Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İslam Metafiziğinde Tanrı ve İnsan

Ekrem Demirli

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Bilgi insanın sınırlı imkânlarıyla sınırsızı kuşatma ve kavrama çabasıdır."
Sayfa 9 - Kabalcı Yayınevi/ Ekim-2012Kitabı okudu
"İbnü’l-Arabî tarihi ve varlığı Hz.Peygamber'i merkeze alarak yorumlamaktadır. Hz. Peygamber ilahi ilimde sabit olan ilk hâkikât ve ilk Peygamberdir. Bu yönüyle de varlığın gayesi ve maksadıdır."
Sayfa 42 - Kabalcı Yayınevi/ Ekim-2012Kitabı okudu
Reklam
İbnül vakt [vaktin oğlu], "içinde bulunduğu anın gereğini yerine getiren kişi” demektir ve bu yorumda sufinin her an kendi işiyle ilgilenmesini de anlatır.
Sayfa 26 - Kabalcı Yayınevi/ Ekim-2012Kitabı okudu
"Akıl psikolojik, çevresel ve kültürel etkenler nedeniyle bozulabilir ve insanı yanlış düşünceye sevk edebilir. Sahih akıl bu şartların etkisinden kurtulmuş akıl demektir ve bu anlamıyla da sufilerin bir bilgi aracı saydıkları kalbe dönüşür. Öte yandan İbnü’l-Arabî sahih akılla yakın anlamda 'bozulmamış fıtrat' sözcüğünü kullanır."
Sayfa 100 - Kabalcı Yayınevi/ Ekim-2012Kitabı okudu
“Dehre [zaman] sövmeyin, çünkü Dehr Allah’tır” Hadis'ine Dair...
“Dehr Allah’tır” demek, âlemde her kimin eliyle gerçekleşirse gerçekleşsin tüm “fiillerin gerçek sebebi ve faili Allah’tır” demektir.
Sayfa 34 - Kabalcı Yayınevi/ Ekim-2012Kitabı okudu
Sufiler insanı anlatmak için ibnü'l-vakt, yani "vaktin oğlu" demişlerdi. Önemli bir düşünceyi içeren bu ifadenin, çağımızda geçmişten ve gelecekten soyutlanarak yaşadığı anda hapis kalmış ve bu anın dışındaki her şeyi önemsiz sayan insanı anlatacağını hiç düşünmemişlerdi herhalde. Çağdaş insanı anlatan en iyi ifadelerden biri, onu insanlık ailesinden kopartarak, belirli bir zaman dilimine hapseden bu "yaşanan ana ve şimdiye" hapsedilmişlik ve kuşatılmışlık olabilirdi. Bu durum tarih anlayışının ve düşüncenin etkisizleştigi ülkemizde daha açık gözlenir. Çağdaş insanın en büyük ihtiyacı, kendini insanlık ailesinin ferdi sayabileceği bir zaman ve tarih bilincidir. Bu sayede insan büyük bir birikimin katkısıyla kendini tanıma sürecini çözebilir ve "insan olma" ortak paydasının zamanı, mekânı ve kültürü aşan dinamik yönünü tecrübe ederek, sözgelimi İbnü'l-Arabî, Feridüddin Attâr veya Mevlânâ'yla çağdaş olur.
Sayfa 7 - KABALCI YAYINEVİ ☪ 1.BASKI - KASIM 2009
Reklam
İlk sufiler “tasavvuf nedir?” sorusunu ısrarla “ahlak” diye yanıtlamışlardı. Tasavvuf, yöntemi ve gayesine en uygun isim olarak ahlak adıyla isimlendirilebilir. İnsanın ahlaki eğitimi, davranışlarının geliştirilmesi tasavvufun temel gayesiydi. Kayserî tasavvufun felsefe ve kelamdan farkını bu özelliğiyle açıklar.
Sayfa 123 - KABALCI - "Kayserî, Risale fi ilm-i tasavvuf"
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.