Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
İntibah
Namık Kemalİntibah Yorumları ve İncelemeleri
İntibah yorumları ve incelemelerini, İntibah kitabı hakkındaki okur görüşlerini , İntibah puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İntibah edebiyatımızın ilk edebi romanı olarak nitelendirilir. Lise yıllarında belki çoğumuza okutulmuş, geri kalanımızsa adını mutlaka duymuşuzdur. Sonradan tekrar okumanın tadı elbette başka. Romanın yazıldığı zamanlardan taşıdığı izler beni etkiliyor. 1870 yıllarının İstanbul'una gidip gezmiş oluyoruz bir nevi. Edebiyatımızın gelişimini gözlemlemek adına da eski yazarlarımızı okumak faydalı oluyor. İyi okumalar dilerim
Türk klasikleri denince akla gelen ilk eserlerden olan İntibah, Dünya edebiyatıyla yarışamasa da Türk edebiyatı nezdinde romantizmi temsil eden iyi bir eserdir. İyi diyorum ama aslında gayet sıradan ve bence kurgusu çok acemice olan, tekdüze bir roman. Övülmeye değer tek tarafı yabancı kelimelerden arındırılmış olması(İş Bankası Yayınları'nın sadeleştirilmiş basımından kaynaklı olabilir) ve edebi bir üslubun gerçekten hakkını vermesiydi.
Ama bir eserin bence Dünya klasiği sayılması için en önemli kriter, birçok konuya değinmesi ve güncelliğini korumasıdır. Bu kitapta ise birçok konuya değil de sadece bir konuya değinmesi(son pişmanlık) hoşuma gitmedi ve bence kitabı sıradanlaştırdı. Tabii Tanzimat Devri'nin ilk eserlerinden olduğu için bu hataları ve bilhassa acemiliği hoş görmek gerekir. Güncelliği konusunda ise abartılı romantik unsurlar olduğu için yine iç açıcı şeyler söyleyemeyeceğim. Sözkonusu romantizm olur olmadık kitapta her tarafa boca edildiği için güncelliğini bırakın, gerçekçiliği bile şüpheli hale gelmiştir.
NOT:Bir başka Türk klasiğinden olan Araba Sevdası ise bence bu konularda kıyas kabul etmez biçimde İntibah'tan çok daha başarılıdır.
Tanzimat Döneminde yazılmış ilk ismi Son Pişmanlık olup daha sonra İntibah olarak değiştirilmiştir. Dili dönem gereği biraz ağır olup son derece ilgi çekicidir. Eserde İstanbul beyfendisi olan Ali Bey'in hayatından geçenler anlatılmaktadır. Aşık olduğu kadın Mahpeyker fahişe bir kadındır ve Ali beyi kötü alışkanlıklarına alıştirmaktadır bir zaman sonra olanları fark eden annesi onu Mahpeykerden ayırıp eski hayatına döndürmeye çalışır çareyi Dilaşup adinda güzel bir cariyeyi evine almakta bulur amaç Ali Bey'in Dilaşuptan etkilenip Mahpeykerden uzak durmasiydi...... Hikaye akıcı olup edebi eser niteliği taşımaktadır mutlaka okunmasını isterim.
İntibah - Namık Kemal
Ali Bey, varlıklı bir ailenin tek çocuğudur . İyi eğitim almış bir Babı Ali memurudur. Babasının ölümünden sonra girdiği bunalım, annesi Fatma Hanım’ı üzmektedir. Onu sık sık alıp Çamlıca Tepesi’ne götürmeye başlar. Bir gün arkadaşlarıyla Çamlıca Tepesi’ne gittiğinde bir kızla karşılaşır. Kızın adı Mahpeyker’dir. O ana kadar hiçbir kadınla gönül ilişkisi kurmamış olan Ali Bey, masumane duygular içindedir. Mahpeyker ise hiç sandığı gibi bir kız değildir. Yakın dostu tarafından uyarılsa da bir süre bu ilişki devam eder. Ali Bey sonunda kadının gerçek yüzünü anlar ve ailesine yaptığı haksızlığı anlar . Annesi eve Dilaşub adlı bir cariye almıştır. Ali Bey onunla evlenir . Bunu öğrenen Mahpeyker binbir türlü iftirayla onları ayırmayı başarır ve Dilaşub’u evine hizmetçi olarak alır. Mahpeyker hala öcünü alamamıştır , Ali’yi öldürmek için adam tutup planlar kurar. Dilaşub bunları öğrenir ve kendisi ölmek pahasına Ali’yi camdan indirerek kurtarır. Dilaşub ,yanında polislerle geri dönen Ali’nin kollarında ölür. Ali de Mahpeyker’i öldürür . Dilaşub’un mezarı Ali Bey’İn annesinin yanına yapılır. Ali Bey de kısa süreli bir hapis cezası alır.
Edebiyatımızın ilk edebi romanı olarak kabul edilen İntibah; Ali Bey'in Mehpeyker adında bir kadına aşık olmasıyla başlayıp büyük pişmanlıklarla sona eren bir eser. Aslında okura arka planda büyük öğütler sunan, olay örgüsünün kusursuz işledi, betimlemelerin okura başarıyla yansıtıldığı bir kitaptı.
Ali Bey'in ruhsal durumu da okura harika şekilde yansıtılmış.
