"Birbirlerini sevmeyen insanları evlendirip sonra da geçinemeyişlerine şaşıyorlar. Sahibinin keyfine göre çiftleşmek ancak hayvanlarda olur. İnsanların ise kendilerine göre arzuları, sevgileri vardır."
Kavgalarımızın temeli yoktu, bir hiç yüzünden, incir çekirdeği doldurmayacak basit nedenlerle çıkıyordu. Kavga bitince niye ettiğimizi bile hatırlamıyorduk.
Aklımız, dinmek bilmeyen düşmanlığımıza ayak uydurarak geçerli nedenler bulmaya yetişemiyordu. Barışma sebeplerimiz, kavga sebeplerimizden de cılızdı. Bazen bir konuşmada karşılıklı açıklamalarda bulunuyor, arada gözyaşı da dökerek meseleyi çözüyorduk.
Bazen de, her hatırladığımda kendimden nefret ederim, birbirimize haykırdığımız onca acı sözlerden sonra birdenbire sessizce bakışarak gülümsüyor, sarılıp öpüşüyorduk. İğrençti bu! Bu durumun ne kadar aşağılık olduğunu o zamanlar nasıl anlayamıyordum, bilmem!
Birbirini sevmeyen insanları evlendirip sonra
da geçinemeyişlerine şaşıyorlar. Sahibinin keyfine göre çiftleşmek ancak hayvanlarda olur. İnsanların ise kendilerine göre arzuları, sevgileri vardır.