Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İslâm'da İhyâ Hareketleri

Ebu'l A'lâ el-Mevdudi

En Yeni İslâm'da İhyâ Hareketleri Sözleri ve Alıntıları

En Yeni İslâm'da İhyâ Hareketleri sözleri ve alıntılarını, en yeni İslâm'da İhyâ Hareketleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"...açık küfre karşı cihadda bütün Müslümanlar rahatlıkla bir araya gelebilir, fakat kendilerinin, cahiliyenin bir mensubu haline geldiğinin farkına varmayan ve ismi Müslüman olan insanlara karşı yapılacak bir eylemde kafir ve münafıkların karşı çıkışlarının yanında gerçeği fark edemeyen Müslümanlar da rahatlıkla bu işe karşı çıkabilirler. Sonuçta bu her zaman böyle olmuştur. O insanları aldatan tek şey 'İslâmi' olma iddiasıdır."
Pınar Yayınları, 1986
"...inananlar hiçbir şey yapamaz oldular. Çünkü karşılarında açıkça kendisini ilan eden bir cahiliye yoktu. Her şey sinsice, 'İslâmi' adı altında yürütülüyordu. Böyle bir ortamda, müslüman olduklarını söyleyenler cahiliyenin hükümranlığını çoğu zaman farkına varmadan kabul ettiler. Cahiliyenin siyaseti ile insanları yönettiler. Cahili eğitim sistemini uyguladılar. Yine çoğu zaman cahiliyenin çığırtkanlığını yaptılar. Ama bütün bunların farkında olan gerçek mü'minlerin sayısı çok azdı...."
Pınar Yayınları, 1986
Reklam
"Yönetim, cahiliyenin eline geçince, sosyal hayatın bozulması daha da hızlanır. Cahiliye, sosyal bünyeyi bir kanser virüsü gibi aşındırır, bozar. Bu anda cahiliye amacına ulaşmak için çeşitli kılıklara bürünür. Müslümanların tarihinin o döneminde de bu böyle olmuştur. Cahiliye 'İslâmi' kimliği altında istediklerini rahatlıkla gerçekleştirebilmiştir. Yapılan bütün işleri 'İslâmi' adı altında rahatlıkla yürütebiliyordu. Bu dönemde islâm, yönetimi kaybettiği için, cahiliyenin yayılmasına dur diyebilecek bir güç de kalmamıştı. Cahiliye, gün geçtikçe hakimiyetini sinsi bir metodla sağlamlaştırdı."
Sayfa 4142 - Pınar Yayınları, 1986
"...yeteneklerie takvanın hiç bir ilişkisi yoktur."
Pınar Yayınları, 1986
"Peygamberlerin getirdiği hakikât, insanları gerçek özgürlüğe kavuşturacak olan ve bunu engellemeye kalkan olursa onu alaşağı edecek olan bir dindir."
Sayfa 38 - Pınar Yayınları, 1986
"Yarattıkları hakkında en iyi olanları bilen ve yarattıklarını kendisinden daha iyi tanıyacak bir varlığın bulunmadığı, ilmi her şeyi kuşatmış olan Allah (c.c.) 'tan daha iyi nizam koyucu yoktur. Bu da bir Müslüman olarak bizim inancımızın temelini oluşturur. İlimden kendilerine çok az pay verilmiş insanların, nizam koyma, kanun yapma yetkilerini kendilerinde görmeye kalkmaları sonu cehennem olan bir tağutluk iddiası olduğu gibi fazlasıyla gülünçtür de."
Reklam
"O (Kur'an) kalplerde paslanmak için gelmemiştir. Onun yeri kalpler olduğu kadar, aynı zamanda pratik yaşantıdır da."
Pınar Yayınları, 1986
"Kitap sayfaları arasında kalmış bir inanç bir müddet sonra geçmişlerin masalları olarak okunmaya mahkûmdur."
Pınar Yayınları, 1986