Namık Kemal İntibah'ı 1873-1876 yılları arasında Magosa'da sürgünde bulunduğu dönemde kaleme alır. Sürgünde olması nedeniyle eserinde kendi ismini belirtmez ve romana "Son Pişmanlık" adını verir. Eser, dönemin Marif Nezareti tarafından onaylandığında ise adı yazara danışılmaksızın "İntibah, Sergüzeşt-i Ali Bey" olarak değiştirilir.
Romanda, dönemin iyi yetiştirilmiş gençlerinden sayılan Ali Bey'in Mahpeyker'e âşık olması ve bu aşkın sonunda Ali Bey'in başından geçenler anlatılır.
Keyifli okumalar..
İlk edebi eser olması açısından önemli
~~~~~~~~~~~~~~~~~~
1873-76 yıllarında Kıbrıs’ta sürgündeyken kaleme alınır ve adı ‘Son Pişmanlık’tır. 76 yılında yayımlanırken yazara sorulmaksızın ismi ‘İntibah’ şeklinde değiştirilir ve bazı bölümler sansürlenir. (Ama yazarımız durur mu o da yapıştırır cevabı :) ) kitabın son sözüne:
Ne derler, bilirsiniz:
- Son pişmanlık fayda etmez.
şeklinde ekleme yapar.
#kitabınkonusu
Ali Bey iyi terbiye almış bir beyefendidir ancak babasının vefatından sonra kendine uygun olmayan bir bayanla (Mahpeyker) arkadaşlık yapmaya başlar. Yaptığı yanlış tercihlerle hem kendi hayatını hem annesinin hayatını hem de kendisini ölesiye seven Dilaşub’un hayatını mahveder..
Yazar Mahpeker’i yerden yere vururken Dilaşub’u yere göğe sığdıramıyor. Bazı yerlerde sıkıcı bir hal alabiliyor..
“İnsan vicdanındaki sırları, kalbin en gizli köşelerine ulaşmadıkça bulmak imkânsızdır…”
Merhaba, Namık Kemal romana "Son Pişmanlık" adını koymuş, fakat dönemin yetkilileri tarafından ismi değiştirilmiş ve sansürlenmiştir. İyi yetişmiş, terbiyeli ve soylu bir aileden gelen Ali Bey'in Mahpeyker isimli kadına aşık olmasıyla başlıyor kitap.
Mahpeyker fahişe olmasına rağmen ilk görüşmelerinde gizli kimliğini saklıyor. Ali beyden başka tüm erkekler Mahpeyker'in nasıl bir kadın olduğunu bilmekte.
Romanın ileriki bölümlerinde Ali Bey'in Mahpeyker'den
vazgeçmesi için annesi tarafından cariye olarak alınan Dilaşup dahil oluyor.
Bir süre aşklarını dolu dizgin yaşarlarken tesadüfi bir şekilde Ali bey gerçeği öğreniyor. Ancak kadına öyle aşıktır ki onu sevmeye devam edip kendisine sadık kalacağına dair söz vermesini istiyor.
Ayrıca Mahpeyker'in Ali Bey ile olan ilişkisi süresince ona ihanet etmediği görülüyor kitapta.
Aşk üçgeninde Mahpeyker'in iftiraları, intikamı, Ali Bey'in yeni bir aşka liman açması ve Dilaşup'un Ali Bey'in ölmemesi için kendini feda etmesi...
Ben severek okudum hatta neden bu kadar geç kaldım dedim. Tavsiye ederim mutlaka okuyun.
"Meşhurdur ki, son pişmanlık fayda etmez."
Pişmanlığın ardındaki sorumsuzluk
Namık Kemal, sade yazmaya özen gösterse de eğitimini almış olduğu "klâsik edebiyat" sevdasından kurtulamayıp süslü bir dille İntibah'ı kaleme almıştır. Zaman zaman psikolojik ögeler barındıran bu küçük roman, Batı etkisindeki Türk edebiyatı için önemli bir başyapıttır. Kullanılan tamlamalar ve sayfalar boyunca tasvîr edilen Çamlıca, okumayı zorlaştırsa da romanın başarısızlığını görmek ve bunu pekiştirmek için okunmalıdır. Estetiklikten uzak olan ve vermek istediği mesaj üstünde yoğunlaşan İntibah, akıcı olmayan anlatımıyla zor bir romandır.
Herkese Hayırlı Ramazanlar dilerim ^^ Bugün edebiyatımızın ilk edebi romanı olan "İntibah: Sergüzeşt-i Ali Bey" adlı kitabı bitirdim ve sıcağı sıcağına yorumumu yapmak istedim. Önceleri gayet uysal olan Ali Bey'in Mehpeyker ile tanışması sonucu başına gelenleri okuyoruz, yani kitabın isminden de anlaşılacağı üzere Ali Bey'in sergüzeştini okuyoruz. Benim kitapta altını çizdiğim çok fazla yer oldu ve bunlar, bana neden bu kitabın ilk edebi romanımız olduğunu gösterdi. Bana kalırsa bu kitabın en bahtsız karakteri kesinlikle Dilâşub'tur. Ah benim bahtsız, güzel kızım...
Edebi anlamda gayet doyurucu olan bu eseri okumanızı tavsiye ederim.
Kitapla kalmanız temennisiyle...