Kadınların İsyanı ve İslami Hafıza Sözleri ve Alıntıları
Kadınların İsyanı ve İslami Hafıza sözleri ve alıntılarını, Kadınların İsyanı ve İslami Hafıza kitap alıntılarını, Kadınların İsyanı ve İslami Hafıza en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kuran'da, kadınların bozguncu dürtüleri ve yıkıcı güçleriyle ilgili iki kavram vardır: nuşuz ve kaid. Bu kavramların her ikisi de kadınların, İslam ümmetinin, işbirliğine yanaşmayan ve güvenilmez üyeleri olma konusundaki potansiyeline işaret eder. Nuşuz, özel olarak, kadının itaatinin can alıcı önemde görüldüğü cinsellik konusunda, karının kocasına karşı isyankar eğilimlerini anlatır. Kuran Nuşuz'u, karının kocasının cinsel ilişkiye girme isteğine uymama kararı olarak tanımlar.
İLO'nun araştırmasında, kadınların da bir ekonomik rollerinin bulunduğunun yeterince kabul edilmeyişine yol açtığı tahmin edilen 6 unsur tespit edilmiştir.
1. Cinsiyete dayalı işbölümünün kutsal metinlere, özellikle de günlük yaşamı düzenleyen Kuran'a göre belirlenmesi.
2. İslam imparatorluğunun Altın Çağı sırasında köleliğin artması..
3. Akdeniz havzasının iklim koşulları, özellikle de kıtlık ve salgın hastalıkların, kadın köleliğinin yirminci yüzyıla kadar sürmesini mümkün kılması.
4. Sömürgecilik döneminde, kapitalist teknolojinin saldırgan ve düzensiz bir biçimde girişi.
5. Kadın sorununun, on dokuzuncu yüzyılın sonunda ve yirminci yüzyılın başında, Arap milliyetçi hareketi tarafından küçük bur juvaca kavramsallaştırılması.
6. Ve sonunda, bağımsızlıktan sonra bir küçük burjuva kadın hareketinin ortaya çıkması ve bunun, yoksul sınıflarda el emeğine dayanan kadın emeğinin kavranışını etkilemesi.
erkek olmak, hem kamu alanında Allah'ın ve O'nun hepsi de erkek olan vekillerinin karşısında itaatkar ricacı olmak, hem de, erkeğin kadının efendisi durumunda olduğu özel alanda kendisine itaat edilen efendi olmaktır.
Cinsel eşitliğe vurgu yapan modeller, şeriat mahkemelerindeki makamlarına gitmek için Batı ürünü otomobillerini ve diğer tüm Batı teknoloji ürünlerini kullanan yetkililer tarafından, kültürümüze yabancı olduğu bahanesiyle çabucak bir kenara atılırlar.
Hükmedilebilen, boyun eğdirilebilen, süslenen, satın alınabilen, armağan olarak alıp verilebilen büyük sayılarla ifade edilebilecek olan bu kadınlar, Müslüman Altın Çağı'nın, her daim başarı ve güçle özdeşleştirdiği sembollerinden biridir. Birkaç asır sonra Binbir Gece Masalları'nın yayımlanmasıyla, başarı, ekonomik güç ile cariye arasında kurulu bu özdeşlik, Arap Müslüman ruhunun derinliklerine kazınmak üzere, tarihin ötesine bir başka alana, peri masallarının dünyasına, rüyalar alemine taşınrnıştır.