Lütfi Kırdar döneminde İtalyan mimar Paulo Vietti Violi'nin çizdiği projeye kısmen uyularak İnönü Stadı inşa edilmiştir. Stad, Dolmabahçe Sarayı'nın hasahırları yıkılarak inşa edilmiş, bu nedenle İstanbul'un tarihî mirasına indirilen en büyük darbelerden biri olarak kabul edilmiştir. Ayrıca, dik eğimli bir topografyaya bu ebadlarda bir stadın inşa edilmesi de uzun süre eleştirilmiş; boğazın en güzel yerlerinden biri her hafta, hatta haftada birkaç kere on binlerce insanın ayakları altında çiğnenen bir arenaya dönüştürülmüştür. Kabataş-Beşiktaş, Taksim-Beşiktaş trafiği, maçların oynandığı veya özel kutlamaların yapıldığı günlerde tıkanmaya başlamış; çıkan olaylar burasını kaotik bir mekâna dönüştürmüştür.