Söyledi; gitti sonra
esrik o dünyaya, umduğu:
ama bir sitemi, sık sık
işitiyordu sanki ruhu.
Yuvaya itti onu huzursuzluk, fena halde; yonttu sonra gözü nemli
zavallı, solgun sevgisini tabutta,
ve işte - işte bu oldu baş eseri.
ÜNİVERSİTEYE GİRİNCE Nasıl da yıl yıl, bakınca geri, yuvarlanıp gitmiş meşakkat dolu;
oldum artık sonunda eni konu isteyip çabaladığım kişi: bir öğrenci.
Tasarım okumaktı önce <Hukuk>;
ama hafif hevesimi ürküttü zorlu, tozlu Roma Hukuku dökümü, ve böyle oldu tasarı bir çılgınlık.
İlahiyata karşı çıktı sevdiğim, atamadım kendimi tıbba, benim zayıf sinirlerime kala kala kaldı - felsefe yapmak deyeyim.
Serbest sanatların görkemli sicilini, sunuyor bana Alma mater, bitiremesem bile ne eder, çabaladığım kişiyim: bir öğrenci.