Sadık hizmetkarınızın saygılarıyla. . Bir Hanımefendi"
Sayfa 361 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
Reklam
Yanlış Mı...
Sadaka, alandan çok vereni aşağılar; ayaklar altında ezileni daha da toza toprağa bulayan sadaka; aşağılananın, paryanın, toplumun dışına atılanın, önce kendisine kalmış son şeyi insanlığını da teslim etmesini isteyen sadaka; sizin merhametiniz bir zekat şeklinde onun alnına aşağılanmanın damgasını vurmadan· önce onun merhamet dilemesini isteyen sadaka, alandan çok vereni aşağılar...
Sayfa 361 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
Göz Boyama Mı...
...Peki ya o hiçbir ulusun övünemeyeceği o hayırsever kurumlar, gerçekten hayırsever kurumlar ne oluyor! Önce proleterierin kanını emiyorsunuz sonra onlara kendinizi rahatlatırcasına, ikiyüzlü bir insanseverlik göstererek sanki hizmet etmiş oluyorsunuz; yağmaladığınız mağdurlara, zaten onların olan şeyin yüzde birini geri vererek kendinizi dünyanın önünde kudretli iyilikseverler gibi gösteriyorsunuz...
Sayfa 361 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
Söylenecek Söz Olabilir Mi...
Patron, burjuvanın çıkarlarını savunan bir dilekçe için imza toplanmasını arzuluyorsa, dilekçeyi fabrikaya göndermesi yeter. Patron, parlamento seçiminin sonucunu etkilemek istiyorsa, oy hakkı olan kadrodaki işçilerini sandığa gönderir ve onlar, isteseler de istemeseler de burjuva adaya oy verirler. Patron, herkese açık bir toplantıda çoğunluk sağlamak istiyorsa, işçileri normalden yarım saat önce bırakır ve onlara platformun yakınında, hareketlerini gözleyebileceği bir yer ayarlar.
Sayfa 249 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
Bu Ne Rezil Bir Sistem...
"M. H. yirmi yaşında, iki çocuğu var; ikincisi henüz bebek ve ona biraz daha büyük olan kardeşi bakıyor. Anne fabrikaya sabah saat beşi biraz geçe gidiyor, akşam saat sekizde dönüyor; bütün gün göğsünden süt geliyor, giysileri de sırılsıklam oluyor." (...) Çocukları sakin tutmak için uyuşturucu kullanılmasını da bu rezil sistem besliyor ve fabrika yörelerinde çok yaygınlaşmış bulunuyor.
Sayfa 207 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
Reklam
Bağışa Mazeret...
İşte görüyorsunuz! İngiliz burjuvazisi, kendi çıkarı için hayırsever; öyle hiçbir şeyi çıkarıp karşılıksız vermiyor; bağışlarını bir iş meselesi sayıyor, yoksulla pazarlık ediyor:..
Sayfa 362 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
Grevler...
...Grevler emekçilerin askeri okuludur; sakınılamayacak büyük savaşım için o okulda hazırlanırlar; grevler, tek tek iş kollarının işçi hareketine katıldığını ilan eden bildirgelerdir....
Sayfa 299 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
... zenginin hayırseverliği, okyanustaki bir damla gibidir; düştüğü anda yitip gider (...)
Sayfa 137 - Sol Yayınları, 2.Baskı, 2010.
Akım...
İrlandalılar, daha önceleri İngiltere'de hiç bilinmeyen yeni bir gelenek daha yarattılar - çıplak ayak dolaşmak. Her imalatçı kasabada çıplak ayak dolaşan, özellikle kadın ve çocuk, birçok insan var; yoksul İngiliz de giderek bu örneği benimsiyor.
Sayfa 121 - Sol Yayınları - Basım Yılı 1997
285 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.