"Askerlere derim ki Hak için savaşmak, İslam'ı hakim kılmak, insanlara bu dini ulaştırmak, zorbaların zulmüne son vermek, adaleti korumak, şirki, zulmü, küfrü kaldırmak İçin Allah (c.c.) sizleri bu makama getirdi. Sizler ise asıl gayenizi unuttunuz. Ata binmeyi silah kullanmayı, macera peşinde koşmayı birer gaye haline getirdiniz. Sizler para ve mal için savaşan birer maceracıdan başka bir şey değilsiniz. Şarap ve diğer içkileri içiyor, sakallarınızı kesip bıyık bırakarak kafirlere benzemeye çalışıyorsunuz. Halkı ezlyor, zulüm ve sömürüyü bizzat siz yapıyor veya aracı oluyorsunuz. Artık kazancınızın haram mı helal mi olduğunu düşünmez oldunuz. Ama şunu unutmayın ki, başıboş bırakılmadığınız gibi bütün bu yaptıklarınızdan haberdar olan bir Allah (c.c.) var ve bir gün hepinizin hesabını görecektir."
Pınar Yayınları, 1986
"Yöneticilere sormak isterim: Allah (c.c.)'tan hiç korkmuyor musunuz? Zevk ve çıkarlarınıza o kadar bağlandınız ki, yöneticisi olduğunuz insanların sefaletleri hakkında hiç bir bilginiz yok, Sarhoşluk, hayatın normal bir özelliği gibl algılanır oldu. İnsanlar kumar pisliğine rahatlıkla bulaşıyorlar. Bütün bunların başlıca sebebi onları kontrol edecek Müslüman yöneticilerin olmamasıdır. Bu saltanat yönetiminde Allah (c.c.)'ın hükümleri uygulanmaz oldu. Siz zayıfı sömürüyor, kuvvetlinin yaptığı kötlüklere aldırmıyorsunuz. Hayatınızın amacını, ziyafet sofraları, fuhuş, eğlence, içki, süslü elbiseler, büyük saraylar oluşturdu. Siz Allah (c. c.)'ı hiç düşünmüyorsunuz."
Sayfa 111 - Pınar Yayınları, 1986
Reklam
"Pratiğe aktarılamayan veya diğer bir ifadeyle pratikle ilişkisiz bir inanç bir müddet sonra yok olmaya mahkûmdur. İnançlar kalplerde sıkışıp kalmak için değil, bizzat pratik hayatta yerlerini almak için ortaya çıkarlar."
Pınar Yayınları, 1986
"İslâm'da insanlar bir yığın soruların içinde bırakılmamıştır. Temel sorular ve esaslar bizzat Allah (c.c.) tarafından açıklanmıştır. İnsan, sonu mükâafat veya ceza olan yollardan hangisine gireceğine karar vermekte hürdür, fakat doğru olana gitmesi için bizzat Allah (c.c.) tarafından bütün kolaylıklar sağlanmış, imkânlar oluşturulmuştur. İnsan yeter ki doğruyu arayışında samimi olsun, Allah onu sonu mükafat olan doğru yola ulaştıracak, kendi rızasını kazanıcı bütün imkânları önüne serecek, bu yolda da, en büyük yardımcısı olacaktır."
Pınar Yayınları, 1986
"İnsanın, dünyadaki yaşantısında karşılaştığı mutlu edici veya ızdırap verici şeylerden hareketle, doğru üzerinde olup olmadığını düşünmesi anlamsızdır. Çünkü dünya hayatında, insanın karşılaştığı hadiseler, inancının değil, amelinin, eylemlerinin bir sonucudur. Her ne kadar bu tam anlamıyla kesin olmasa da büyük oranda bu şekildedir. Bundan dolayı da bu karşılaşılan hadiselerin, asıl hesap günü sonucunda verilecek kararın karşılığıyla ilgisi yoktur. Asıl karşılık sadece hesap günü sonrasındadır..."
Sayfa 3 - Pınar Yayınları, 1986
184 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.