İslam'ın Siyasal Söylemi
Bernard LewisEn Eski İslam'ın Siyasal Söylemi Sözleri ve Alıntıları
En Eski İslam'ın Siyasal Söylemi sözleri ve alıntılarını, en eski İslam'ın Siyasal Söylemi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Fakat İslam ayrıcalıkları reddetmişse de, eşitsizliği kabul etmiştir; bazı durumlarda bunu zorunlu da kılmıştır. Hukukun tesis ettiği ve teamülün yüzyıllar boyu devam etkisi ile pekiştirilmiş üç tür eşitsizlik, bu açıdan özel bir önem taşımaktadır: Efendi ile köle, erkek ile kadın, Müslüman olan ile Müslüman olmayan kişi arasındaki eşitsizlik..
Sayfa 118 - Kronik KitapKitabı okudu
Kadınların ve Müslüman olmayanların durumu kölelerinkinden farklıydı. Hukuk açısından, toplumsal açıdan, birçok yerde ekonomik açıdan, kadınlar ve Müslüman olmayanlar, Müslüman bir köleden daha iyi konumdaydı. Siyasal açıdan ise bu böyle değildi. İlke olarak Müslüman olmayanlar siyasal hayatın dışında tutulmaktaydılar..
Sayfa 120 - Kronik KitapKitabı okudu
Toplumu oluşturan kümelenmenin en altında, kuşkusuz, Müslüman olmayan kadın köylüler bulunuyordu. Fakat Müslüman özgür kadınlar bile iyi durumda değildi ve saray entrikaları denen ve hoş karşılanmayan bazı olaylar bir yana, siyasal sürecin dışında tutmaktaydı. İslam tarihinde kraliçe diye bir kavram hiç olmamıştır kraliçe dendiğinde de Bizans'taki ya da Avrupa'daki yabancı kadın hükümdarlar kastedilirdi. Müslüman hanedanların arasında tahta bir kadının çıktığı çok az görülmüş ve bunlar da fiili işgal sayılmış, kuralların ihlali sayıldığı için hoş karşılanmamıştır..
Sayfa 121 - Kronik KitapKitabı okudu
Hükümdarın ve tebaasının karşılıklı beklentileri, kimi zaman uzun uzadıya olmak üzere, hukukçular tarafından açıklanmış, anlatılmış, tanımlanmıştır. Burada da üzerinde anlaşmaya varılmış temel ilkeler vardır. Hükümdarlar bütün olarak İslam topluluğuna karşı, onun çıkarlarını korumak, düşmanlara karşı topluluğu savunmak, amaçlarının bayraktarlığını yapıp ilerletmek gibi görevler üstlenmekte; ayrıca tebaanın bu dünyada iyi birer Müslüman gibi yaşaması; böylece öte dünya için kendisini hazırlanmasına uygun koşulları oluşturmakla yükümlü sayılmaktadır. Hükümdar bütün bunların karşılığında tebaasından, günah hariç, her alanda kendisine itaat etmelerini buyurma hakkı kazanmaktadır. Tebaanın itaat görevi ise çizilen bu sınırlar içinde, tam bir itaat olmaktadır..
Sayfa 126 - Kronik KitapKitabı okudu
Adil bir hükümdarın hükümdarlığı, tebaanın itaatinin zorunlu karşılığı sayılmaktadır. Zulüm denen keyfi ve baskıya dayanan bir yönetime sürüklenmekten alıkoyabilecek tek şey hükümdarın yönetimin adalet içinde sürmesidir..
Sayfa 127 - Kronik KitapKitabı okudu
Batı'da çok yaygın düşünceye göre, İslam siyasal düşüncesinin de uygulamasının da en yakın ilişki içinde bulunduğu kavram, cihat adı verilen kutsal savaş anlayışıdır. İslam siyasal düşüncesi ile uygulamasının cihat anlayışıyla çok yakın bağlantısı olduğu söylenenlere göre, ortaya çıktığı ilk günden itibaren İslam dini militan, askeri bir din; müminleri ise fanatik cengâverler olmuş, imanlarını ve hukuklarını dünyaya yaymak için silahlı bir güç haline gelmişlerdir. Bunları dinledikten sonra, klasik Arapçada cihatla, kutsal savaşla ilgili bir sözcüğün, bunların karşılığı olabilecek bir terimin bulunmadığını görmek tam bir şaşkınlık yaratıyor. Elbette ki, klasik Arapçada savaş anlamına gelen bir sözcük var: harb..
Sayfa 131 - Kronik KitapKitabı okudu